İHA muhabirinin edindiği bilgilere göre, Amerika'nın Los Angeles şehrinde yeni yapılan bir araştırma, astımı olan annelerin gebelikleri süresince tükettikleri balık miktarı ile çocuklarında astım gelişme riski arasında bir ilişki olduğunu gösterdi. Buna göre, gebelikleri döneminde balık yiyen astımlı annelerin bebeklerinde astım riski yüzde 71 oranında daha az bulundu. Araştırmanın ilginç sonuçlarından biri de, astımlı olmayan annelerin balık yemelerinin çocuklarındaki astım riskinin etkilememesi idi.
Yapılan araştırma, somon, ton balığı, uskumru ve alabalık gibi yağlı balıkların yenmesinin daha yararlı olduğunu gösteriyor. Bu balıkların haftada en az bir kere yenmesi yeterli olabiliyor, ama tüketilen balık miktarı arttıkça çocuktaki astım riski de buna paralel olarak azalıyor.
Balık etini değerli kılan, yüksek kaliteli protein ve diğer besinlerden başka, Omega-3 yağ asitleri içermesi. Ton balığı ve somon gibi soğuk sularda yaşayan balıkların bu bakımdan daha değerli olduklarını da unutmamak gerekiyor.
Araştırma, taze balık yerine derin dondurucularda saklanan işlenmiş balık yiyen annelerin bebeklerinde ise astım riskinin daha yüksek olduğunu gösterdi. İşlenmiş balık morina ve diğer yağsız, beyaz etli balıklardan hazırlanıyor.
Gebe annenin yağlı balık yemesinin, bebeğindeki astım riskini azaltmasının, balığın omega-3 yağ asitlerinden zengin olması ile ilgili olduğu düşünülüyor. Omega-3 yağ asitleri, anti-inflamatuar, yani iltihap önleyici etkiye sahipler. Astım da alerjik iltihaplı bir hastalık olduğu için, Omega-3 yağ asitleri bronşlarda inflamasyon oluşumunu, dolayısıyla da astımın ortaya çıkmasını önlüyor. Zaten, daha önce yapılan pek çok araştırmada Omega-3 yağ asidi içeren diyetlerin astım belirtilerini önlemede çok etkili oldukları ispatlanmıştı. Çoklu doymamış yağ asitlerinden olan Omega-3 yağ asitleri, balıktan başka keten tohumu ve yeşil yapraklı bitkilerde de bulunuyor.
Derin dondurucularda saklanan işlenmiş balık ise, Omega-6 yağ asitleri içeriyor. Omega-6 yağ asitlerinin ise herhangi bir iltihap önleyici etkileri olmadığı gibi, iltihabın ilerlemesine bile yol açabiliyorlar.