Arınç'tan Gökçek'e zehir zemberek yanıt: Altını ıslatmıştır!

Arınç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada "Melih Gökçek, uzun bir aradan sonra ahlak dışı bir yalana ve iftiraya başvurdu. Belli ki bir sıkıntısı var ve hedef şaşırtmak istiyor. Bir Hint Atasözünde denir ki: 'EĞER BİRİLERİ OTURDUĞU KOLTUKTAN KALKMAKTA SIKINTI YAŞIYORSA KESİNLİKLE ALTINI KİRLETMİŞTİR.'" dedi ve Gökçek'in birbiriyle çelişen açıklamalarının görüntüsünü paylaştı.

İŞTE ARINÇ'IN PAYLAŞTIĞI O VİDEO

Arınç tweetlerinin devamında şunları belirtti;

- Melih Gökçek'in hezeyanlarını bu açıdan değerlendirmek ve ciddiye almamak gerek. Artık siyasetin komedi unsuru olmuştur. Gülüp geçin...

- İ.Melih Gökçek "Devam edebildiğin kadar et" mantığını her sahada uygulayıp; yalana,iftiraya, çirkefliğe de devam edebildiği kadar ediyor.

- Ülkemizin; ÜÇ HARFLİ belediye başkanının komikliklerinden ve üstündeki okların hedefini şaşırtma çabalarından daha önemli meseleleri var.

GÖKÇEK NE DEMİŞTİ

Dün katıldığı programda "ilk defa söylüyorum bunu, yarın da manşet olacak her yerde” diyen Gökçek, “Recep Tayyip Erdoğan Gezi olaylarında yurtdışından geldiği zaman düşürülmüş ve bitmiş olacaktı. Partinin içinde FETÖ’cü milletvekilleri hazırdı ve bir FETÖ’cünün lafıdır, Hüseyin Gülerce’nin bizzat kendisine söylenmiştir, ‘Bülent Arınç Başbakan olacaktı.’ O tarihte hazırlanmış ve bitmişti. Bülent Arınç, şimdi buna ‘evet’ der, ‘hayır’ der onu bilemem ama ben bundan yüzde yüz eminim. AK Parti iktidarına yeni bir şekil vereceklerdi. Bu uluslararası bir operasyon, Recep Tayyip Erdoğan’ı uzaklaştırma operasyonu” ifadelerini kullanmıştı.

İŞTE GÖKÇEK'İN SÖZLERİ

BÜLENT ARINÇ CANLI YAYINA KATILDI: HÜSEYİN GÜLERCE CEVAP VERMELİDİR

Attığı tweetler sonrası TGRT Haber'in canlı yayınına telefonla bağlanarak açıklamalar yapan Bülent Arınç, Gökçek'in sözleriyle ilgili hiç bir delili olmadığını belirterek olayı nakleden Hüseyin Gülerce'yi açıklama yapmaya çağırdı.

Arınç şunları söyledi;

Bu iddia değildir, iddia ciddi olur. 2015 Mart ayında, bana ve aile bireylerine çok çirkin biçimde saldırmasına Bakanlar Kurulu sonrası ağır cevap vermiştim. O günden bu yana karşılaşmadım. Karşılaşmamak için gayret gösterdim. Muhatap almamak için konuşmadım. Ta ki dün akşam sizin programınızda söylediklerine kadar. Referanduma çok yaklaştığımız şu günlerde beni hedef alarak iftiranın daniskasını yaptı. Hadise şudur: Bunu kesinlikle hiçbir delili yoktur. Hüseyin Gülerce’yi delil olarak gösteriyor. Hüseyin Gülerce buna cevap vermelidir.

Böyle bir itham hiçbir zaman gerçeğe ulaşamaz. Çünkü yarın bir gün başkası da böyle bir iddiada bulunabilir. Biz bunlara itibar edebilir miyiz? Sabahattin Önkibar da bir liste yayınladı. Darbe gerçekleşseydi şunlar şunlar bakan olacaktı dedi. Bunlar ciddiye alınmadı mı? Yarın bir uyuşturucu kaçakçısı yakalansa ben bunları Merkel’den aldım dese inanacak mıyız? Sadece senaryodan ibaret olan bu sözler. Yalandır, iftiradır. Hüseyin Gülerce’nin diyeceklerini merakla bekliyorum.

2 seneden bu yana ambargo altındayım. 3-4-5 Haziran günlerinde sayın Başbakanımızın Fas ziyaretleri sırasında, Gezi Parkı olaylarının en ateşli günlerinde başbakan yardımcısıydım. Benim bu krizi yönetmem gerekiyordu. Bütün bakanlarla kriz masası oluşturup bu ateşi söndürmeye çalıştık. Melih Gökçek’in suçlamaları iftiradır. Ciddiye alınacak tarafı yoktur.