Ardahan’da "türkiye Başkanlık Sistemini Konuşuyor" Konferansı

Selçuk Üniversitesi (SÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adem Ögüt, "Bilgi Çağında Türkiye ve Başkanlık sistemi" konulu bir konferans verdi.

Öğüt, AK Parti Ar-Ge Başkanlığı tarafından Ardahan Halk Eğitim Müdürlüğü Konferans Salonu'nda düzenlenen "Bilgi Çağında Türkiye ve Başkanlık sistemi" konulu konferansta yaptığı konuşmada, amacının başkanlık sistemi konusunda toplumdaki yanlış bilgi ve algıların ortadan kaldırılması olduğunu söyledi.

Günümüz ekonomisinin bilgiye dayanan bir ekonomi olduğunu vurgulayan Öğüt, ''Bu ekonomi aynı zamanda dijital bir ekonomi. Bilginiz varsa bu ekonomide hızla kendinizi geliştirebiliyorsunuz. Hızlı hareket eden bir ekonomi. Müşteri ve halkın beklentisi çok hızlı değişiyor. Hız ekonomisi olan bir dönemi yaşıyoruz. Siyasete biz bunun gerisinde kalamayız. Hızlı icraya, hızlı karara ihtiyacımız var. Büyük balık küçük balığı yer dönemi değil, hızlı balıklar yavaş balıkları yer dönemidir bu dönem. Büyük olur ama hantal olursanız bir etkiniz olmaz. Şuan yaşadığımız ekonominin adı küresel bir ekonomi. Dünyanın en büyük 10 ekonomisi içinde yer almayı hayal ediyoruz. Dolayısıyla bütün perspektifimizi buna göre ayarlamamız lazım'' diye konuştu.

Dünya değişirken eskiyi takip etmenin mümkün olamayacağını vurgulayan Öğüt, ''Hızlı, etkin, güçlü ve istikrarlı bir icra olmalı. Başkanlık sisteminde parlamento güçlü, niye güçlü? Parlamento üyelerinin hükümet üyesi olma gibi bir kaygıları yok. Atama olursa istisna olur. Dışarıdan bakan olunuyor. Bakanlık ile milletvekili arasında çok ciddi bir ayrım var. Tam bir kuvvetler ayrılığı olduğunu söyleyebiliriz. Başkan çok kuvvetli. Ama, yasama organının güven oyuna dayanmıyor. Doğrudan halk seçiyor. Başkan süresini tamamlıyor, beğenmezsek bir daha seçmiyoruz. Bakanlar seçiliyor, bakanlardan genellikle uzmanlardan seçiliyor'' dedi.

Başkanlık sisteminde firen ve denge sisteminin kurulduğuna dikkati çeken Ögüt, sanıldığı gibi başkanın kral olmayacağını altını çizdi.

Başkanın yapılan bir seçim sonucunda ortaya çıktığını dile getiren Ögüt, ''Başkan meclise muhtaç. Ayrıca, sürekli restleşme durumunda değiller. Bir birlerine ihtiyaçları var başkanlık sisteminde'' ifadelerini kullandı.

70-80 yılları arasında 13 hükümetin değiştiğine dikkat çeken Ögüt, ''hiç az değil bu. Niye ekonomimiz geri kaldı? Budur açık göstergesi. Bir müdür bile bir yere bir yılda ancak alışabiliyor. Hangi parti gelirse gelsin istikrar olsun. Ak Parti ile bir istikrar yakaladık. Ama bu böyle devam edecek diye bir şey yok. Türkiye daha ileri nasıl gider diye düşünmemiz lazım'' diye konuştu.

Şuanda kanunların hükümet yaptığını, meclis yapmadığın, hükümetin meclise onaylattığını söyleyen Öğüt, şöyle devam etti:

''Başkanlık sisteminde doğrudan meclisin yetkisinde oluyor. Dolayısıyla yasamaya bir yetki verilmiş oluyor. Başkanlık sisteminde daha fazla uzlaşmaya ihtiyacımız oluyor. Vekiller daha fazla özgür ve bağımsız his ediyorlar kendilerini. Bakan olmak için değil, vekil olmak için oraya gitmiş oluyorlar. Şuan zaten yarı başkanlık gibiyiz. Çünkü cumhurbaşkanımızı halk seçecektir. Hali hazırda uygulama itibariyle yarı başkanlık sistemine geçiyoruz.''

-''Eyaletlere mi bölünüyoruz''-

''Eyaletlere mi bölünüyoruz?'' yönünde çok sorular alındığını ifade eden Ögüt, ''En fazla kaygıda bu alanda var. Doğal olabilir bu gaygı. Birde çözüm sürecini yaşıyoruz, bu kaygı doğal olabilir. Çünkü tek meclisi kurduğunuz zaman, tek meclis sisteminde federalizme yer yoktur. Bu çift meclis sistemlerinde olur. Böyle bir beklenti anlamlı değil. Ayrıca biz hiç kimsenin sistemini tatbik etmek zorunda değiliz. Biz Türkiye tipi bir başkanlık sistemini ortaya çıkarabiliriz. İki iyi komutan sıkıntı olabilir, ama bir normal komutan daha iyi olabilir. Aynı anda iki komutan olmaz. Bir vali atanıyor, cumhurbaşkanı diyor ki, 'devletin dediğini yapacaksınız, hükümetin dediğini yapmayacaksınız' devlet kim, hükümet kim? Bu çok büyük bir sıkıntı. Biz bu sıkıntıları yaşamamamız lazım. Vali ondan da talimat alıyor, ondan da. Ne yapacak? Aynı zamanda devlet ile millet arasındaki mesafeyi de ortadan kaldırmış olacağız. Ama artık Türkiye'nin koalisyonları yaşamaması lazım. Örneğin DYP SHP koalisyonu taban tabana zıt bir koalisyondu.'' dedi.

Öğüt, konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtladı