ANKARA (İHA) - Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından hazırlanan 'Tutunamayanlar Dosyası'na göre, Türkiye'de son 5 yılda 744 bin boşanma davası açıldığı, 2003 yılında boşanma davalarının bir önceki yıla göre yüzde 21 artarak, 185 bin 414'e yükseldiği belirtildi. Türkiye'de son 30 yılda 40 bin kişi intihar ettiği kaydedildi.
ATO'nun hazırladığı 'Neler Oluyor Bize?' adlı raporun 4. bölümünü oluşturan 'Tutunamayanlar Dosyası' açıklandı. Rapora göre, son 30 yılda 40 bin kişinin intihar ettiği Türkiye'de, sadece 2003 yılında 8 bin 432 intihar girişimi, bin 661 intihar olmak üzere toplam 10 bini aşkın intihar olayı yaşandığı kaydedildi. Raporda, uzun yıllar Türk insanını etkisi altına alan enflasyon ve buna bağlı ortaya çıkan krizlerin, yıkıcı etkilerini değişik şekillerde gösterdiğini, fakirleşen, işini kaybeden, geliri düşen Türk insanının yaşama sıkı sıkıya bağlı kalmak şöyle dursun, mevcutlarını koruyamadığı ve tutunamadığı belirtildi.
1998 yılında 115 bin 265 boşanma davasının açıldığı ifade edilen raporda, 1999 yılında bu rakamın yüzde 6 artış göstererek 123 bin 271'i bulduğu, 2000 yılında bir önceki yıla göre yüzde 7 artan boşanma davalarının 131 bin 814'e, 2001 yılında da bir önceki yıla göre yüzde 14 artışla 150 bin 110'a, 2002 yılında bir önceki yıla göre yüzde 2 artışla 153 bin 409 yükselerek, 2003 yılında adeta patlama noktasına geldiğini vurgulandı.
Rapora göre; en çok boşanma olayı İstanbul, Ankara ve İzmir'de görülürken, boşanmaların yüzde 45'i evliliğin ilk 5 yılında gerçekleşiyor. Ailede çocuk sayısı arttıkça boşanma oranı düşüyor.
TÜRKİYE'DE 30 YILDA 40 BİN İNTİHAR
Olumsuz ekonomik ve sosyal koşulların intiharlarda etken olduğu ve göç ile işsizliğin de intihar yönünden risk taşıdığı işaret edilen raporda, "Dünya Sağlık Örgütü'ne göre her 40 saniyede bir kişi intihar ederek ölüyor. Her 3 saniyede bir kişi de intihara teşebbüs ediyor. Son 45 yılda tüm dünyada intihar olayları yüzde 60 artmış durumda. Avrupa ülkelerinde intihar görülme sıklığı en fazla 100 binde 25 ile İskandinav ülkelerindeyken, en az oran ise 100 binde 10 ile İspanya'da kaydediliyor.
2000 yılı verilerine göre, Türkiye'de bu oran henüz kadınlarda 100 binde 3.4, erkeklerde ise 2.4. Türkiye Avrupa ülkelerine kıyasla intihar vakalarında hala iyi durumda.
Ancak Türkiye'de intihar olayları Avrupa ülkelerine göre daha hızlı artıyor" denildi. Rapora göre, 1974 yılından 2004 yılına kadar geçen 30 yıllık süre içerisinde 40 bin kişi intihar etti. 1995'ten bu yana intihar edenlerin sayısı ise toplam 19 bin 823'e ulaştı. Bu yılın ilk 5 ayında Türkiye genelinde 3 bin 733 intihara teşebbüs, 690 intihar olayına rastlandı. 2003 yılında ise son iki yıla göre intihar olaylarında küçük de olsa bir düşme görüldü. Aynı yıl 8 bin 432 intihara teşebbüs olayına karşılık bin 661 intihar gerçekleşti.
