Saba Tümer'in sunduğu yılbaşı özel programına katılan, besteci ve söz yazarı Sinan Akçıl, özel yaşamına dair çok ilginç itiraflarda bulundu. Akçıl, ayrıldığı son sevgilisi Hadise için "Barışma ihtimalimiz için 'hayır' çok kesin, 'evet' ise çok iddialı bir yanıt olur. Şu an işimle meşgulüm. Hayat ne getirir bilmiyorum" dedi. İşte röportajın bir kısmı...
İLK PATLAMA NOKTAM İZEL'DİR
İzel'le Emel Müftüoğlu'nun albümünü yaparken tanıştık. Ona 'Direniyorum' ve 'Anlayamazsın' şarkılarımı dinlettim. İki şarkı diye başlayıp, kocaman bir albüm yaptık. 2004 yılında o albümle, MÜYAP'tan Altın Plak Ödülü'nü aldık. O sıralar 23 yaşındaydım.
İZEL HÂLÂ AİLEM GİBİ...
Adım, İzel'in erkek arkadaşı olarak duyuldu. Beraber iki albüm yaptık. İlişkimiz yürümedi ama İzel hâlâ ailem gibi... Onunla yeni projeler yapacağız.
ACI ÇEKİNCE ÜRETKEN OLURUM
Hayatım acı çekmek üzerine kurulu... Kendi kendime kalmak istediğim ve acı çektiğim zamanlarda çok üretken oluyorum. Bazen üzdüğüm birinin yaşadıklarını hissedip şarkılarımı o bana söylüyormuş gibi yazıyorum. Mesela; 'Biri Bana Gelsin' şarkısı öyle çıktı. Ama o kağıtta benim de gözyaşlarım vardı. Narsist bir durumum var yani...
MÜZİK BANA GÜVEN VERİYOR
Ben, hiçbir ilişkimde arada kalmadım. Birisinin peşinden koşmadım. Müziğime sığındım. Müzik, bana büyük bir güven veriyor. Kendisini düşünerek şarkı yaptığım kadınlardan sadece birkaçı, parçanın ona yapıldığını biliyor. Genelde kendileri için yaptığımı söylemem.
ÇOK SIK ÂŞIK OLMAM
Derinde yaşattığım bir aşk adamı var. Ben, kolay kolay âşık olmam. Âşık olacağım kadının arıza olması gerekiyor. Yoksa ben arıza oluyorum. Ayrıca hayatımdaki kadının, benim hayat tarzıma anlayış göstermesi lazım. Çünkü ben de onunkine gösteririm