BİZE ULAŞIN
İSTANBUL(ANKA) - Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı ve Arçelik A.Ş. Genel Müdürü Aka Gündüz Özdemir, Türkiye beyaz eşya sektörünün dünya ile rekabet edebilmesi için devletin ciddi teşvik politikalarını hayata geçirmesi gerektiğine vurgu yaparak, "Şu anda hükümetle çok yakın temaslarımız var. En kısa zamanda bu konuda çok iyi adımlar atılmış olacaktır diye bekliyorum. Görüşmeler sürüyor. Bir çıkış yolu aranıyor" dedi.
Arçelik'in 2007 değerlendirmesinin yapıldığı ve 2008'e yönelik beklentilerin paylaşıldığı basın toplantısında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Özdemir, beyaz eşya sektörünün önemli markalarından Profilo'nun yaşadığı maddi sıkıntının sektöre nasıl yansıyacağına ilişkin bir soruya karşılık, elektrik sektörünün 3 milyar dolar ihracat, 2.7 milyar dolar iç ticaret hacmi ile toplamda 6 milyar dolara yaklaşan ve Türkiye için çok önemli bir sektör olduğunu vurguladı.
-"UZAKDOĞULU FİRMALAR DEVLETTEN MUAZZAM DESTEK GÖRÜYOR"-
Sektördeki teknolojik gelişimin akıl almaz seviyelere geldiğini belirten Özdemir, "Hızlı, çılgın gibi bir tüketim var. Bugün bu sektörde yapılan yatırımlar o kadar büyük ki, bunların hiçbir tanesi dünyanın neresinde olursa olsun, özellikle özel sektörün cebinden çıkarıp koyduğu paralarla yapılamaz" dedi. Dünyada bu sektörde lider olarak görülen Kore'nin en büyük iki firması Samsung ve LG'nin devletten muazzam destek aldığına dikkat çeken Özdemir, Türkiye'de de devletin beyaz eşya sektörüne yönelik ciddi teşvik politikaları geliştirmesi gerektiğinin altını çizdi.
Bugün bir LCD Panel veya cam panel üretimi için yapılması gereken yatırımın 3.5 milyar dolar civarında olduğunu ifade eden Özdemir, "Türkiye'de özel sektör çıkarıp cebinden 3.5 milyar dolarlık yatırımı asla yapamaz. Kaldı ki, sektördeki hızlı değişkenlik bunun yapılmasını da gerektirmiyor. Dünyanın her yerinde binlerce üretici, birkaç tane panel üreticisini takip ederek, tüketicinin ihtiyaçlarını yerine getirmeye çalışıyor. Tüplü televizyon Türkiye'de yapılmıyorken kurtulduysa bu sektör, bugün LCD üretimi konusundan da çok daha rahat kurtulur" diye konuştu.
-"HÜKÜMET İLE ÇOK YAKIN TEMASLARIMIZ VAR"-
Başta Kore, Japonya ve Çin olmak üzere Uzakdoğu'da firmalara çok büyük oranlarda teşvikler verildiğini dile getiren Özdemir, Türkiye'de de hükümetin beyaz eşya sektörünü ihmal etmemesi gerektiğini savundu. Son 1 yıl içinde Macaristan, Slovakya, Polonya ve Çek Cumhuriyeti'nde 100'den fazla Uzakdoğulu firmanın montaj yapmak üzere faaliyete geçtiğini ve AB tarafından ciddi teşvik aldığını dile getiren Özdemir, "AB böyle bir politika uyguluyor. Hükümetimiz bunun farkına vardı. Bu sektör çok ciddi oranda istihdam ve vergi yaratmaktadır. Şu anda hükümetle çok yakın temaslarımız var. En kısa zamanda bu konuda çok iyi adımlar atılmış olacaktır diye bekliyorum. Görüşmeler sürüyor. Bir çıkış yolu aranıyor" dedi.
