Beslenme uzmanlarına göre vücuttaki iltihabı azaltmanın en iyi yolu, antienflamatuar beslenme şeklini benimsemekten geçiyor. Peki, antienflamatuar beslenme ne demek? İltihap önleyici bu beslenme tarzı hakkında bilinmesi gerekenler neler? Hangi yiyecekler tüketilmeli? Gelin; antienflamatuar beslenmenin nasıl yapıldığına, neler tüketildiğine birlikte bakalım.
Patlıcan, soğan, bamya gibi sebzeler ve muz, yaban mersini, yeşil elma gibi meyveler; bolca lif içerir. Arpa ve yulaf ezmesi de öğünlerden eksik edilmemeli.
Antienflamatuar beslenmede sebze ve meyveler, çiğ ya da pişmiş olarak yenebilir. Pişirilen sebzelere zerdeçal ve zencefil gibi iltihap önleyici baharatlar da ekleyebilirsiniz.
Allium sebze olarak sarımsak, soğan, pırasa; turpgillerden ise karnabahar, lahana, brokoli, Brüksel lahanası gibi sebzeler haftada dört kez yenildiği takdirde enflamasyonu azaltıyor. Kanser riskine karşı da bağışıklığa destek oluyor.
Günlük olarak 2000 kalori başına en fazla 20 gram doymuş yağ tüketebilirsiniz. Doymuş yağlar, vücuda fazla miktarda alındığında kalp hastalığı riskini arttırıyor. Kırmızı eti de haftada bir kezle sınırlandırın. Pişirme sırasında toksik bileşenleri azaltmak için de otlardan ve baharatlardan yararlanabilirsiniz.
Araştırmalara göre omega-3 yağ asitleri, iltihaplanmayı azaltıyor. Omega-3 açısından zengin beslenmek için öğünlerde ceviz, fasulye, keten tohumu gibi gıdalar veya uskumru, somon, alabalık, sardalye, hamsi gibi balıklar tercih edilmeli. Özellikle balıklar, güçlü bir omega-3 kaynağı olduğu için haftada üç kez yenebilir.
Rafine edilmiş şekerler, fruktozlu mısır şurubu ve yüksek sodyumlu besinlerden uzak durun. Kurabiye ve bisküviler, cipsler, çikolata barları, kremalı ürünler gibi paket gıdaları hayatınızdan çıkarın.
İçeriğinde tamamen ya da kısmen hidrojene yağlar bulunduran ürünleri tüketmeyin. Başta zeytinyağı olmak üzere ayçiçeği, yer fıstığı ve fındık yağı gibi bitkisel seçenekleri kullanabilirsiniz.