LONDRA (İHA) - İngiliz gazeteleri, Irak'ın geleceğine ilişkin tartışmaları ve rehine kriziyle ilgili gelişmeleri bugün de öne çıkarıyor.
Guardian, birçok ülkenin, kaçırma olaylarından sonra, Irak'taki vatandaşlarına "ülkeyi terk etme" çağrısı yaptığını anımsatıyor. Gazete, birçok şirketin Irak'tan ayrılmaya başladığını belirterek, bunun ülkenin yeniden inşası çabalarına önemli bir darbe indireceğine işaret ediyor.
Daily Telegraph, ABD ve İngiltere'nin Irak politikasında ciddi görüş ayrılıkları olduğunu yazıyor. Gazete, Irak'taki Geçici Koalisyon İdaresi'nin eski üyelerinden Micheal Rubin'in fikirlerine geniş yer veriyor. Rubin, İngilizler'in Irak'taki varlıklarını, İngiltere'nin uzun vadeli çıkarlarına hizmet edecek kazanımlar için kullandıklarını ve Irak üzerinden İran'la ilişkilerini geliştirmeye çalıştıklarını iddia ediyor. Koalisyon güçlerinin geçen yıl Mart ayındaki işgalden bu yana en zor günlerini yaşadığına dikkat çeken gazete, Felluce'de Şii din adamı Mukteda Sadr'ın terör çağrısı ve İran'ın güneyde nüfuzunu artırma girişiminin demokratik bir Irak oluşturulması çabalarına tehdit oluşturduğunu belirtiyor.
Independent, İngiltere'nin ABD Başkanı George Bush'a desteğinin ülkenin uluslararası imajına zarar verdiğini vurguluyor. Gazete, İşçi Partisi'nin kıdemli milletvekillerinin, Başbakan Tony Blair'e, Bush'la arasına mesafa koyması ve Bush'la yakınlığını İngiliz dış politikasının temel ekseni haline getirmemesini istediklerini bildiriyor. Gazete, Kamu Politikası Araştırmaları Enstitüsü adlı bir kuruluşun raporunda, Bush'un politikalarına verilen desteğin Avrupa Birliği, Arap ve diğer İslam ülkeleriyle ilişkileri de baltaladığının belirtildiğini yazıyor.
Financial Times, İranlı liderlerin, Şii din adamı Mukteda Sadr'la yakınlıklarını yalanlama çabasına girdiklerine dikkat çekiyor. Gazete, İranlı yetkililerin, Mukteda Sadr'a sığınma hakkı verecekleri yolundaki iddialarını reddederken; Şii din adamıyla aralarında hiçbir siyasi bağ olmadığını söylediklerini belirtiyor.
Daily Telegraph, "Amerikan tanklarından Şii lidere isyanı durdurması için son şans" başlıklı haberinde, Iraklı arabulucular Sadr kentinde ateşkes için görüşmeler yaparken, Amerikan tanklarının Necef'i kuşattığını yazıyor. Gazete ayrıca, Mukteda Sadr'ın, Lübnan televizyonuna çıkarak, halka "Ölümümden sonra, özgürlük savaşından vazgeçmeyin" çağrısında bulunduğunu aktarıyor. Gazete, Sadr kentinde halkın Şii din adamına büyük öfke duyduğunu yazıyor.
Financial Times, Avrupa sayfasında, Fransa Cumhurbaşkanı'nın Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliğine desteğinin belirsizleştiğini yazıyor. Gazete, Fransa'da iktidar partisinin Haziran ayındaki Avrupa Parlamentosu seçimleri için yapılacak kampanyasında, Türkiye'nin birlikle müzakerelere başlamasına karşı çıkacağını açıklamasının, Chirac'ın Türkiye'ye karşı bekle-gör politikasından vazgeçmesi anlamına gelebileceğini belirtiyor.
Financial Times, "Kıbrıs Rum partisi, Birleşmiş Milletler'in adayı birleştirme planını mahvedebilir" başlıklı başka bir haberde, halkın üçte birinin desteğine sahip olan Güney Kıbrıs'ın en büyük partisi AKEL'in referandumun ertelenmesi talebinin, bugün parti kurultayında oylanacağını aktarıyor. Gazete, AKEL'in daha önce Annan Planı'na destek verdiğini ancak parti lideri Dimitris Hristofyas'ın bölünmeleri engellemek için politika değiştirdiğini yazıyor.
Independent, Kanada'da hükümetin izniyle yapılan son 50 yılın en büyük fok balığı avını manşetten veriyor. Gazete, haberinde, okyanustaki diğer canlı türlerini tehdit ettiği gerekçesiyle, dünyanın en büyük hayvan katliamlarından birinin gerçekleştirildiğini belirtiyor.
Independent, Türkmenistan Devlet Başkanı Saparmurat Niyazov'un dünyanın en çılgın dikatatörü olduğunu yazdığı haberinde, Niyazov'un sakalı yasakladığını, halkı karpuz festivaline katılmaya özendirmek için resmi tatil ilan ettiğini ve son olarak Türkmenler'e, ülkede çok yaygın olan altın dişlerini çıkarma tavsiyesinde bulunduğunu belirtiyor. Gazete ayrıca, Niyazov'un cadde isimlerini numaralarla değiştirdiğini, tüm ülkeyi kendi heykelleriyle donattığıni, kendisini ömür boyu başkan ilan ettiğini ve bakanlarını 36 kilometrelik sağlık koşusuna zorladığıni anlatıyor. Gazete, konu hakkında, insan hakları gruplarının eleştirilerine de yer veriyor.