Teşviklerin daha önce verilmiş olmasının Türk firmalarının dünya devleriyle rekabet etmesini mümkün kılmayacağına dikkat çeken Özdemir, "Çünkü böyle bir altyapı Türkiye'de şu anda yok. İsmini bahsetmeyeceğim bir firma LCD'de 13. jenerasyon yatırımı yapıyor, başka bir firma 8. jenerasyon yatırımı yapıyor. Bunların içinde, başlangıç yatırımını yaptınız, sonra idame yatırımları… Burada gerekli olan beyin gücü var mı? Bugün ülkemizde ihtiyaca yetecek elektrik mühendisini bile bulmakta zaman zaman zorlanıyoruz" diye konuştu.
-"GÜNEYDOĞUDAKİ OLAYLAR TÜKETİCİNİN MORALİNİ BOZDU"-
Özdemir, Türkiye'de geçen yıl seçimlerin yarattığı ortamın yanında, sıkı para politikası ve para girişlerinin çok arttığı sonbaharda güneydoğudaki olaylar nedeniyle tüketici moralinde düşüklük olduğuna ve beyaz eşya pazarının yaklaşık yüzde 7 oranında küçüldüğüne işaret etti.
Hükümetin son dönemlerde güneydoğudaki olaylar konusunda son derece iyi bir politika izlediğine ve kamuoyuna pozitif mesajlar verdiğine dikkat çeken Özdemir, "Bunlar bu konuda çok önemli adımlar atılacağının işaretleri. Dolayısıyla, bu moral faktörü olarak Türkiye'de çok pozitif bir etki yaratacaktır" dedi.
-"SEKTÖR, 2008'DE BÜYÜME SÜRPİZİ YAPABİLİR"-
Öte yandan konut sektöründe son 2 yıl içinde Türkiye'de ev olarak üretimi sağlanan konut sayısının 1.5 milyon adete yaklaştığını ancak bunların çok önemli bir bölümünün 2007'de teslim edilmediğini hatırlatan Özdemir, şöyle konuştu:
"Bunların kalan kısmıyla beraber 2008 yılında devreye gireceğini düşünüyorum. Devreye giren her ev için de en azından bir buzdolabı ve bir televizyon olduğunu söylemem herhalde kehanet olmaz. Bunlar hesaba katıldığında 2008'de bana göre beyaz eşya pazarı, beklenmeyen şekilde bir büyüme sürprizi yapabilir. Şahsi kanaatim yüzde 5-6 civarında bir büyümedir. 2006 yılına göre bu oranın minimum olduğunu düşünüyorum, ama bu rakamı daha iyi seviyelerde de görebiliriz diye düşünüyorum. Bütün veriler beni bu doğrultuya itiyor."
-"ARÇELİK VE BEKO ÜRÜNLERİNİ TEKNO MARKETLERE VERMEYECEĞİZ"-
Bayii sisteminin en büyük savunucusu olan Arçelik'in bayii sisteminin en büyük savunucusu olduğunu, toplam işinin yüzde 20'sini elektronik ürünlerin kapladığını dile getiren Özdemir, "Bundan etkilenmemek mümkün değil. Belki de pozitif etkileneceğiz, şu anda geçiş dönemindeyiz. Ama hiçbir şekilde, bizim bir bayiimizin işini tehlikeye sokacak boyutta bir yapılanma olmadığını söyleyebilirim. Önemli olan elektro marketlerin ne kadar beyaz eşya satacağıdır. Biz sistemimizi bundan dolayı bozmayacağız, hiçbir şekilde Beko ve Arçelik markalı beyaz eşyalarını bu firmalara vermeyeceğiz. Bayiilik sistemini sonuna kadar destekleyeceğiz" diye konuştu.
-"TÜRKİYE KALİTESİZ MALLAR ÇÖPLÜĞÜNE DÖNÜYOR"-
Özdemir, Türkiye'de şu anda bir tekno market ve alışveriş merkezi enflasyonu yaşandığını, kimsenin bu hızı kaldıracak potansiyel olup olmadığını hesaba katmadığını söyledi. Özdemir, hükümetin de bu duruma gereken dikkate göstermediğini savunarak, "Sözüm ona tüketiciyi korurken, Türkiye'nin kalitesiz mallar çöplüğü amacına istenmeyerek hizmet edilmektedir. Buna dikkat etmek lazım. Ucuz mal alınmasına itirazım yok ama tüketici yarın birgün bir problem yaşadığında, bu problemi giderecek ne firmayı, ne yedek parçayı ne servisi bulamadığı zaman kaldırıp o malı çöpe atmak mı daha ucuzdur, yoksa bu hizmetleri veren firmalarla işbirliği kurmak mı daha ucuzdur?" değerlendirmesinde bulundu.
