Epilepsi beyin hücrelerinin anormal, aşırı ya da senkronize bir şekilde deşarjı sonucu oluşan istemsiz hareketler ve bilinç değişikliği ile karakterize, tekrarlayıcı ataklarla giden kronik bir hastalık. Genellikle çocukluk çağında başlayan epilepsi en sık 1 yaşın altında gelişiyor. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı azalıyor. Bunun nedeni ise doğuştan olan beyin anomalileri, beyin hasarları ve genetik epilepsilerin büyük bir grubu oluşturması ve bu yaştan sonra bunların en çok çocukluk çağında başlaması. Epilepsi denilince akla ilk olarak vücutta kasılma, atma, morarma ağızdan köpük gelmesi gibi tipik belirtiler geliyor. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Çocuk Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Uğur Işık ancak epilepsinin anne babaların sıklıkla gözden kaçan belirtilerle de gelişebileceğine dikkat çekerek, “Örneğin çocuğunuz aniden dalıyor ve size yanıt vermiyorsa, bu durum epilepsinin bir belirtisi olabiliyor. Bu nedenle çocukta şüpheli hareketler gözlendiğinde mutlaka bir uzmana başvurulmalı” uyarısında bulunuyor.
Çok farklı sebepleri var
Epilepsinin çok farklı sebepleri olduğunu belirten Çocuk Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Uğur Işık bu etkenleri şöyle sıralıyor: “Hamilelik ve doğum sırasında veya hemen sonrasında gelişen beyin hasarları, doğuştan beyin yapısında oluşan bozukluklar, beyin tümörleri, menenjit, kafa travması ile beynin damarsal hastalıkları gibi birçok sebebi olabiliyor. Bunların yanı sıra halen sebebini bilmediğimiz çocukluk çağı epilepsileri var. Son yıllarda genetik teknolojisindeki ilerlemelerle birçok epilepsi türünün genetik bir sebebi olduğunu da biliyoruz”
Bilgisayar oyunları nöbetleri tetikleyebiliyor
Epilepsili bir çocukta nöbetleri en sık tetikleyen faktörler ise ilaçların düzensiz kullanımı, ilaç dozlarının atlanması veya ilacın aniden kesilmesi. Çocuk Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Uğur Işık bunların yanı sıra açlık, susuzluk, uykusuzluk, aşırı fiziksel aktivite ve duygusal değişikliklerin de nöbetleri tetiklediğini ifade ederek “ Bazı çocuklarda bilgisayar oyunları da nöbetleri tetikleyebiliyor. Bu durum bazı epilepsi türlerinin yanıp sönen ışıklarla uyarılması sonucu oluşuyor. Ayrıca bazı sık kullanılan ilaçlar; örneğin alerji ilaçları veya grip ilaçları da nöbetleri tetikleyebilen etkenler arasında yer alıyor” diyor.
Büyük bir bölümü ilaçla tedavi edilebiliyor
“Epilepsi her zaman korkulacak bir hastalık değil, uygun bir tedavi şekliyle bazı çocukların bu hastalığı tamamen yenmesi veya hayatlarına normal bir biçimde devam etmesi mümkün olabiliyor” diyen Çocuk Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Uğur Işık hastalığın nasıl tedavi edildiğini şöyle anlatıyor:
“Erken teşhis her hastalıkta olduğu gibi epilepside de önemli. Çünkü küçük, gözden kaçan ve tedavi edilmeyen nöbetler daha sonra büyük nöbetlerle gelebiliyor. Epilepsilerin büyük bir bölümü ilaçla tedavi edilebiliyor. İlaç tedavisi ilk düşünülen tedavi şeklini oluşturuyor ve uygun ilaç çocuğun nöbet türü, EEG ve çoğu zaman MRI bulgularına göre seçiliyor. Çocuklarda amaç hastalığı mümkün olan en düşük dozla, en az yan etki ile tedavi edebilmek. Ancak bazen nöbetler çok dirençli olup tedaviye 2, 3, hatta 4. ilaç eklenmesi gerekebiliyor. Tüm epilepsilerin üçte biri dirençli oluyor, yani ilaç tedavisine iyi yanıt vermiyor. En az 2 ilacın uygun doz ve süre ile kullanıldıktan sonra nöbetlerin kontrol altına alınamamasına dirençli epilepsi deniyor. Bu çocukların mutlaka olası bir epilepsi cerrahisi adayı olup olmadıklarını araştırmak gerekiyor. Cerrahi tedavi dışında, halk arasında beyin pili olarak bilinen vagus sinir stimulasyonu (VNS) ile ketojenik, yani yağdan zengin, karbonhidrat ve proteinden fakir bir diyet de ilaç tedavisine dirençli olan ve iyi bir cerrahi aday olmayan çocuklarda kullanılabiliyor. Çocuklar eğer bu yöntemlere uygun hastalarsa nöbet sayıları oldukça azalabiliyor.