Atatürk Üniversitesi Akademik Yıl Açılışı

Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak, "Biraz ağır ilerlese de yeni anayasa çalışmalarını ve kamuoyuyla paylaşılan 'demokrasi paketinin', demokrasi ve insan hakları açısından ülkemize yeni ve çok boyutlu ivmeler kazandıracağını, toplumsal barış ve kalkınmaya hizmet edeceğini düşünüyoruz" dedi. Koçak, Kültür ve Gösteri Merkezi'nde düzenlenen 2013-2014 akademik yılı açılış töreninde yaptığı konuşmada, üniversitenin 100 bini aşkın öğrencisi, 6 bine yakın çalışanıyla Türkiye'nin en büyük bilim ve eğitim kurumlarından bir olduğunu söyledi. Bilimi, insanlığın yararına ve refahına dönüştürecek yegane gücün sadece bilim ahlakı olduğunun altını çizen Koçak, şunları kaydetti: "Bilimsel ahlakı öteleyen her türlü bilimsel üretim ve etkinlik, insanlığa fayda yerine zarar, mutluluk yerine kan ve göz yaşı getirecektir. Bugün Myanmar'da, Afganistan'da, Pakistan'da, Kenya'da, Somali'de, Doğu Türkistan'da, Suriye'de, Mısır'da ve daha birçok yerde insanlıktan nasibini almayanlar bilimi kendi kanlı arzularına hizmet eder hale getirmişlerdir. Ortadoğu alev alev yanarken, Afrika'da kardeşi kardeşe kırdırma oyunları artarak devam etmektedir. Ve kadim dostumuz Mısır. Halkın seçimiyle iktidara gelen bir hükümetin, kendi ordusunun silahına hedef olduğu, dahası ordunun kendi halkına silah doğrultup on binlerce kişiyi öldürdüğü kardeş toprak parçası. Bir tarafta bilimi olmayan, bilimsel ve teknolojik üretimde bulunmayan, üniversiteleri çağdaş standartları yakalayamamış toplumlar, diğer tarafta bilimi ahlaksızca kullanan emperyalist toplumlar." Bilimin bir sömürü aracına dönüştüğü günümüzde, bilimsel ve teknolojik üretim ve etkinliklerin, bilim ahlakı eşgüdümünde yürütülmesi gerektiğinin altını çizen Koçak, "Bilim adamlarının mesleki gerekliliği, vicdanı sorumluluğu ve insani duruşu olmalıdır. Üniversitelerin önceliğinin bilim ahlakı olması gerekliliğine vurgu yaparken, özgür düşünce, kültürel çoğulculuk ve diyaloğa açık birlikte yaşama dinamiklerinden de bahsetmek gerekir" diye konuştu. Türkiye'nin düne oranla çok daha iyi bir durumda olduğunu vurgulayan Koçak, şöyle devam etti: "Gelecek adına daha fazlasıyla ümitli olmamızı gerektirecek çok önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Bu millet olarak hepimizin başarısıdır. Biraz ağır ilerlese de yeni anayasa çalışmalarını ve kamuoyuyla paylaşılan demokrasi paketinin, demokrasi ve insan hakları açısında ülkemize yeni ve çok boyutlu ivmeler kazandıracağını, toplumsal barış ve kalkınmaya hizmet edeceğini düşünüyoruz. Elbeltte tartışılacak meddeler, tartışılacak noktalar alacaktır. Tartışma kültürünün ve doğruyu bulma arayışının uygar ölçüler içerisinde devam etmesini hem olumlu buluyor hem de bizzatihi teşvik ediyoruz." - 12 Eylül dönemi Vali Ahmet Altıparmak da Erzurum'da okumanın her öğrenciye nasip olmayacak bir ayrıcalık olduğunu belirterek, "Tarihiyle, ruhuyla önemli. Her şehrin ruhu yoktur. Erzurum'un ayrı bir ruhu, ayrı bir kimliği vardır. Bunun farkında olmanız, bunu doya doya yaşamanız lazım" dedi. Öğrencilerin huzurlu bir ortamda eğitim görmesi için emniyetin gece gündüz çalıştığını vurgulayan Altıparmak, şunları kaydetti: "Ancak sizden bir istirhamım olsun. 12 Eylülleri görmüş, daha sonrasını görmüş insanlar olarak, sizler bunları belki duyuyorsunuz ama lütfen tarafsız, ideolojik olmayan yorumları, raporları okuyun. 12 Eylül öncesinde bu ülkenin gençliği heba edildi. Binlerce genç, sağcısıyla, solcusuyla. Bilmezsiniz, sol filmlerin oynadığı yerde sağcılar bombalandı dendi, sağ filmlerin oynandığı yerleri solcular bomladı dediler, boş sinema salonları bombalandı. Kim bombaladı bilmiyoruz. Bunun için lütfen emniyet asayiş işini bize bırakın. Devletin jandarması var, polisi var. Siz ailelerinizin gurur kaynağısınız. Ailenizi hayal kırıklığına uğratmayın. O binlerce genç eğer bugün Türkiye'de yaşıyor olsalardı inanın bu kürsüde onlar olacaktı. Çünkü onlar son derece cevval, son derece lider konumundaki zeki çocuklardı." Altıparmak, "Türkiye'nin belki şekli, şemali çok daha farklı olacaktı, çok daha ileri bir noktada olacaktı. Ama bunu kaybettik, yeni dönemlerde bunu kaybetmek istemiyoruz. Biz daha temkinli yaklaşıyoruz. Lütfen siz de bu akla, tarihi akla biraz dikkat edin, biraz onları dinlemeye çalışın" ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından, Çankaya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Sıtkı Alp, ilk dersi verdi.