Kadın ve erkek ilişkileri tarih boyunca oldukça karmaşık bir yapıda ilerlemiştir. Erkekler kadınların ne istediğini anlamamaktan yakınırken, kadınlar ise erkeklerin hareketlerini kendi süzgeçlerinden geçirerek çıkarım yapmayı seçer. Genel olarak aslında ‘Ne seninle ne de sensiz’ durumu söz konusudur. Bu nedenle aslında insan hayatının aşksız geçmesi mümkün dahi değildir. Ancak aşkın dinamikleri herkes için farklı bir şekilde ilerler.
Aşk film, dizi, şarkı ve kitaplara konu olan en saf duygulardan biridir. Ancak bazı durumlarda tehlikeli ve saplantılı bir hale dönüşebilir. Hayatınız boyunca ‘Beni aramadı, acaba benden hoşlanıyor mu?’ sorularının kafanızı kurcaladığını biliyoruz. Bu yüzden size gerçek aşkın formülünü veriyoruz. İşte aşk hakkında bilinmesi gereken 8 gerçek...
Yapılan araştırmalara göre aşık olmak hormonlara bağlı olarak kişilere keyif verir. Bu nedenle eğer ilişkiniz içinde kendinizi huzursuz hissediyorsanız bu gerçek bir aşk değildir. İçinizden birşeylerin kötü gittiğine dair bir his varsa bu his muhtemelen doğrudur. Kadınlar önsezileri sayesinde herhangi bir uzaklaşmayı hemen farkedebilir. Normalde şüpheci ve güvensiz bir insan değilseniz o zaman yeri geldiğinde içgüdülerinize güvenmelisiniz. Erkekler ilişkiyi bitirmek istediklerinde kız arkadaşından uzaklaşırlar. Bir erkek ilgilendiği bir şeyden asla uzaklaşmaz. Böyle bir durumvarsa suçlayıcı olmadan onunla konuşun, net bir cevap alamıyorsanız aslında cevap gayet açıktır.
Emin olamadığınız bir ilişkiyi sonlandırdığınız için asla pişman olmazsınız. karşınızdaki insanla aranızda çözüelemeyn bir sorun olduğunu düşünüyorsanız daha iyi bir ilişkiye fırsat yaratabilmek için terk etmekten çekinmeyin.
“Zıt kutuplar birbirini çeker” sözü boşu boşuna söylenmemiştir. Columbia Universitesinde yapılan bir araştırmaya göre çok benzer karakterlerdeki kişilerin ilişkileri sıkıcı ve kısa süreli oluyor. 732 kadın ve erkek üzerinde yapılan araştırmada çifler ilişkilerindeki yakınlık, tatmin ve samimiyet hakkındaki sorulara cevap veriyor. Farklı değer, kişilik ve bakış açısına sahip çiflerin birbirlerinden daha çok şey öğrendikleri ve daha az sıkıldıkları ortaya çıkıyor.
Birbirinizle ayrı zaman geçirdiğinizde ilişki güçlenir. Ayrı olduğunuz zamanlar paylaşabilecek yeni düşünceler, fikirler üretebilirsiniz. Uzakta olduğunuzda birbirinizi daha çok özlersiniz. Aynı zamanda ilişki içinde kişilerin özel alanlarına saygı duyulması aradaki bağı güçlendirir. Sürekli yanyana olan çiftlerin paylaşımlarının azaldığı ve yeni bir heyecana kapılam ihtimallerinin yüksek olduğu ortaya çıkmıştır.
Aşk aslında ilk adımda görsel olarak başlıyor. Beğendiğiniz bir insanı gördüğünde beyniniz adeta bir fotoğraf makinesi gibi anı kare halinde kaydediyor. Bu karenin kaydedilmesinden sonra ise kalp çarpıntısı başlıyor. Bütün bunlara temelde bakıldığında sadece 1.5 saniye sürüyor. Tam 12 merkez birden çalışıyor. Aşık olma sırasında vücut dili, konuşma hızı ile tonu ve konuşulan konu belirleyici oluyor.
Biri sizi zorladığı için değil ancak içinizdeki duygu yoğunluğuyla birlikte hayata adeta pembe gözlüklerin ardından bakarsınız. İlişkiye başladığınızda daha sağlıklı bir yaşam tarzı, alışkanlıklarınızın değişmesi veya evinizi yenilemeniz gibi şeyler olabilir. Daha iyi bir yaşam, gerçek aşkın işareti olabilir. Bu nedenle ‘aşkın gözü kördür’ mottosundan bir nebze uzaklaşmanızda fayda vardır.
Aşkı tanımlamak istediklerinde çoğu kişi midesinde uçuşan kelebeklerden söz eder. Bu tanım aslında his olarak doğrudur. Ancak bilimsel olarak bakıldığında ise bahsedilen kelebekler tamamen adrenalinin etkisidir. Bedeninizin sonu bilinmeyen durumlara karşı göstermiş olduğu kaç yada kendini savun aşamasında vücudunuzda dolaşan adrenalin,sizi aşka hazırlıyor.
Yapılan araştırmalarda boşanma, ayrılma, sevdiğini kaybetme veya ihanet gibi yoğun ve travmatik olaylar kişide kişinin kalbinde fiziksel acı hissetmesine sebep oluyor. Kırık kalp sendromu olarak geçen bu durum kişide şiddetli göğüs ağrılarına ve nefes darlığına sebep oluyor. Hatta çoğu durumlarda kişilerin kalp krizi geçirdikleri dahi düşünülüyor.
İnsanların ruh eşlerini arama süreci aslında oldukça romantiktir. Ancak milyarlarca insanın yaşadığı bir dünyada tek bir ruh eşiniz olduğunu düşünmek bir haylü ütopik olacaktır. Aşık olduğunuzda o kişinin ruh eşiniz olduğunu düşünürsünüz. Ancak bilimsel olarak bakıldığında bu durum sadece sizin kendinizi şartlamanızdan ibarettir. Aşık olduğunuz kişinin en mükemmel özelliklerine dikkat edersiniz ve aklınızda yarattığınız dünyada onu doğru kişi yaparsınız. Sizin için uygun ve ideal olan kişilere kendinizi istemsizce kapatırsınız.