Araştırma, California Üniversitesi’nde tıp uzmanı olan Dr. Manasi Das tarafından yönetildi. Dünyada meme kanseri hikayesiyle çok sık karşılaşılması bilim adamlarını bu çalışmaya itti ve kadınların metabolik sağlığının meme kanseri riskini nasıl etkileyebileceği araştırıldı.
YEDİĞİNİZ YEMEĞİN SAATİ MİKTARINDAN DAHA ÖNEMLİ
Yüksek yağlı diyet ve obezitenin her ikisi de daha yüksek meme kanseri riski ile bağlantılı olmasına rağmen, yeme zamanının tüketilenden daha önemli olduğu bulundu.
Yemeye ayırdığınız vakti 24'e bölmek yerine 8 saatle sınırlandıran 8 saat diyeti, obez fareler üzerinde denendi. Ve çalışmada hastalık riskinin önemli ölçüde azaldığı tespit edildi.
Metabolik sağlığın kanser oranlarımızla nasıl ilişkili olduğunu daha iyi anlamak için araştırmacılar fareler üzerinde üç deney yaptı.
İlk deneyde, farelere 10 hafta boyunca yüzde 60 yağlı beslenme içeren bir diyet uygulandı ve obez hale getirildiler.
Daha sonra fareler iki gruba ayrıldı. Bir grup yiyeceğe 24 saat ulaşabiliyorken, diğer grup sadece 8 saat ulaşabildi.
Her iki obez kemirgen grubu daha sonra, günün 24 saati az yağlı bir diyete erişimi olan yağsız farelere karşı karşılaştırıldı. Tüm hayvanlara üç hafta boyunca meme kanseri hücreleri enjekte edildi.
İkinci çalışmada, meme kanseri geliştirmek için genetik olarak modifiye edilmiş fareler, biri yüksek yağlı diyete sürekli erişimi olan, diğeri sınırlı erişimi olan iki gruba ayrıldı.
Üçüncü ve son çalışma için, az yağlı bir diyet faresine ya bir insülin pompası ya da bir salin kontrolü takıldı.
Bunlar, hormonun salınımını engelleyen ilacın (diazoksitin) beslenmelerine eklenmesiyle insülin seviyelerini düşüren yağlı bir beslenme planındaki kemirgenlerle karşılaştırıldı.
Çalışmaların üçünde de, herhangi bir tümörü belirlemek için ultrason taraması yapıldı. Gelen sonuçlar oldukça çarpıcıydı. Sınırlı zamanda tüketilen yiyeceklerin, kemirgenlerin meme kanseri riski üzerinde önemli bir etkisi olduğu ortaya çıktı. Belli bir zaman dilminde yemek yemek, tümörlerin gelişimini yavaşlatıyordu.
MD Anderson Kanser Merkezine göre, menopozun kendisi kansere neden olmuyor, ancak hastalığı geliştirme riskimiz yaşla birlikte artıyor. Yani, bir kadın menopoz sonrası aşırı kilolu veya obezse meme kanserine yakalanma konusunda risk altında bulunuyor.
PEKİ 16:8 (ARALIKLI ORUÇ) DİYETİ NEDİR?
16: 8 diyet aralıklı oruç şeklidir. Bunu uygulayan kişiler 16 saat boyunca hızlı bir şekilde oruç tutuyorlar ve kalan sekiz saatte, genellikle sabah 10 ile akşam 6 arasında ne istiyorlarsa onu yiyorlar.
Diğer diyetlerden farklı olarak aralıklı oruç ne yediğimizle değil ne zaman yediğimiz ile ilgileniyor.
Daha önce aralıklı oruç deneyip kendinizi kötü hissettiyseniz bu noktalara dikkat edebilirsiniz.
1.Menstruasyon döneminde aralıklı oruç yapmayın.
2.Aralıklı orucu ardışık günlerde tekrarlamayın. Mesela ilk zamanlar Pazartesi-Perşembe gibi haftanın birbirine uzak iki gününde tercih edin.
3.Aralıklı oruç süreniz başlangıçta 12-13 saat olsun. Bir anda 16 saat açlık her bünyeye iyi gelmeyebilir. Bu sebeple kendinizi iyi tanıyın ve açlık sürenizi zamanla arttırın.
Bu yöntemi uyguladığınızda akşam yemeğinden sonra başka hiçbir şey yememeniz ve kahvaltınızı 16 saatlik açlığın sonunda yapmanız gerekiyor. Kahvaltıyı atlayıp direkt öğle yemeği şeklinde de yapabilirisiniz. Örneğin; akşam yemeğinizi saat 20:00’de yediğinizde, ertesi gün kahvaltıyı atlayarak direkt öğlen yemeğinizi 12.00’de yapabilirsiniz. Akşam yemek sonrası açlık süresinde kalorisi olmayan sıvıları (su, şekersiz çay, kahve, sade maden suyu) tüketmek serbest. 16/8 metodu genel olarak erkeklerde 16 saat, kadınlarda ise 14-15 saat açlığı içermektedir.
HERKES İÇİN UYGUN DEĞİL
Diyeti uygulayan birçok insan güzel sonuçlar alabilir. Fakat aralıklı açlık herkese uygun ve uzun süre yapılması kolay bir beslenme yöntemi değildir. Bu yöntem ile yapılan çalışmalar herkes üzerinde tutarlı sonuçlar vermeyebilir. Bu nedenle gelişigüzel yapılmamalıdır. Özellikle de kortizon kullananlar, hamileler, ağır kronik hastalığı bulunanlar bu diyeti denememelidir. Zayıflama yöntemi olarak uygulayacak kişilerin de mutlaka bir diyetisyen önerisiyle, kontrol altında ve takip edilerek uygulaması doğru olacaktır.
Bu diyete uymadan önce doktorunuza danışmalısınız. Ergenlerde, yeme bozukluğu olan kişilerde ve hamile ve emziren kadınlar üzerinde zararlı bir etkiye sahip olabilir. Diyabet ve kronik hastalıkları olan kişilerin de dikkatli olmaları gerekmektedir.
Kilo kaybına ek olarak, 16: 8 aralıklı açlığın kan şekeri kontrolünü iyileştirdiğine, beyin fonksiyonunu güçlendirdiğine ve daha uzun yaşamaya yardımcı olduğuna inanılıyor.