-"BAYİLİK SİSTEMİNİN YÜZDE 100 ARKASINDAYIZ"-
Tekno marketlerin Türkiye'ye çok hızlı bir giriş yaptığını, oysa Türkiye'de iş yapmanın kolay olmadığını vurgulayan Özdemir, şunları söyledi:
"Tabi gelsinler, tüketici de alsın ama asla tüketici istismar edilmesin. Türkiye'nin bu hale gelmesine uzun yıllar emek vermiş, bu kadar istihdam ve vergi sağlayan firmaları bir kalemde bu şekilde değerlendirmek, kötü bir yere koymak doğru değil. Eskiden bakkal-market savaşlardı, şimdi elektromarket-bayii savaşlarına döndürmek isteyenler var. Dönmeyecektir. Göreceksiniz bayii sistemi taş gibi ayakta kalmaya devam edecektir. Çünkü beyaz eşya ticareti Türkiye'de bu şekilde dejenere edilemeyecektir. Bayilik sisteminin yüzde 100 arkasındayız."
-"KUZEY IRAK'A YENİ YATIRIM DÜŞÜNMÜYORUZ"
Özdemir, bir soru üzerine Kuzey Irak'ta ve Irak genelinde hem Arçelik hem de Beko ile yıllardır iş yaptıklarını ancak mevcut ortamda yeni bir yatırım yapmayı düşünmediklerini kaydetti. Özdemir, "Ortam uygun olsa bile, şu anda böyle bir yatırıma gerek yok. Bizim İran için yaptığımız hesaplar var. Irak'ın ihtiyaçlarını Türkiye'den karşılayabilecek durumdayız" şeklinde konuştu.
-KFS HİSSELERİNİN DURUMU-
Arçelik'in sahip olduğu KFS hisselerinin satılacağına ilişkin çıkan haberlere yönelik olarak, "Böyle bir satış şu anda bahis mevzuu değil" diyen Özdemir, bu konunun hiç gündeme gelmediğini, böyle bir satışa ihtiyaç duymadıklarını söyledi.
-BEYLİKDÜZÜ ARSASININ SATIŞI-
Arçelik'in Beylikdüzü'ndeki arsasının satış sürecine ilişkin bir soruya yanıt veren Arçelik Mali İşler ve FİNANSMAN Genel Müdür Yardımcısı Fatih Kemal Ebiçlioğlu ise, Yapı Kredi Yatırım A.Ş.'yi söz konusu arsanın satış süreci için görevlendirildiğini hatırlattı. Ebiçlioğlu, "Yatırımcılarla görüşmek suretiyle sürecin tamamlanması aşamasındayız. Henüz netleşen bir satış söz konusu değil. Bir gelişme olması durumunda, halka açık bir şirket olarak gerekli hassasiyeti göstererek açıklama yaparız" dedi.
-BEKO "2008 CES TASARIM VE YENİLİK ÖDÜLÜ"NÜ KAZANDI-
Özdemir, konuşmasında ayrıca, Beko Piano Serisi 100Hz LCD televizyonun tüketici elektroniğinde dünyanın en saygın ticaret fuarlarından biri olan CES'de, "2008 CES Tasarım ve Yenilik Ödülü"nü kazandığını söyledi. CES'in bu yıl Las Vegas'ta 170 bin metrekare kapalı alanda gerçekleştirildiğini hatırlatan Özdemir, BEKO Piano Serisi 100Hz LCD Televizyon, "video display" kategorisinde 2008 CES Tasarım ve Yenilik Ödülü'nü layık görüldüğünü açıkladı.
