Askerlikte köklü değişiklikler öngören kanunla, yapılan başlıca düzenlemeler şunlar:
**-SİVİLLER MUVAZZAF SUBAY OLABİLECEK-**
Lise veya dengi okullar ile fakülte ve yüksekokullarda öğrenim görenlerin askerlikleri 29 yaşını geçmemek üzere mezun oluncaya veya ilişikleri kesilinceye kadar ertelenecek. En az 4 yıllık fakülte veya yüksekokul bitiren kadın veya erkekler, muvazzaf subay olabilecek. Bunun için başvuru yapanların düzeltilmemiş nüfus kaydına göre 27 yaşından büyük olmaması gerekecek. Lisansüstü öğrenimi tamamlamış olanlar için üst yaş sınırı 32 olacak. Muvazzaflığa geçmek isteyenler için “Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından harp okullarında yetiştirilemeyen veya yeterince yetiştirilemeyen sınıflar” göz önünde tutulacak.
**-SON YOKLAMA KALKIYOR-**
Kanunun önceki halinde yer verilen “son yoklama” düzenlemesi de yapılan değişiklikle kaldırıldı. Ayrıca, yoklamanın ne zaman yapılacağıyla ilgili olarak “her yıl 1 Ocak günü başlar ve o yıl askerlik çağına giren doğumluların silah altına alınacağı ilk celp ve sevk tarihinin bitimine kadar devam eder” düzenlemesi getirildi. Askere almada yapılması gereken sağlık muayenesi aile hekimi tarafından yapılabilecek. Aile hekimleri, resmi-sivil sağlık kuruluşları bu işlemden ücret almayacak. Düzenlemede ayrıca savaş zamanı hariç olmak üzere, bir baba veya ananın iki oğlundan biri askerdeyken diğer oğlunun, ikiden fazla oğlu olanlardan da çocuklarından ikisi askerde iken diğerlerinin askerdeki çocuklarının hizmeti bitene kadar askere alınmayacağı düzenlendi. Düzenlemede ayrıca, “Bu bendin uygulanmasında 20 yaşından küçük olanlar ile geçime yardım edemeyecek derecedeki maluller hesaba katılmaz. Bu işlemler celp ve sevk zamanında sevkin geciktirilmesi, birlikte askere alınacaklar için ise baba veya ana hangisinin bırakılmasını isterse, onun bırakılması suretiyle yapılır” ifadesine yer verildi. Yasanın askerlik meclisi, yoklama, terhis sonrası işlemleri ile ilgili bazı maddeleri ise kaldırıldı.
**-ASKERLER HAKKINDA İHBAR VE ŞİKÂYETLER-**
Yasayla 353 sayılı Askerî Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanun’da da değişiklik yapıldı. Kanun’un 93’üncü maddesinde yapılan değişiklikle askerler hakkında yapılacak sözlü veya yazılı ihbar ve şikâyetlerin, CMK hükümleri uyarınca yetkili makamlara veya şüphelinin amiri olan askeri makama yapılacağı, Cumhuriyet savcılıklarına veya zabıta makam ve memurlarına yapılacak askeri yargıya tabi suç ihbar ve şikâyetlerin yetkili askeri savcılığa gönderileceği, Cumhuriyet savcılarının, zabıta makam ve memurları ve askeri amirlerin, askeri savcının işe el koymasına kadar söz konusu eylemin oluş vasıtalarının ve delillerinin kaybolmasını önleyecek tedbirleri alacağı belirtildi. Askerler hakkında yapılacak ihbar ve şikayetlerin “soyut ve genel nitelikte olmaması, ihbar veya şikayetlerde kişi veya olay belirtilmesi, iddiaların ciddi bulgu ve belgelere dayanması, ihbar veya şikayet dilekçesinde dilekçe sahibinin doğru ad, soyad ve imzası ile iş veya ikametgah adresinin bulunması zorunluluğunun” belirtildiği düzenlemede bu şartları taşımayan ihbar ve şikayetler işleme konulmayacağı yapılan ihbar ve şikayeti yapana bildirileceği kaydedildi. İstisna olarak, yapılan ihbar veya şikâyetin “sıhhati şüpheye mahal vermeyecek belgelerle ortaya konulmuş olması halinde ad, soyad ve imza ile iş veya ikametgâh adresinin doğruluğu şartı aranmayacağı” ve ihbarcı veya şikâyetçinin kimlik bilgilerinin gizli tutulacağı da değişiklik metninde yer aldı. Askeri hâkimler hakkında yapılan ihbar ve şikâyetlerde de somut delil, ihbar ve şikâyette bulunanın bilgilerinin bulunmaması gibi kriterler yapılan ihbar ve şikâyetin değerlendirilip değerlendirilmeyeceğinde belirli olacak. Ayrıca, “Akıl hastalığı sebebiyle vesayet altına alınanlar ile henüz vesayet altına alınmamış olmakla birlikte bu hastalığa duçar oldukları sağlık kurulu raporu ile belirlenenlerce verilmiş olan ihbar ve şikâyetler işleme konulmayacak, Ancak gerekli şartları taşımayan ihbar ve şikayetlerin somut delillere dayanması durumunda, konu hakkında gerekli araştırma ve inceleme yapılacak, bir şahsın şikayeti üzerine başlanan disiplin soruşturması, şikayetten vazgeçilse dahi devam ettirilecek.
**-ASKERİ MAHKEMELERDE BAĞIMSIZLIK VURGUSU-**
Mahkemelerin bağımsızlığı ilkesi göz önüne alınarak Askeri Hâkimler Kanunu'nun ''Sicil belgeleri ve sicil üstleri'' başlıklı maddesinde yeni düzenleme yapılması yoluna gidildi. Askeri mahkeme kadrolarında görev yapan askeri hâkimlere ve savcılara idari sicil verilmeyecek. Düzenlemede, “Mesleki sicil belgesi; askeri hâkimlik, askeri savcılık, adli müşavirlik ve adli müşavir yardımcılığı ile disiplin subaylığı görevlerinde bulunanlar hakkında düzenlenir. Askeri Yargıtay Başkanı, Başsavcısı, İkinci Başkanı, daire başkanları ve üyeleri ile Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı, Başsavcısı, daire başkanları ve üyeleri hakkında general-amiral sicil belgesi, subay sicil belgesi ve mesleki sicil belgesi; askeri hâkim general-amiraller, Askeri Yargıtay Başsavcı yardımcıları ve tetkik hâkimleri ile Askeri Yüksek İdare Mahkemesi savcı ve raportörleri hakkında mesleki sicil belgesi düzenlenmez” ifadesine yer verildi.
Kanuna göre, Milli Savunma Bakanı, askeri adalet müfettişince yapılacak incelemenin ardından soruşturma izni verip vermeme konusunda yetkili olacak. Askeri hâkimler de mahkemenin bağımsızlığı kapsamında “hiçbir organ, makam, merci veya kişiden yargı yetkisinin kullanılmasında emir ve talimat” almayacak. yasada hakimlerin güvencesi olarak şu ifadelere de yer verildi:
“Askeri hâkimler azlolunamazlar. Bir mahkemenin veya kadronun kaldırılması nedeniyle de olsa aylık ve ödeneklerinden ve diğer özlük haklarından yoksun kılınamazlar ve bu Kanunda belirtilen istisnalar dışında, kendileri istemedikçe altmış yaşını bitirinceye kadar emekliye sevk olunamazlar.”
**-GENELKURMAY BAŞKANINA 10 DANIŞMAN-**
Yapılan değişikliklerle muvazzaf subayların mecburi hizmet süresi de 15 yıldan 10 yıla indiriliyor. Ayrıca, TSK faaliyetleri ile ilgili alanlarda Genelkurmay Başkanı'na danışmanlık yapmak için 10 kişiye kadar Genelkurmay Başkanı danışmanı çalıştırılabilecek. Bu danışmanlarda kadro şartı aranmayacak, diğer kanunların sözleşmeli personel çalıştırılması hakkındaki hükümlerine bağlı olmaksızın sözleşmeli olarak çalıştırılabilecek. Yasada, “Bu kapsamda çalıştırılanlara, (60.000) ila (100.000) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda aylık sözleşme ücreti hak edildikçe ödenir ve sözleşme ücreti dışında mali ve sosyal haklar kapsamında herhangi bir ad altında ödeme yapılmaz. Bu şekilde çalıştırılacak personelin sözleşme ücreti ile sözleşme usul ve esasları, tam veya kısmi zamanlı çalıştırılacak olması dikkate alınarak Genelkurmay Başkanlığınca belirlenir” ifadeleri de yer aldı.
Ayrıca Gülhane Askeri Tıp Akademisi Kanunu’nda yapılan değişiklikle, GATA’nın sivil kişilerin tedavisi ile ilgili görevleri hakkında şu düzenleme getirildi:
“Sivil kişilerin muayene ve tedavilerini ayakta veya mevcut yatak miktarı içinde yüzde ondan aşağı olmamak üzere Genelkurmay Başkanlığı tarafından belirlenecek oranda yatırarak yapmak.”
ANKA