YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Avanos’ta “arap Baharı Ve Kadınlar” Konulu Söyleşi

Avanos-Kızılırmak 3. Kültür ve Sanat Günleri” kapsamında Gazeteci-Yazar Ayşe Böhürler’in katılımıyla “Arap Baharı ve Kadınlar''...

Avanos’ta “arap Baharı Ve Kadınlar” Konulu Söyleşi

Avanos-Kızılırmak 3. Kültür ve Sanat Günleri” kapsamında Gazeteci-Yazar Ayşe Böhürler’in katılımıyla “Arap Baharı ve Kadınlar'' konulu söyleşi gerçekleştirildi.

Avanos Belediyesi Toplantı Salonunda gerçekleştirilen söyleşi, Belediye Başkanı Dr. Mustafa Körükçü’nün açılış konuşması ile başladı. Körükçü, konuşmasında Böhürler’in konuyla oldukça ilgili bir yazar olduğunu belirterek: “Arap Baharı ve Kadınlar dediğimizde Kuzey Afrika ve Orta Doğudaki Arap ülkelerini kapsayan bir hareket. Fakat Arap Baharı denmesine rağmen içerisinde çatışmaların, kanlı direnişlerin olduğu bir hadisenin bahar gibi latif ve güzel bir tabirle anılması biraz karışık bir durum. Aslında bu Sovyet Rusya’nın Çekoslovakya’yı işgali sırasındaki Prag Baharına bir gönderme. Çünkü Çekoslovakya halkı ülkesinin işgaline karşı çok büyük bir direniş göstermiş ve o zamanki ortam hem mevsimi itibarıyla hem de ülkede oluşan hava itibarıyla bir bahar havası gibi başlamasına rağmen daha sonra çok kanlı bitmişti. Çekoslovakya’daki bu direniş sonrasında fikir özgürlüğünün önü biraz açılmış devlet merkezli ve destekli basını yumuşatmış, seyahat özgürlüğü getirmiş ve daha insancıl, daha demokratik bir sosyalizme doğru adınlar atılmasına neden olmuştu. Tabi bu gelişmeler Sovyet Rusya’nın rahatsız olmasına neden olmuştu çünkü bu hareketlerin kendi içine etki edebileceği endişesini beraberinde getirmişti. Sovyet Rusya ve beraberindeki Doğu Almanya’nın, Polonya’nın, Macaristan’ın ve Bulgaristan’ın katılımıyla bir gecede tek bir mermi atmadan Çekoslovakya’yı işgal etmişti. Çekoslovakya halkı sadece ılımlı sosyalizmi istediği için, daha insancıl bir sosyalizmi istediği için işgale uğramıştı. Çekoslovakya halkı bu duruma karşı büyük bir direnişe geçmişti. Bugün Arap ülkelerinde olan direnişi de o zamanki Çekoslovakya’da olan direnişle benzer tutuyorlar. Çekoslovakya’daki direnişi başlatan felsefe öğrencisinin kendisini yakmasındaki gibi Arap Baharı hareketinin de başlaması Tunus’ta bir gencin Valilik Binası önünde kendisini ateşe vererek yakması ve bu olayın tesiri ile ülkede büyük isyanlar çıkıyor. Çünkü insanların kaybedeceği hiçbir şey yok. Kaybedeceğimiz tek şey prangalar diyorlar ve bu hareket büyük bir direnişe dönüşüyor. Aynı olaylar Mısır’da oluyor, Yemen’de oluyor, Cezayir’de, Ürdün, Libya, Suudi Arabistan, Fas ve en son Suriye’de olduğu gibi. Tabi ki konu daha insanca yaşamak olunca bu olayların içerinde sembol kadınlar ve kadın grupları da yer alıyor” dedi.

Konuk yazar Ayşe Böhürler ise söyleşide; Arap ülkelerindeki kadın hakları ile ilgili istatistiki bilgilerin yanı sıra kendi röportaj ve bölge gezilerindeki izlenimlerini de dinleyicilerle paylaştı. Arap ülkelerindeki yönetim mekanizmaları içerinde yer alan kadın yönetici sayıları, bu ülkelerdeki kadınların mecliste temsil edilme oranları, İslam ülkelerinde kadınların işgücüne katılım oranları, kadın hakları ve kadınların hak arayışı için verdikleri mücadele çalışmalarını slayt sunumu eşliğinde anlatan Böhürler, kendisini dinleyenlerin “Türkiye Arap ülkeleri için model olabilir mi? Türkiye'de kadınların siyasete girmelerindeki zorluklar” gibi sorularını da yanıtladı.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler