Kocaeli'de oturan Seçkin Sarıkurtbay, boşandıktan sonra 3 çocuğuyla birlikte Antalya'ya yerleşen eski eşi Özlem Özer'i arayıp, çocuklarını görmek istediğini söyledi. Seçkin Sarıkurtbay, geçen yıl 2 Temmuz'da eski eşini, çocuklarıyla birlikte, Kepez İlçesi Fabrikalar Mahallesi'ndeki Kızılay Parkı'na çağırdı. Öğle saatlerinde Özlem Özer, 2'si erkek 3 çocuğu ve bir yakınıyla parka geldi. Seçkin Sarıkurtbay, burada çocukları ve eşiyle bir süre görüştü. Özlem Özer'in yakını çocukları alıp gittikten sonra ikili arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine aracındaki özel yapım tüfeği alan Seçkin Sarıkurtbay, eski eşini göğsünden vurdu. Ardından kan içinde kalan eski eşine sarılan Sarıkurtbay, Özlem Özer'in başını dizlerine koyarak, "Ne olur ölme, sana bir şey olmasın" diyerek gözyaşı döktü. Sarıkurtbay'ın eğilerek alnından da öptüğü Özlem Özer, sağlık ekibinin müdahalesine rağmen yaşamını yitirdi.
KENDİNİ BÖYLE SAVUNDU
Seçkin Sarıkurtbay gözaltına alınırken, özel yapım tüfeğe de el konuldu. Sulh ceza hakimliğince tutuklanan Sarıkurtbay hakkında Antalya 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde ömür boyu hapis istemiyle dava açıldı. Mahkemedeki savunmasında eski eşinin başka bir erkekle ilişkisi olduğunu iddia eden Sarıkurtbay, "Eski eşimin ilişkisi olan kişilerin bana zarar vermesinden korktuğum için gelirken aracıma olayda kullandığım silahı da aldım" dedi.
Sarıkurtbay, "Eski eşim, anneme hakaret etti. Çocukların nafakasını ödemediğimi söyleyip 'Hangi yüzle görmeye geldin' dedi. Çocuklarda darp izleri görmüştüm. Darp izlerini sorunca 'Çocuklarına para göndermiyorsun, bana izlerini soruyorsun' dedi. Kendisine 'Kiminle yaşamak istersen yaşa ama bana çocuklarımı ver' dedim. Bunun üzerine bana hakaret edip benden sağlıklı bir erkekle yaşadığını söyledi. Ağır küfürler etti. Dayanamadım. Aracımdaki tüfek aklıma geldi. Tüfeğin namlusunu tutarak kendisine çevirdi. 'Beni vuramazsın, halen beni çok seviyorsun' dedi. O sırada silah ateş aldı. Özlem bankın üzerinde yığıldı. Tüfeği bankın üzerine bırakıp eşimin başını düşmesin diye dizimin üzerine koydum. Tampon yapıp kanamayı durdurmak istedim. Bir taraftan da ambulans çağırmak için seslendim" diye konuştu.
Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasında, Hüseyin K. adlı kişiyle gönül ilişkisi yaşadığı iddia edilen maktulün sanığa incitici ve saygınlığını sarsacak hakaret ve beyanlarda bulunduğu gerekçesiyle verilecek cezada 'haksız tahrik' indirimi yapılmasını talep etti. Davanın 6'ncı Duruşmasında kararını veren mahkeme, sanığı eşini kasten öldürmek suçundan önce ağırlaştırılmış ömür boyu hapse mahkum etti. 'Haksız tahrik' indirimiyle verilen cezayı önce 21 yıla indiren mahkeme, takdir indirimiyle bu cezayı da 17 yıl 6 ay hapse düşürdü. Mahkeme heyeti, sanığı olayda kullandığı silah nedeniyle de 1 yıl 3 ay hapis ve 1500 lira adli para cezasına çarptırdı. (DHA)