Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Endokrinoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Türk Diyabet Cemiyeti Konya Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Sait Gönen, aşırı sıcakların, metabolizmaya fazladan yük bindirmesi nedeniyle birçok hastalıkta tetikleyici rol oynadığını söyledi.
Yaz aylarındaki boğucu sıcakların, temel nedeni sıvı kaybı olan şeker hastalığı için daha büyük risk oluşturduğunu vurgulayan Gönen, "Türkiye'de sayıları milyonları bulan şeker hastaları, olumsuz durumlarla karşılaşmamaları için yaz aylarında sağlıklarına daha fazla dikkat etmelidir" dedi.
Son yıllarda kalp-damar hastalıkları kategorisinde değerlendirilen bu hastalığın, kandaki şeker değerinin, normal değerlerin üzerine çıkmasıyla oluştuğunu anlatan Gönen, hastalığın yüzde 80 oranında hipertansiyonla birlikte seyrettiğini belirtti.
Şeker hastalarının en büyük şikayeti olan ağız kurumasının, kandaki fazla şeker miktarının vücuttan atılması sırasında, hastanın vücudunda önemli su kaybı meydana gelmesiyle oluştuğunu ifade eden Gönen, şunları kaydetti:
"Şeker hastaları, kanlarındaki insilün miktarı azalıp, şeker miktarı arttıkça daha fazla sıvı kaybeder. Bu kayıp, sıcaklığın 40 dereceyi bulduğu bu dönemde yüksek oranda arttığı için şeker hastaları da büyük bir risk altına girmektedir. Bazı hastalar, kendileri hissetmeseler bile tansiyonun uzun süre yüksek seyretmesiyle olumsuz durumlarla karşılaşabilir. Aşırı sıcaklar nedeniyle kan şekerinin yükselmesi kan akışkanlığının azalmasına neden olur. Şekerinin yükselmesiyle ortaya çıkan sıvı kaybı sıcağın da etkisiyle ani felç ve beyin kanamalarına neden olabiliyor."
"BOL MİKTARDA SU İÇİN"
Sıcak nedeniyle ani su kayıplarının, şeker hastalarında, körlük, sakatlık, kalp krizi ve beyin enfarktüsü gibi komplikasyonların oluşumunu da hızlandırdığını vurgulayan Gönen, diyabetlilere yaz ayları için şu önerilerde bulundu:
"Şeker hastaları, aşırı sıcaktan olumsuz yönde etkilenmemek için, terleme durumuna göre günde 2 ile 5 litre arasında su içmelidir. Hasta güneş ışınlarının en etkili olduğu 11.00 ile 15.00 saatleri arasında gerekli olmadıkça dışarı çıkmamalıdır. Düzenli kullanılan ilaçların zamanında alımına önem verilmeli, kendilerine doktor tarafından tavsiye edilen egzersizler, havanın serin olduğu akşam ve sabah saatlerinde yapılmalıdır."