Aşut’tan Orta Gelir Tuzağı Uyarısı

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Şerafettin Aşut, Türkiye sanayisinin gerçek sorununun orta gelir tuzağı olduğuna işaret ederek, İSO 500 listesinde Türkiye’nin orta gelir tuzağına takıldığının açıkça görüldüğünü belirtti.Yazılı bir açıklama yaparak, İstanbul Sanayi Odası’nın hazırladığı İSO 500 listelerini değerlendiren MTSO Başkanı Aşut, Mersin iş dünyası olarak İSO 500 listelerini önemsediklerini ve motive edici bulduklarını vurguladı. Hala tam bir sanayi envanteri olmayan Türkiye’de, İSO 500 verilerinin sanayiye dair önemli bilgiler içerdiğini ifade eden Aşut, “Her yıl açıklanan listeye sürekli yeni firmaların girmesi aslında ekonomik yapımızın ne kadar dinamik olduğunu gösteriyor. Ancak, genel üretim yapısı aktif ve dinamik KOBİ’lere dayanan birçok Anadolu kentinin bu listelerde Marmara kentleri kadar yer almaması buraların sanayisinin gelişmediği anlamına gelmemeli ve sadece bu listeler sanayi anlamında salt bir gösterge olarak kabul edilmemelidir. Örneğin Mersin sanayisi genel ekonomik büyüklük anlamında, bu listelerde Mersin’den daha çok firması olan birçok kentten daha büyük bir sanayi üretimine, ihracatına sahip bir KOBİ kentidir. Elbette, ulusal ve küresel çapta, markalaşmış firmalar hedefimizdir. Bu anlamda bu firmaları oluşturmaya çalışırken bir yandan da ekonomimizin omurgası olan KOBİ’lerimizi de büyütmeye, geliştirmeye çalışıyoruz” dedi.İSO 500’de geçen yıl 3 olan Mersin firmaları sayısının bu yıl 7’ye çıktığı bilgisini de veren Aşut, listelere giren firmaları kutlayarak, “Onlar Mersin ekonomisinin rol modelleridir. İSO 500’de geçen yıl zaten var olan firmalarımız listedeki sıralamalarını yükseltirken, yeni Mersin firmaları da listeye eklenmiştir” ifadelerini kullandı.Bu olumlu gelişmelere rağmen, Türkiye sanayisindeki gerçek sorunu görmek gerektiğinin altını çizen Aşut, orta gelir tuzağına dikkat çekti. Aşut, şunları kaydetti: “İSO 500'ün katma değer dağılımına baktığımızda Türkiye’nin orta gelir tuzağına takıldığını açıkça görüyoruz. İSO birinci 500’e giren firmaların yüzde 36,1’i düşük teknoloji üretim yapıyor. Yüzde 43,6’sı orta-düşük teknolojili, yüzde 17,8’si orta-yüksek teknolojili, sadece yüzde 2,6’sı yüksek teknolojili üretime sahip. Yani, “düşük ve orta-düşük” teknolojili üretim sanayimizin yüzde 80’ini oluşturuyor. Ne yazık ki, bu sanayi düzeyi arzu ettiğimiz toplumsal zenginliği sağlayacak bir katma değer yaratmamaktadır. Devlet, özel sektör, üniversiteler bu işe odaklanmalıdır. Yoksa bu listeler sıralamadan başka bir anlam ifade etmez.”Mersin firmalarının ve ekonomisinin gelişimi yönündeki çabalarına değinen Aşut, “Mersin olarak bir yandan KOBİ’lerimizi ortaklık kültürüne, Ar-Ge ve inovasyona, markalaşmaya yönlendirirken, öte yandan bu listelere girecek çapta yatırımları çekmek için gereken cazibeyi oluşturmaya gayret ediyoruz. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası olarak KOBİ’lerimizi ulusal ve küresel çapta oyuncu yapacak borsaya açılma vizyonunu destekliyoruz. Büyük üretim tesislerine sahip olmak çok güzel ama ülkemizin toplumsal refahı ve adil gelir dağılımı toplumsal anlamda orta sınıfın güçlenmesine, ekonomik anlamda ise KOBİ’lerin güçlenmesine ve sayısının artmasına bağlıdır” dedi.