İNTİHAR SONUCU ÖLÜMLERİN EN FAZLA YAŞANDIĞI ŞEHİR İSTANBUL
2003 yılında en çok 'intihara teşebbüs edilen iller' sıralamasında 850 kişiyle Ankara birinci, 585 kişiyle Bursa ikinci, 448 kişiyle Konya üçüncü, 430 kişiyle İstanbul dördüncü, 294 kişiyle İçel beşinci, 286 kişiyle İzmir altıncı sırada yer aldı. 2003 yılında intihar sonucu 'ölümlerin en çok yaşandığı iller' sıralamasında ise 320 kişiyle İstanbul birinci, 162 kişiyle Ankara ikinci, 60 kişiyle Bursa üçüncü sırada yer aldı. 'En az intihara teşebbüs edilen iller' sıralamasında ise hiç intihar girişimi yaşanmayan Gümüşhane birinci sırayı alırken, Ardahan 1 olay ile ikinci, Hakkari 3 olay ile üçüncü, Iğdır 4 olayla dördüncü sırayı aldı. 1995 yılından 2003 yılı sonuna kadar Gümüşhane'de sadece 4 intihar vakası yaşandı. Hepsi de 1997 yılında gerçekleşti.
Raporda Umut Vakfı 2003 yılı resmi verilerinden yararlanılarak hazırlanan araştırmaya göre Türkiye'de tam 7 milyon kişide ruhsatlı ya da ruhsatsız silah bulunduğu belirlendi. Buna göre Türkiye'de her 4 evden 1'inde silah var, her 10 kişiden 1'inin belinde veya evinde bir tabanca veya tüfek bulunduğu ve Türkiye'de yılda yaklaşık 3 bin kişinin bu silahlar yüzünden hayatını kaybetigi ortaya çıktı. Rapora göre, devlet, ruhsatlı silahların taşıma ve bulundurma ruhsatlarından yaklaşık 250 trilyon lira gelir elde ediyor. Silah sahipleri her yıl yenilenen taşıma ruhsatı için 1 milyar, bulundurma ruhsatı için 250 milyon lira para ödüyor. 2 milyon ruhsatlı silahın geliri 250 trilyonu buluyor.
2000-2003 ARASINDA İŞLENEN SUÇLARIN YÜZDE 5'İ SİLAHLI
Türkiye'deki silahların yüzde 50'si yurtdışından getiriliyor. Son 10 yılda Türkiye'ye giren 5 milyona yakın ruhsatsız silah için yaklaşık 500 milyon dolar ödendiği belirtiliyor.
Emniyet Genel Müdürlüğü kayıtlarına göre 2002 sonu itibarı ile taşıma ve bulundurma olmak üzere toplam 698 bin 925 ruhsat verildi. Yine 2000-2003 yılları arasında işlenen suçların her yıl için yüzde 5'i ateşli silahlarla işlendi. Ateşli silahlarla işlenen suçların yüzde 70'i ise ruhsatsız silahlarla işlendi. Silahlar yüzünden yılda 10 bine
yakın insan yaralanırken, 3 bin kişinin de hayatını kaybettiği ortaya çıktı.
Dört bölümden oluşan ve bugün sonuncusu açıklanan 'Neler oluyor bize' raporunu değerlendiren ATO Başkanı Aygün, hazırlanan raporlar dizisi ile son 10 yılı kötü yönetilmiş bir ülkenin insanlarının ne hale geldiğini gözler önüne sermek istediklerini kaydedetti. 'Artık bir daha bunlar yaşanmasın. Bu ülke iyi yönetilsin' diyen Aygün, "Kimseyi hedef almıyoruz, kimseyi suçlamıyoruz, herkes bu yaşananlardan bir pay çıkarsın istiyoruz. Bu ülkenin insanı enflasyondan, krizlerden çok yoruldu.
Değerlerine, elindeki avuncundakine sahip çıkmakta zorlanıyor. Türk insanı tutunamıyor. Şimdi hükümetten bir beklentimiz var; insanlarımızı hayata bağlayacak kalıcı ekonomik iyileşmelere imza atın. Arkanıza bakmayın, önünüze bakın, önümüzü açın. Türkiye bunu da aşacaktır" diye konuştu.