Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Salih Bezci, "Bu ülkede eğitim gören ve bu ülkede çalışan bir vatandaş olarak tek borcum; ülkeme olan gönül borcumdur. Onu da yaptığım okullar, camilerle ve öğrencilere burs vererek ödemeye çalışıyorum. Ölünceye kadar da gönül borcumu ödemeyi sürdüreceğim." dedi.
Salih Bezci, bazı yayın organlarında Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Ali Hakkan'ın 'Bezci’nin borcu var' başlığıyla yer alan iddialarına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Devlet üniversitesinde gündüz çalışıp gece okuyarak mimar olduğunu ve bir işadamı olarak Türkiye’de yatırımlar yaptığını anlatan Bezci, "Elbette ki bu ülkede çalışan işadamları başta olmak üzere herkesin ülkesine borcu vardır. Benim de ülkeme gönül borcum var. Bu borcumu ödemek için çaba harcıyorum. Yılda 100’e yakın mimarlık fakültesi öğrencisine şantiyelerimde staj yaptırıyor ve yetişmelerine katkı sağlıyorum. Her yıl 200 öğrenciye eğitim bursu veriyorum. Bu ülkeden kazandıklarımla 2 okul yaptırarak Milli Eğitim Bakanlığı'na bağışta bulundum. Öğrencilerimiz için spor salonu yaptırıyorum. Bir okul daha yaptırmak üzere hazırlık içindeyim. Ankara’nın çeşitli yerlerinde üç cami yaptırarak halkımızın kullanımına sundum." dedi.
Gönül borcunun maddi borçlar gibi bir ödemede bitirilemeyeceğini kaydeden Bezci, "Ömrüm yettiği sürece ülkeme gönül borcumu ödeyeceğim." ifadelerini kullandı.
Mimarlar Odası’nın üyesi olan mimarlardan aidat almasına değil, inşaat projelerinden harç almasına itiraz ettiklerini kaydeden Bezci, "Biz sivil toplum örgütlerinin aidat almasına karşı değiliz. Biz ilçe belediyeleri, büyükşehir belediyeleri ve yapı denetim büroları tarafından kontrol edilen projelerin bir de Mimarlar Odası tarafından ücrete tabii olarak denetlenmesine karşıyız. Burada alınan harçlara karşıyız. Bu yetki herhangi bir bakanlığa devredilse biz ona da karşı çıkarız." ifadelerine yer verdi.
"ANKARA’YA DEĞER KAZANDIRMAK DA BORCUM"
Mania hattı tartışmaları konusuna da değinen Bezci, dünyadaki tüm şehirlerde yüksek inşaat bölgelerinin bulunduğunu belirterek, Londra, Paris, New York, Dubai ve İstanbul’un Etiler bölgesini örnek verdi. Bezci, şunları kaydetti: "Tüm dünyada şehirlerde bir yanda tarihi doku korunuyorken bir yanda düşük yoğunluklu inşaat bölgesi bir diğer yanda da yüksek yoğunluklu inşaat bölgeleri oluyor. Şehrin her bölgesi kendi özelliğiyle turist çekiyor. Ankara’da aynı şekilde bir yüksek inşaat bölgesi ile bir de ekonomik ömrünü yitirmiş ancak kültür hazinesi olarak korunan ve şehre kazandırılan bölge olmalı. Ben bir mimar olarak dolaştığım ülkelerde ve başkentlerde bunları görüyorum ve gördüklerimi ülkemde hayata geçirmenin, yaşadığım şehre, Ankara’ya ekonomik, kültürel ve sosyal değer kazandırmanın da borçlarımdan biri olduğunu düşünüyorum.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz