Başkentin sembollerinden olan Ankara Kalesi, çevresineki tarihi evlerin yanında 'saklı' bir mahalleye de ev sahipliği yapıyor.
Birçok Ankaralı'nın bile habersiz olduğu Kale Mahallesi aslında, Ankara'nın en eski yerleşim yerlerinden biri. Ve bulunduğu konum nedeniyle de kentin onlarca yıldır yaşadığı dönüşüme de panaromik bir şekilde tanıklık ediyor.
Bugün Kale'den bakıldığında görünebilen en yakın yeşillik alan Anıtkabir bölgesinde yer alıyor.
Ancak Kale Mahallesi'nin, kentin değişimine tanıklık eden eski sakinleri, bambaşka bir Ankara anlatıyor.
Nurettin Yıldız bugün Keçiören'de yaşasa da haftada iki kez baba evine "mahallesi ile özlem gidermek" için geldiğini anlatıyor.
45 yaşındaki Yıldız, Kale Mahallesi'nin, bugün halen orada yaşayan birçok sakinin de, yaşanan değişim nedeniyle birkaç yıl içinde ayrılmak zorunda kalacağını söylüyor.
Nurettin Yıldız, değişimi mahalle içindeki evlerin değerlenmesine ve bunun sonucunda yaşanan dönüşüme bağlıyor.
Mahallede uzun yıllar muhtarlık yapan Halil Atasoy ve eşi Zeliha Atasoy da birkaç ev yukarıda, benzer cümlelerle yaşanan değişimi anlatıyor.
Mahallenin eski kimliğinin kalan son temsilcilerinden olan çift, komşuluk ilişkilerini uzun uzun tarif ediyor.
Bugün mahallenin sokaklarında, ününü duyup gelen çok sayıda turist geziyor.
Biraz aşağı inildiğinde de ise Kale'nin bağlı olduğu Altındağ Belediyesi'nin merkez binasının duvarında, yerel seçim projelerinin tanıtımı yansıtılıyor.
O tanıtımlar arasında mahalle kültürünün korunması da vaatler arasında yer alıyor.