Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez, Ardahan’da kazı çalışması sırasında bulunan ve Rus generale ait olduğu düşünülen mezarla ilgili açıklamada bulunarak, “1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı esnasında her iki orduda ortaya çıkan tifüs salgını 40 bin askerin ölümüne neden olmuştur” dedi.Savaş Eğilmez, “Ardahan’ın Karagöl Mahallesi’nde inşaat alanındaki kazıda bulunan, vücudu ile kıyafetlerinin büyük bölümünün çürümediği anlaşılan ve 1877-1878 Rus işgali dönemi sonrası hayatını kaybettiği düşünülen işgalci Rus subayın kimliğinin, Rus Tümgeneral Vasiliy Geyman’a ait olabileceği üzerinde duruluyor. Rus generalin ölüm sebebi ise büyük bir ihtimalle bahsedilen tarihlerde bölgede yaygın olan tifüs veya veba salgını olabilir.” diye konuştu.Savaş ortamlarının getirdiği en büyük olumsuzluklardan birinin bulaşıcı hastalıklar olduğunu ifade eden Eğilmez, şöyle konuştu:“I.Dünya savaşı öncesinde ve sonrasında 10 binlerce kişi salgın hastalıklardan dolayı hayatını kaybetmiştir. XIX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren, Osmanlı Devleti’nden kopan bölgelerden Anadolu’ya yönelik göçlerin başlamasıyla birlikte bulaşıcı ve salgın hastalıklarda yoğun bir artış olduğu gözlenmektedir. Nitekim göçmenlerin yoğun olarak geldiği Rusya’da veba, tifüs, kolera, frengi, dizanteri; Lehistan tarafında tifüs; Galiçya bölgesinde yine frengi oldukça yaygındı. Birinci Dünya Savaşı yıllarında Rusya’daki bulaşıcı hastalıklar göçmenlere, Galiçya bölgesindeki frengi hastalığı cepheden dönen Osmanlı askerleriyle; Hicaz’daki kolera, Mısır ve Beyrut bölgesindeki veba ve İspanyol nezlesi de hacılarla, esirlerle ve deniz yoluyla Anadolu’ya taşınmıştır. Böylece dışardan taşınan bulaşıcı hastalıklarla birlikte Anadolu’da şartların ağır olması ve yeterince önem verilmeyen temizlik, beslenme, kötü hijyenik durum, bulaşıcı ve salgın hastalıkların yayılmasına önemli derecede katkıda bulunmuştur. Tifüs hastalığı hem Anadolu insanı ve askeri için hem de işgalci Rus askerleri için 1870’li yıllardan sonra insanları ölüme götüren en büyük faktörlerden biri olmuştur. Bu hastalık üzerine Erzurum Konsolosu 1877 yılını da hatırlatarak, 1915 yılı için Erzurum’da lekeli tifüsün çok yaygın olduğunu ve her gün yaklaşık 200 kişinin öldüğünü ifade etmektedir. Burada görev yapan bazı doktor ve hemşirelerin de hastalanarak öldüğü belirtilmektedir. Hastalığın boyutunun çok yükseldiği ve bu nedenle askerlerden günlük 30 ile 50 arasında ölüm vakası olduğu raporlara yansımıştır. 1877-1878 Osmanlı - Rus Savaşı esnasında her iki orduda ortaya çıkan tifüs salgını 40.000 askerin ölümüne neden olmuştur. Balkan Savaşında Türk ordusuna büyük kayıplar verdiren tifüsle yapılan etkili mücadelede başarılı olunmuş fakat hemen arkasından başlayan I. Dünya Savaşı Sarıkamış Muharebesinde askerler arasında salgın hale gelen tifüs, büyük bir tahribat ve kitle ölümlerine yol açmakla kalmamış, memleketin içlerine kadar yayılmıştır. Birinci Dünya Savaşı yıllarında bit ve pire salgını yüzünden Kafkas cephesinde binlerce asker tifüs ve lekeli hummadan, yaklaşık 6.000 kişi dizanteriden, tüm cephelerde ise 20.000’den fazla asker sıtmadan hayatını kaybetmiştir. Bütün bunları ışığında Ardahan’da cesedi bulunan Rus generalin de tifüs veya hummadan öldüğü değerlendirilebilir. Ama Rus askerinin kimliği ve ölüm sebebi hakkında kesin bilgiler, ancak DNA tetkikleri ile beraber çok yönlü bir araştırmadan sonra yapılabilir.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz