Arınç: Herhalde Gereğini Sayın Bahçeli Yapar

ANKARA, 'ÜLKEYİ HÜKÜMETSİZ BIRAKMAK İSTEMEYİZ'
Hükümetin seçimlerin üzerinden 31 gün geçmesine rağmen hala kurulamamış olmasını eleştirenlere yanıt veren Arınç, önce Anayasa'yı okumaları gerektiğini belirterek "Ortada Anayasa diye bir şey var. Bu Anayasa'daki hükümler de hepimizi bağlıyor. 7 Haziran'da seçimler oldu ama seçimlerin kesin sonucu 18 Haziran'da yayınlandı. 18 Haziran'dan sonra da 10 günlük Meclis başkanı seçimi, and içme töreni bununla geçti. Geri kalan süreç içerisinde de henüz Başkanlık Divanı toplanmadı. Bunların sorumlusu hala bakan olarak karşınızda duran bizler değiliz. O çok sevdiğiniz, bir türlü değişmesini arzu etmediğiniz, yenir bir Anayasa konusunda da hep isteksiz olduğunuz 82 Anayasası var ya biz o Anayasa ile şu anda amel ediyoruz. Bu Anayasa 106. maddesinde diyor ki Meclis Başkanlık Divanı kurulduktan sonra hükümet kurma süreci başlar diyor. Biz hükümet kurma konusunda elbette istekliyiz. Biz Türkiye'yi düşünüyoruz. Biz çocuğun annesiyiz. Bu ülkeyi hükümetsiz bırakmak istemeyiz. Dolayısıyla diğer partilerin de sorumlu ararlarken önce Anayasa'yı okumalarında sonra bundan Ak Parti hükümetinin payına düşen ne varsa bunu görmelerinde fayda var" diye konuştu.
'CHP'Lİ MİLLETVEKİLİ TELAFFUZ ETMEKTEN BİLE UTANDIĞIM İFADELER KULLANDI'
CHP'li Mahmut Tanal'ı da Meclis'teki 'Allah belanızı versin' sözleri yüzünden eleştiren Arınç, "Bugün Başkanlık Divanındaki üye sayısı belirlenecektir. Yarın herhalde partiler Başkanlık Divanı üyelerini bildirecektir. Daha sonraki süreçte de Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Ahmet Davutoğlu'nu yeni hükümet kurmakla görevlendirecektir. Dün parlamentoda çok çirkin bir şey yaşandı. Başkanlık Divanı oluşmadığı için Meclis başkanı aç-kapa yaptı. Bu arada bir CHP'li milletvekili 'Allah belanızı versin' şeklinde telaffuz etmekten bile utandığım ifadeler kullandı. Sorumlu hiçbir zaman AK Parti hükümeti ya da Meclis başkanı değildir. Süreç böyle ilerliyor. O yüzden yeni bir Anayasa yaparken bunları ortadam kaldıracak bir şey düşünülmüş olabilir" ifadelerini kullandı.
'BİZ KURAMAZSAK BAŞKASI KURMAK İÇİN ÇALIŞSIN'
Koalisyon tartışmalarına da değinen Arınç, Ak Parti'nin kırmızı çizgilerinin olmadığını vurgulayarak "13 senedir ilk defa bir koalisyon hükümeti kurulacak. Bugüne kadar işler rahattı. Seçimden sonra tek başımıza iktidar oluyor, hükümetimizi devam ettiriyorduk. Milletin takdiri bu kez hiçbir partiyi tek başına iktidara getirmedi. Siz koalisyon hükümeti kurun dedi. Biz buna varız. Milletimiz böyle bir görev verdi biz de bunun peşindeyiz. İnşallah bir iki gün sonra Sayın Cumhurbaşkanımız görevlendirme yapacaktır. Bizim kırmızı çizgilerimiz, şunlarımız, bunlarımız yok. Bizim prensiplerimiz var. Bu prensiplerle hangi partide bir örtüşme meydana gelirse milletimizin daha huzurlu bir hayat yaşaması için hangi projeler üzerinde mutabık kalabilirsek o hükümeti kuracağız. Biz kuramazsak başkası kurmak için çalışsın. Onlar da kuramazsa ver elini seçim der, buna da büyük bir memnuniyetle gideriz" diye konuştu.
'BÖYLE BİR CÜMLEYİ HALAÇOĞLU NASIL AĞZINDAN KAÇIRABİLİR?'
MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu'nun CHP'ye yönelik sözlerini nasıl değerlendirdiği sorulan Arınç, "İyi ki sordun. Derdimi açtın. Çünkü sadece dün ağzından galiz kelimelerle hakaret eden Sayın Mahmut Tanal isimli milletvekilini hatırlamış olmakla kalmayayım bir başka garabet de Yusuf Halaçoğlu isminde ve üstelik profesör etiketi taşıyan ve üstelik Tarih Kurumu Başkanlığı da yapmış Sayın Milletvekilinin bir televizyon programında eğer MHP, CHP'yi desteklemiş olsaymış dinsiz bir partinin adayını Meclis başkanı yapmış olurduk, gibi bir söz. Allah aklımıza zarar vermesin. Böyle bir cümleyi Halaçoğlu nasıl ağzından kaçırabilir? Kendisinin bir kabahati var da onu örtmek için böyle uçuk kaçık laflar mı ediyor, bilemem. Ama şunu bilsin ki cümlesinde geçen 'AK Parti'nin tabiriyle' hiçbir Ak Partili 258 milletvekiliyle 26 bakanıyla hiçbirisinin aklından ne CHP için ne CHP'nin adayı için böyle saçma sapan cümleler geçmez. Böyle cümleler herhalde Halaçoğlu ya da onun gibilerin kafasında yer alıyor. CHP'ye dinsiz bir parti, böylesine saçma bir ifade ile çatmak Halaçoğlu'nun aklına nereden geldi, bilemem. Herhalde gereğini Sayın Bahçeli yapar" açıklamasında bulundu.
'BEN RTÜK BAŞKANININ, TBMM BAŞKANININ SEÇİLMESİNİ BEKLEDİĞİNİ BİLİYORUM'
RTÜK'teki üye dağılımının değişmesi konusundaki düşünceleri sorulan Arınç, "Şu anda RTÜK'le sorumlu bakan değilim. Değerli Başbakan Yardımcımız Yalçın Akdoğan, daha önce benim görev yaptığım alanlarda sorumlu. Ama bildiğim için söyleyeyim. Ben göreve başladığımda 9 üyenin 6'sı AK Partiliydi. Sonra 5 oldu. 5'in dağılımını da hepiniz biliyorsunuz. Bu kez tek başımıza iktidar olamayınca sayısal çoğunluk itibariyle aslında iki ihtimal de var. İki ihtimalden birisi Ak Parti'nin yine 5 üye almasıdır. Şaşıracaksınız belki ama bu bir hesap kitap işidir. Bir ihtimal olarak söylüyorum. Çünkü bizim 258 milletvekilimiz var. CHP'nin bunun yarısı kadar var. Diğerlerinden de üç misli fazlayız. İki tane sistem uygulanıyor. Partilere düşen kontenjanları Meclis başkanı belirliyor. Partilere düşen kontenjanları Meclis başkanımız belirleyecek. Değişen üye sayısı da buna göre değişmiş olacak. Bildiğim kadarıyla Ak Parti'den 2, MHP'den 1 üyenin 14 Temmuz'da süresi doluyor. Eğer üye sayısı 4 olacak olursa belki bir tanesinin yenilenmesi gündeme gelecek. MHP'ye üye sayısı düştüğü için o üye tekrarlanmış olacak. Ben RTÜK Başkanının, TBMM Başkanının seçilmesini beklediğini ve seçimden sonra da kendisine yazı yazarak yeni kontenjan üyeliklerinin belirlenmesini isteyeceğini biliyorum. Ama genel kabul gören 4 üye Ak Parti'ye, 3 üye CHP'ye, 2-2 de galiba diğer partilere düşüyor. 80-80 olması hasebiyle" dedi.
'AK PARTİ RTÜK'ÜN İYİ İŞLEMESİ KONUSUNDA ELİNDEN GELENİ YAPACAKTIR'
Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugünlerde bir tartışma var. Başkanlık Divanı üyelikleri noktasında da zannediyorum ki MHP, bizim HDP ile milletvekili sayımız birdir. Ama oy oranımız daha fazladır, diyerek Divan Katipliğinde fazla üyelik istiyor. Bu yaşıma girdim. Oy oranı ile kontenjan üyeliğinin sayısının arttığını ilk defa duyuyorum. Önemli olan milletvekili sayısıdır. Milletvekili sayısının genel milletvekili sayısı içerisindeki oranıdır. Dolayısıyla 80-80 olan partiler arasında üyenin ne kadar fazlasıyla kime düşeceği konusu, yeni bir tartışma konusudur. Bence ikisine de 2-2 düşecekse Ak Parti'nin üye sayısı 5 de olabilir. Meclis Başkanı nasıl hesaplarsa AK Parti bunun gereğini yerine getirecektir. RTÜK çok önemli bir yere sahiptir. Ak Parti çoğunluğu kaybetse dahi mevcut üyeleriyle RTÜK'ün iyi işlemesi konusunda elinden geleni yapacaktır."