Arınç: Kirli bir savaş

Arınç, Türkiye Harp Malulleri Gazileri Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Bursa Şubesini ziyaret etti. Burada şehit aileleri ve gazilerle sohbet eden Arınç, şehit haberi aldıklarında büyük üzüntü duyduklarını ancak bu acının şehit ailesi için kat kat fazla olduğunu dile getirdi.

Arınç, ''dağa çıkanlar, dağdan inip terör yapanlar'' olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

''Elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Terör Allah'ın lanetlediği bir iş. Bir insanın hayatına son vermek için bazen mayınla, bazen pusu kurarak, bazen çok uzaktan bazen çok yakından... Yani dünyalarını kaybetmiş, ahiretlerini kaybetmiş insanlar bunlar. Ne Allah biliyorlar, ne Peygamber biliyorlar, ne insan sevgisi biliyorlar. Onları besleyen tek şey sadece kan. Gözleri başka bir şey görmüyor. Biz de elimizdeki güçlerle mücadele ediyoruz. Bazen bombalıyoruz, bazen tek tek mücadele ediyoruz, bazen istihbarat yardımıyla onların bu kötü gayretlerine engel olmaya çalışıyoruz. Ama maalesef su uyur düşman uyumaz. Kimin ne zaman ne yapacağını bilmiyoruz. Üç kilometrelik kablo döşeyip asfalt yolda bile bomba patlatabiliyorlar. Allah cezalarını versin, Allah onlara fırsat vermesin. Acılarımızı artırmasınlar, ıslah olacaklarsa olsunlar, olmayacaklarsa Cenab-ı Hak bildiği gibi yapsın onları.''

-''Bunları eylem yapamaz hale koyacağız''-

Hükümet olarak ''asker ve polis güçleri vasıtasıyla, istihbarat sayesinde yapacaklarını da daha önceden öğrenmeye çalışarak onların şeytanlıklarını önlemeye gayret ettiklerini'' dile getiren Arınç, şöyle devam etti:

''Şimdi daha çok imkanlarımız olacak. O imkanla inşallah bunları eylem yapamaz hale koyacağız. Kıskıvrak yakalayacağız büyük bir kısmını. Ama bu mücadele ölenler öldü, boşa gitmediler. Biz inanan insanlarız. Şehitliğin mertebesinin ne kadar yüksek olduğunu biliyoruz. O yüzden onlar memleketleri için, vatanları için, namusları için can verdiler. Mutlaka onların ışıkları inşallah bizim yolumuzu aydınlatacak. Bir askerimizi gönderdik, terhisine 3 gün kala cenazesi geldi veya gider gitmez... Acıları tazelemek istemiyoruz. Her şehidimizin haberi geldiği zaman üzülüyoruz, dünya başımıza yıkılıyor. İnşallah bu da son bulacak. İnşallah memleketimiz huzura, güvenliğe kavuşacak. Biz de hükümet olarak doğrusu en azından şehitlerimizin hatıralarına sahip çıkalım istiyoruz. Eşleri çocukları varsa yokluk çekmesinler diye maaş bağlamaya çalışıyoruz, ikramiye veriyoruz. Belki çocuklarının birine iş imkanı veriyoruz, bunları artıracağız. Bir zaman söylemiştim, üzerinde çalışıyoruz. İkinci bir evlada iş imkanı konusunda inşallah çalışıyoruz. Belki bu önümüzdeki bütçeye onu koyacağız inşallah. Bu bize yük değil, bu bizim için görev. İnşallah eşleri çocukları boşta kalmayacaklar. Devlet olarak sahip çıkacağız. Bu memleket için gözünü, kulağını, elini, kolunu vermişse gazilerimiz, onlara da elimizden geleni yapacağız. Ben Meclis Başkanıyken elimde imkanım vardı, 14 tane gaziye iş vermiştim. Allah hepsine rahmet etsin. Allah cennetlerini versin, kalanlarına da sabır versin, selamet versin.''

-''Sebep olanlar kimse allah onların cezasını versin''-

Arınç, daha sonra şehit yakınlarıyla sohbet etti.

Gülfiye Yutkun, oğlunun 14 ay önce Hakkari'nin Çukurca ilçesi Hantepe mevkisinde şehit düştüğünü belirterek, ''Basında ihmalleri izledikçe, itirafları duydukça daha çok yıkıldık. Tek dileğim suçluların yakalanması. Onların hepsini Allah'a havale ediyorum. Benim çektiğimi onlar da çeksin'' ifadesini kullandı. Vali Şahabettin Harput'un, ''Maalesef ah Hantepe zalim Hantepe'' demesi üzerine Arınç, ''Onların değerinden, kıymetlerinden hiçbir şey kaybedilmiyor. Son zamanlarda Çukurca ile Hantepe ile ilgili çok şey yazılıyor çiziliyor ama sebep olanlar kimse Allah onların cezasını versin. Kirli bir savaş. Takip ediyoruz'' değerlendirmesinde bulundu.

Şehit yakını da ''Allah cezalarını versin. Allah'a havale ediyorum. Benim çektiği acıları onlar da çeksinler'' dedi.

Arınç, daha sonra Türkiye Emniyet Teşkilatı Gazi ve Şehit Aileleri Vakfı Bursa Şubesine geçti.

Arınç, daha sonra vakıf üyelerinin ve çocuklarının sorunlarını dinledi. 19 yaşındaki Nazlı Elif Yıl, Kastamonu Üniversitesi İnsan Kaynakları bölümünü kazandığını ancak maddi imkansızlıklar nedeniyle gidemeyeceğini söyledi.

Mikrofonla konuşamayacağını belirten Hediye Orman isimli kadın ise Arınç'ın yanına gitti. Orman daha sonra gazetecilere, oğlunun polis akademisini kazandığını ancak tırnaklarını yediği için okula kabul edilmediğini, bu durumu da Bülent Arınç'a ilettiğini söyledi.

Burada, İl Emniyet Müdürü Halil Yılmaz bir konuşma yaptı.

Bülent Arınç'a, ziyaretlerinde eşi Münevver Arınç ile Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Abdullah Karadağ da eşlik etti.