BRÜKSEL (İHA) - Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekili Cem Özdemir, Ankara ile Brüksel arasında Türk Ceza Kanunu Tasarısı konusunda yaşanan gerginliğin giderilmesinin önemli olduğunu; ancak Türkiye'nin reformlara devam etmesi gerektiğini söyledi.
AK Parti hükümetinin Türkiye'deki azınlıklarla barışmasının, toplumsal barışın sağlanması açısından önemine de değinen Özdemir, "Ekonomi, siyasi ve daha birçok alanda Türkiye köklü bir şekilde değişime doğru gidiyor. Bu değişim, hem Türkiye'deki insanların, hem de Avrupa'nın lehine. 'Avrupai bir Türkiye', yani Müslüman çoğunlukla demokrasiyi biraraya getirmiş, dini ve etnik azınlıklara aynı hakları veren bir Türkiye, Avrupa için de bir kazançtır. Avrupa bu örnekle, 'İslam ve demokrasi birarada olabilir' mesajı vermiş olacak, bu da özellikle terörle mücadele edildiği şu dönemde çok önemli bir mesaj" dedi. Özdemir ayrıca, "Toplumsal barışa hizmet etmek için AKP liberal yüzünü güçlendirmeli, büyük şehirlerdeki yaşam tarzıyla barışmalı. O konuda zina tartışması bence ciddi bir soru işareti doğuruyordu. AKP bunun giderilmesi için çalışmalı" şeklinde konuştu.
AP'nin Yeşiller Partisi Milletvekili Cem Özdemir, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, AB üyeliği konusunda Türkiye'de daha gerçekleştirilecek çok iş olduğunu belirterek, "6 Ekim'de AB Komisyonu İlerleme Raporu'nda Türkiye ile müzakerelerin başlanması tavsiye edilirse -öyle olacağını umuyoruz- Aralık'ta hükümet başkanları biraraya gelerek karar verecek. Sanırım bu konu oradan da kazasız belasız geçecek. Ancak, ondan sonra asıl işler başlıyor. Yani Türkiye'de, 'İşi hallettik, üyelik cebimizde keklik' havası esmemeli. Gerçekten kolları sıvayıp aynı hızla işlere devam etmeli ki 10-11 yıl içinde Türkiye AB'ye girmeye hazır olsun" dedi.
Siyasi kriterlerin, müzakerelerin başlaması için ön şart olduğunu, sonra ekonomik kriterler ve uygulamaların geldiğini vurgulayan Özdemir, "Bu alanda da yapılması gereken birtakım işler var. Yasalar, Türk Ceza Kanunu'nun değişmesiyle birlikte büyük ölçüde tamamlanmış olacak. Ancak, uygulamada çok ciddi eksiklikler söz konusu. Düne kadar işkence yapan insanlar, devlet yasaları değiştirdi diye birdenbire işkenceyi bırakmayacaklar. Bu konuda zihniyetin değişmesi çok önemli" diye konuştu. Özdemir, özellikle Güneydoğu'da her kız çocuğunun eğitim hakkından yararlanamadığına da dikkat çekerek, "Bunların uygulamada da değişmesi Türkiye'nin önünü açacak" dedi.
"ÖNÜMÜZDEKİ 10 YIL ÇOK KRİTİK" Ekonomik kriterlere bakıldığında önümüzdeki 10 yıl içinde Türkiye'nin çok disiplinli davranması gerektiğini ifade eden AP Milletvekili Özdemir, "Özelikle enflasyonla mücadele, bütçe açığı ya da devletin yatırımları gibi konularda... Bu konuda ortaya çıkacak ufacık bir risk bile, Türkiye'yi mutlaka gerilere götürür" uyarısında bulundu. Özdemir, Avrupa Parlamentosu'ndaki milletvekillerinin yarısının Türkiye'nin üyeliğine olumlu baktığını kaydederek, "Hristiyan Demokrat ya da muhafazakar partiler derken, bunları Alman Hristiyan Birlik Partileri ile karıştırmamak gerekiyor. Şu anda Fransız muhafazakar partileri ve Almanya'daki Hristiyan Birlik Partileri Türkiye'nin üyeliğine sıcak bakmıyor; ama örneğin İngilizler öyle değil, İskandinav ülkelerinden gelenler olumlu düşüncede ya da Hollanda'dan gelenler de Türkiye'ye karşı daha ılımlı. Yani muhafazakarlar arasında farklı görüşler var" diye konuştu.
"AVRUPAİ BİR TÜRKİYE, AVRUPA İÇİN KAZANÇ" AB'deki muhafazakar partili meslektaşlarına, 'bunun tarihi fırsat olduğu ve bu fırsatı kaçırmamak gerektiğini' söylediğini anlatan Özdemir, "Türkiye son iki sene içinde, belki geçtiğimiz 30 sene boyunca yapmadığı değişimlere imza attı. Ekonomi alanında, siyasi alanda birçok alanda Türkiye köklü bir şekilde değişime doğru gidiyor. Bu değişim, hem Türkiye'deki insanların, hem de Avrupa'nın lehine. 'Avrupai bir Türkiye', yani Müslüman çoğunlukla demokrasiyi biraraya getirmiş, dini ve etnik azınlıklara aynı hakları veren bir Türkiye, Avrupa için de bir kazançtır. Bu, diğer Müslüman ülkeler için de iyi örnek olabilir. Avrupa bu örnekle, 'İslam ve demokrasi birarada olabilir' mesajı vermiş olacak. Bu da özellikle terörle mücadele edildiği şu dönemde çok önemli bir mesaj" dedi.
"RUHBAN OKULU HALA KAPALI" Cem Özdemir, Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti Hükümeti'nin, daha önce yapılmamış işler başardığını; ancak gayrimüslimlere verilen haklar konusunda ciddi eksikliklerin söz konusu olduğunu savundu. Özdemir şöyle dedi:
"Örneğin Heybeliada'daki Ruhban Okulu hala açılmış değil. Ama onun dışında Vakıflar Yasası'nın değişmesi, Kürtçe ile ilgili tabuların yıkılması, ilk defa televizyonda Zazaca, Boşnakça, Çerkezce, Arnavutça, Arapça programların yapılması çok önemli gelişmeler, Türkiye için; çünkü Türkiye'de düne kadar yasaktı bunlar."
AK Parti'nin de kendi içindeki bazı tabuları mutlaka yıkması gerektiğini belirten Özdemir, "Örneğin toplumsal barışa hizmet etmek için AKP liberal yüzünü güçlendirmeli, büyük uası için ön şart olduğunu, sonra ekonomik kriterler ve uygulaşehirlerdeki yaşam tarzıyla barışmalı. O konuda zina tartışması bence ciddi bir soru işareti doğuruyordu. AKP bunun giderilmesi için çalışmalı. Bir de Türkiye'deki gayrimüslimlerle barışan bir parti kendi içindeki azınlıklarla da barışmalı. Alevileri kastediyorum. Sivas katliamının yıldönümünde AKP'li bir bakanın ya da Başbakanın elinde bir karanfille Sivas'a gidip, 'Bunu yapanlar, bunu bizim adımıza yapmadı, Müslüman değildir. Biz böyle şeyleri kınıyoruz' demesi, fevkalade önemli olur ve toplumsal barışa hizmet eder" diye konuştu.