Anneden Kızına "yaşam" Iliği

Başkent Üniversitesi Adana Erişkin Kemik İliği Nakil Merkezi'nde, bölgede ilk defa "kısmi uyumlu" kök hücre ile anneden, 21 yaşındaki kızına ilik nakli gerçekleştirildi.

Başkent Üniversitesi Adana Erişkin Kemik İliği Nakil Merkezi Klinik Program Direktörü Prof. Dr. Hakan Özdoğu, Medikal Direktörü Prof. Dr. Can Boğa, transplant (nakil) doktorları Uzman Dr. Mahmut Yeral ve Uzman Dr. Nurhilal Turgut'un da katılımıyla hastanede düzenlediği basın toplantısında, kemik iliği nakillerini sınırlayan en önemli faktörün, "doku grubu uyumlu kardeş veya kardeş dışı donörün bulunması" olduğunu söyledi.

Çoğu kez donör bulma sürecinin uzun sürmesi nedeni ile hastaların bu süre içinde kaybedildiğini belirten Özdoğu, "Günümüzde arzu edilen ve amaçlanan, nakil tedavisi gereken her hastaya donör temin edilmesidir. Bu nedenle ulusal ve uluslararası kemik iliği bankaları oluşturulmuştur. Buna rağmen hastaların ancak belirli bir bölümüne zamanında verici temin edilebilmektedir. Günümüzde uygun donör sorunu tüm dünyada yaşanıyor. Gelişen tıp imkanlarıyla tam doku uyumu olmadan da haploidentik (kısmi uyumlu) kök hücre nakli yapılmaya başlandı. Bu yeni uygulama hastanemizde ilk kez başarıyla gerçekleştirildi" dedi.

-İlk operasyonda anneden kızına "yaşam" iliği-

Kısmi uyumlu kök hücre ile başarıyla gerçekleştirilen nakillerden örnek de veren Prof. Dr. Özdoğu, "akut lösemi" teşhisiyle yaklaşık iki yıldır tedavi ve takibi yapılan 21 yaşındaki Elif Simay Gürler'in, bu yeni yöntemle hayata tutunduğunu ifade etti.

Elif Simay Gürler'in hastalığının tekrarlaması sebebiyle nakil yapılması zorunluluğu ortaya çıktığını anlatan Prof. Dr. Özdoğu, şunları söyledi:

"Hastanın kardeşleri arasında uygun bir verici bulunamadı. Kardeş dışı taramalar da olumlu sonuç vermedi. Bu süreç zaman aldığı için Elif Simay, hastalığının nüksetme riskiyle karşı karşıyaydı. Ve bu durumda kardeş doku grubu uymayan birisinden nakil yapma gereği doğdu. Bizler de geliştirilen bu yeni protokolü uygulayarak kısmı uyumlu olmasına rağmen annesinden bu nakli gerçekleştirdik. Hastamız bugün gayet iyi durumda ve sağlığına büyük ölçüde kavuşmuş şekilde taburcu oluyor."

-Uygulama hastalar için yaşam umudu oldu-

Prof. Dr. Özdoğu, kısmi uyumlu nakillerle verici probleminin aşılmasının bu durumdaki çok sayıda hasta için yaşam umudu olduğunu vurguladı.

Kardeş verici bulanamaması halinde doku gurubu uyumlu kardeş dışı vericinin bulunmasının da zahmetli ve oldukça uzun zaman alan bir süreç olduğuna işaret eden Özdoğu, şöyle devam etti:

"Bu süreçte de her zaman uyumlu bir vericinin bulunması mümkün değil. Bu uzun zaman aldığı için hastalık ilerlediğinden bu tedavi olanağını uygulamak mümkün olmamakta. Onun için bütün dünyada bu konuda uzman olan kişiler doku gurubu uyumlu olmayan kişilerden nakil yapılabilmesi için çaba harcıyor. Böyle bir nakil yüksek riskli bir nakil ve aynı zamanda birçok yan etkilere neden olmaktadır. Fakat son yıllarda gerçekleştirilen protokoller sayesinde bu olanağı yakalamış bulunmaktayız."

-Türkiye'deki hastalar şanslı-

Türkiye'de bulunan hastaların şanslı olduğunu dile getiren Prof. Dr. Özdoğu, "Sosyal Güvenlik Kurumu ile kemik iliği merkezi olan sağlık kuruluşları arasında bir paket anlaşma var. Bu paket anlaşma gereği Sosyal Güvenlik Kurumu bu transplant ile ilgili olan giderlerin tamamını karşılıyor. Dolayısıyla hastalara önemli hiç bir yük gelmiyor" dedi.

-Elif Simay Gürler'in mutluluğu-

Annesinden yapılan ilik nakli ile yaşama yeniden tutunan Elif Simay Gürler ise 9 yaşındayken doktorların hastalığını teşhis ettiğini ve çok zor günler geçirdiğini dile getirdi.

Bu süre içerisinde doktorlarından aldığı moral, ailesinin desteği ve inancıyla bu amansız hastalığı yendiğini anlatan Gürler, " Hastalığımın ilk teşhisinden sonra 3 yıl boyunca okula gidemedim. Orta okulu dışardan bitirdim. Hastalığımı atlatmıştım ancak 8 yıl sonra nüksetti. En son nakile karar verildi. İlk etaplarda zorlandım ama umudumu hiç kesmedim. Sonunda, iyileşmem için annemden ilik nakli yapıldı. Tedavim tamamlandıktan sonra uğraşım el işleri üzerine dükkan açmak ve kendi işimi kurmak istiyorum" ifadelerini kullandı.

Anne Fatoş Nalan Gürler, babası Mehmet Sayit Gürler ve ağabeyi Eray Gürler de sıkıntılı süreçte doktorların sadece tedavi değil, motivasyonlarıyla da her zaman morallerini yüksek tuttuklarını, tedavinin olumlu sonuç vermesinde bunun büyük etkisinin olduğunu kaydettiler.

Muhabir: Adana / Ali Güreli