Arınç'tan Arap Baharı Değerlendirmesi

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Arap Baharı ile uzun, geri döndürülemeyecek bir demokratik uyanış başladığını belirterek, "Buna kayıtsız kalmak ve baskı yoluyla sindirmek, siyasi tercih olmaktan çıkmıştır" dedi.

İslam Ticaret ve Sanayi Odası'nın (ICCI) 28. Genel Kurulu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin ev sahipliğinde Çırağan Sarayı'nda gerçekleştirildi. Genel kurula Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, İslam Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Şeyh Shaikh Saleh Kamer, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve üye ülke temsilcileri katıldı. Toplantı Kur'an-ı Kerim okunması ile başladı.

Toplantıda konuşan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, dünyada İkinci Dünya Savaşı ve Sovyetler Birliği'nin yıkılmasıyla iki köklü değişim yaşandığını belirterek, "İslam ülkeleri bu iki dönemi de iyi değerlendiremedi. Bölgemizde yaşanan çatışmaların faturası 12 trilyon dolar. Bu faturayı hala ödemeye devam ediyoruz. Eğer bu kadar israf olmasaydı şu anda dünyada 1 milyon insan aç kalmazdı" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise, konuşmasında Arap Baharı ve bölgede yaşanan değişimi değerlendirerek, "1990 dönemindeki sancılı değişim sürecinin artçı şokları Arap ve Müslüman coğrafyasında devam ediyor. Son yaşanan gelişmelerde halkın demokratik takiplerinin doğrultusunda sonuçlanacağını umuyorum. Bu dönem yeni bir demokrasi heyecanının yayıldığı dönem. İnsanlık onuruna yakışır muamele isteği ile başlayan dönem. Halkların istediği demokrasi, özgürlüğün kurulmasıyla sona ereceğini ümit ediyorum. Uzun, geri döndürülemeyecek bir demokratik uyanış başladı. Bunlara kayıtsız kalmak ve baskı yoluyla sindirmek siyasi tercih olmaktan çıkmıştır. Hayati güvenlik risklerine rağmen bu demokrasi ve özgürlük mücadelesi veren halklara desteğimizi esirgemememiz gerek. Türkiye olarak meşru demokratik hakları destekliyoruz. Gerekli adımların atılmasında siyasi liderlere telkinlerde bulunuyoruz. Destek ve yardım sağlıyoruz. Değişimi barışçıl ve halkın haklı istekleri doğrultusunda olmasını istiyoruz" dedi.

Tercihli Ticaret Sistemi'nin en kısa sürede uygulanacağına inandığını söyleyen Arınç, Dünya'nın kara parçalarının dörtte birine sahip 57 İslam ülkesinin bu rakamları ekonomik büyüklüğü yansıtmaktan uzak olduğunu ifade etti. "İslam dünyasının 21. yüzyıla oryantalist bakış açısıyla şekillendirilen klişeleri değiştirmek için altın bir fırsat yakalamıştır" diyen Arınç, şunları söyledi:

"Bu altın fırsat insan haklarına ve evrensel değerlere dayalı bir demokrasinin, İslam'ın insanı ön planda tutan vurgusuyla hakim kılınmasıdır. İslam coğrafyasındaki değişim rüzgarının halkların tercihleri doğrultusunda temel hak ve özgürlükleri ön palanda tutulacağı demokrasi ile sonlanmasına olan inancımı tekrar etmek istiyorum."