ANKARA (İHA) - Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, ekmekte yaşanan israfın olmaması halinde Türkiye'de kişi başı yıllık et tüketiminin bir kilo 450 gram artacağını belirterek, "Vatandaş olarak devletin savurganlığına kızıyoru, kendimize hiç bakmıyoruz" dedi.
Ankara Ticaret Odası (ATO), 'Ekmekteki Kayıp Ekonomi' adlı bir rapor hazırladı. Sofraların değişmez besini olan ekmeğe karşı farkında olmadan yapılan 'saygısızlığı' gözler önüne seren raporda, ilginç rakamlar dikkat çekiyor. Rapora göre, her 10 ekmeğin dokuzu mideye gidiyor, biri ise israf ediliyor. Türk halkı her yıl ekmeğe 7 milyar dolar para ödüyor. İsraf edilen ekmeğin ekonomik büyüklüğü ise yıllık 700 milyon doları buluyor. Rapora göre, ülkemizde günlük ekmek üretimi yaklaşık 120 milyon adeti buluyor. Buna göre, Türkiye'de her yıl yaklaşık 44 milyar adet ekmek üretiliyor. Bu ekmeklerin yüzde 16'sını evlerde olmak üzere, yaklaşık 40 milyar adetini tüketiyor, 4 milyar adeti de israf ediliyor. Günlük kayıp rakamı 1.9 milyon doları aşıyor. ABD ve Avrupa Birliği ülkelerinde kişi başına ekmek tüketimi yıllık 40-50 kilogram arasında değişirken, Türkiye'de ise, bu ülkelere kıyasla kişi başına 3-4 kat daha fazla ekmek tüketiliyor.
Rapora göre, üç büyük ildeki günlük ekmek israf ekonomisi 750 milyar lirayı buluyor. Ekmek israfında başı İstanbul çekiyor. İstanbul'da günde 2 milyon ekmek israf edilirken, İzmir ve Ankara'da heba olan ekmek sayısı ise 600 bin. Ekmeğin çöpe atılmasında en önemli faktör bayatlama. Bayatlayan ekmeğin yüzde 6'sı direkt çöpe atılıyor, yüzde 35'i ise hayvan yemi olarak kullanılıyor. Ekmek israfının yüzde 70'ini lokanta, restorant, yemekhaneler gibi toplu yemek tüketim yerlerindeki israf oluşturuyor. Ekmekteki israfa özellikle büyük kentlerde mevcut fırın sayısı ve kapasitesinin ihtiyaçtan çok fazla olması, rekabet sebebiyle tüketim miktarından fazla üretim yapılması ve tüketicinin ihtiyacından fazlasını satın alması neden oluyor.
Yapılan araştırmalara göre, Türk halkı günlük enerjisinin yüzde 44'ünü sadece ekmekten, yüzde 58'ini ise ekmek ve diğer tahıl ürünlerinden sağlıyor. Gelir seviyesi yükseldikçe ekmek israfı da artıyor. Düşük gelir gruplarında ekmek tüketimi fazla ancak, israf az oluyor. Gelir düzeyi arttıkca ekmek tüketimi azalıyor, ancak israf artıyor. Kişi başına ekmek tüketimi köy ve kentlere göre de değişiyor. Kentte yaşayan halka günde 1.25, kırsal kesimde yaşayanlara ise günde 1.5 ekmek düşüyor.
Hanehalkının sayısının artması ile tüketilen ekmek sayısı arasında da doğru bir ilişki bulunuyor. Türkiye'de düşük gelir gruplarındaki hanelere bir bireyin eklenmesi, buna karşılık toplam gelirin sabit kalması durumunda aile ekmek harcamasını artırıyor. Hane halkları üzerinde yapılan ölçümlerde geliri artan ailelerin ekmek tüketimleri de yüzde 56 oranında artıyor. Ekmek tüketimleri yaşa bağlı olarak da değişiyor. İnsanların yaşı arttıkça ekmek tüketimleri de kiloları da artıyor.
Diğer yandan, gecekonduda oturanların ekmek tüketimleri lüks semtlerde yaşayanları ikiye katlıyor. Orta direk aileler, yüksek ve en zengin harcama grubunda yer alan ailelere göre daha çok ekmek tüketiyor.
Araştırmalara göre, Türk insanı ekmeği saklamayı bilmiyor. Türk halkının yüzde 48'I ekmeği en fazla poşette saklıyor. Bunu sırayla yüzde 25.3 ile plastik kap, yüzde 12.2 ile buzdolabı, yüzde 9.97 ile ekmek dolabı, yüzde 4.6 ile diğer yöntemler izliyor. Buradan da anlaşılacağı üzere ekmeği uzun süre saklamanın en etkili yolu olan buzdolabı halk arasında çok yaygın değil. Saklamayı bilmediğimiz gibi, ne olur ne olmaz diyerek ihtiyaçtan fazla ekmek alınıyor.
Rapoarda, DİE verilerine göre, Cumhuriyet'in kurulduğu yıllarda 6 kuruştan satılan bir kilo ekmek bu gün ortalama bir milyon 222 bin liradan satılıyor. Bu da, aradan geçen 80 yıl içerisinde ekmeğin fiyatının 20 milyon 366 kat arttığını ortaya koyuyor. 2005 yılında liradan 6 sıfır atılması durumunda 1 lira 30 kuruşa düşecek ekmek fiyatı hala o yılların ekmek fiyatından 24 kat daha fazla olacak. Sadece son 10 yılda 131 kat artan ekmek fiyatları direkt olarak dar gelirli halkı vuruyor. 1980 yılında maaşının tümüyle 250 gramlık 5 bin 628 adet ekmek alabilen bir kamu çalışanı, bugün ancak bin 760 ekmek alabiliyor.
Türkiye'de en pahalı ekmeği Antalya, Bursa, İstanbul, Kocaeli, Tekirdağ ve Yalova yiyor. Bu illerde ekmeğin kilosu 1 milyon 500 bin lirayı buluyor. Ekmeği en ucuza ise Amasya yiyor. Bu kentimizde ekmeğin kilosu 769 bin 230 liradan satılıyor. Amasya'yı 900 bin lira ile Çorum takip ediyor. Ankara ve İstanbul'da ekmeğin kilosu 1 milyon 333 bin, İzmir'de ise 1 milyon 400 bin liradan satılıyor.
Rapora ilişkin değerlendirmelerde bulunan ATO Başkanı Aygün, hazırlanan bu raporun, her gün sofralarımızda yaşanan israfın ne boyutta olduğunu göstermesi açısından topluma bir ayna tuttuğu belirterek, "Vatandaş olarak devletin savurganlığına kızıyoruz, kendimize hiç bakmıyoruz, evimizin önünü süpürmeyi düşünmüyoruz" dedi. Her yıl israf edilen 700 milyon dolar tutarındaki ekmeğe karşılık Türkiye'de yılda kişi başına ortalama 15 kilo et tüketildiğine dikkat çeken Aygün, bunun günde 40 gram ete karşılık geldiğini söyledi. Ekmekte yaşanan israfın olmaması halinde Türkiye'de kişi başı yıllık et tüketiminin 1 kilo 450 gram artacağını dile getiren Aygün, aynı kaynakla kişi başına 11.2 kilogram süt, 6 kilo şeker alınabileceğini dile getirdi. Türkiye'de halen süt tüketiminin 25 kilo olduğu kaydeden Aygün, buna karşılık AB ülkelerinde kişi başına 100 kiloyu aşan süt tüketildiğini ifade etti.