YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Avrupa Birliği Parlamentolararası Değişim Ve Diyalog Projesi Açılış Töreni

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye'nin yeni yasal ve yapısal düzenlemeleri sadece AB üyeliği için değil,...

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye'nin yeni yasal ve yapısal düzenlemeleri sadece AB üyeliği için değil, Türkiye'nin yararına olduğu için yaptığını belirterek, "Türkiye bu düzenlemeleri yaparsa daha çağdaş, daha kalkınmış ve ileri demokrasi standartlarına kavuşmuş olacaktır. Belki bu dönemde bunu başa almak ve AB meselesini biraz ikinci planda değerlendirmek gerekecektir. Çünkü AB meselesinde epey zorluklarla karşılaşacağımız ortadadır" dedi.

Avrupa Birliği Parlamentolararası Değişim ve Diyalog Projesi'nin açılış töreni, TBMM Tören Salonu'nda gerçekleştirildi. Törene, TBMM Başkanı Çiçek ve Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz katıldı. Törende konuşan Çiçek, 2005 yılında AB ile müzakerelere başlama kararı alındığını, ancak teknik bir süreç olması beklenen müzakere sürecinin siyasi nedenlerle duraksadığını ve fasılların açılmasının çeşitli bahanelerle engellendiğini söyledi. Parlamentolararası Değişim ve Diyalog Projesi'nin olsa olsa müzakerelere ilişkin bilgi eksikliğine, yanlış bilgiye ve bilgi kirliliğine dayanan kısmını çözebileceğini ifade eden Çiçek, "Türkiye'nin AB konusundaki karşılaştığı zorluklar sadece bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor değildir. Siyaset gerçekler üzerine yapılan bir iştir. Elbette zaman zaman romantik, iyimser olabiliriz; ama gerçekler bizim karşılaştığımız engellerin sadece bilgi eksikliğinden kaynaklanmadığını ortaya koyuyor" dedi.

Bu engellemelerin başında bazı ülkelerin iç siyasette hala Türkiye'yi kullanmaları ve istismar etmelerinin yattığını vurgulayan Çiçek, "Bu dün de öyleydi; öyle anlaşılıyor ki önümüzdeki seçimlerde bu önemli bir istismar konusu olmaya devam edecek" dedi. Çiçek, bugün Avrupa'da AB'nin kuruluşu esnasındaki güçlü liderlik ve vizyonun var olmadığını da vurgulayarak, özellikle Türkiye'ye karşı realist bir politika yürütülmediğini söyledi. Türkiye'nin başta Anayasası olmak üzere belli mevzuatlarını AB'ye uyumlaştırması gerektiğini belirten Çiçek, bunun için de Türkiye'nin yasal ve yapısal birçok düzenleme yapacağını söyledi. Yapılan yapısal ve yasal düzenlemelerin tek bir sebebe dayanmadığına dikkat çeken Çiçek, "Sadece AB üyeliği için değil, Türkiye'nin yararına olan işlerdir. Türkiye bunları yapmakta şu veya bu sebeple gecikmiştir. Bu düzenlemeleri yaparsa Türkiye daha çağdaş, daha kalkınmış ve ileri demokrasi standartlarına kavuşmuş olacaktır. Belki bu dönemde bunu başa almak ve AB meselesini biraz ikinci planda değerlendirmek gerekecektir. Çünkü AB meselesinde epey zorluklarla karşılaşacağımız ortadadır" diye konuştu.

Türkiye'nin AB'ye üyeliğinin her iki tarafın da yararına olacağını düşündüklerini ancak muhataplarının bir kısmının bu konuda kendileri kadar iyimser olmadığını belirten Çiçek, "Tam üyeliğin iki taraflı bir çabayı gerektirdiği açıktır. Bunun için de iletişimi geliştirmemiz lazım. Sonuç ne olursa olsun. Çünkü AB ilişkileri sadece tek sebebe dayanmıyor. Bu proje iletişim noktasındaki eksikleri giderecek, bu yoldaki kanalları açacak ve ülkemizi muhataplarımıza doğrudan anlatma konusunda imkan sağlayacaktır" dedi.

"AŞIRILIK, IRKÇILIK VE İSLAM KARŞITLIĞI YÜKSELİYOR"

Çiçek, Avrupa'da giderek artan bazı olumsuzluklar olduğunu belirterek, bunların başında aşırılıkların geldiğini söyledi. İkincisinin ırkçılık olduğunu belirten Çiçek, ırkçı partiler ve aşırı uçların giderek yükseldiğini söyledi. Çiçek, üçüncü olumsuzluğun da İslam karşıtlığı olduğunu ifade ederek, "Bunları yan yana getirdiğimizde diyaloğun önemi açıktır. Bu gerçekler üzerinden bir diyaloğun sürdürülmesinde fayda var. Önümüzdeki zaman dilimi içinde Avrupa'nın en öncelikli meseleleri bunlardır. Irkçılık, İslam karşıtlığı ve aşırılığın giderek prim yapıyor olması ve bunun üzerinden siyaset yapanlar var olduğu sürece karşılaşacağımız zorlukları anlamak zor değildir. Buna rağmen bu projeyi destekliyoruz" diye konuştu.

"Ülkemizin AB'ye üyelik sürecini hızlandıracak ve bizzat TBMM bünyesinde gerçekleşen bir husus var; o da yeni Anayasa yapma girişimi" diyen Çiçek, bu Anayasa'ya Türkiye'nin ihtiyacı bulunduğunu ama bunun tabii sonucu olarak AB ile ilişkilerde en azından Anayasa'dan kaynaklı ileri sürülen mazeretlerin asgariye indirilebileceğini söyledi. Bugün Türkiye'de parlamentonun bir açmazla karşı karşıya olduğunu belirten Çiçek, yasaların Anayasa'ya uygun çıkarılmasının zorunlu olduğunu, ama öbür taraftan da Türkiye'nin AB hedefi çerçevesinde yasalarının muhtevasının daha farklı olması gerektiğini söyledi. AB hedef alındığında da Anayasa'ya uygun yasa çıkarılamayacağını belirten Çiçek, yasaların mevcut Anayasa'ya uygun çıkarılması durumunda AB hedeflerine uygun yasa yapılmamış olduğunu söyledi. Bu sorunun çözülmesi gerektiğini belirten Çiçek, "Yeni bir Anayasa gerçekten ülkenin hem içeride hukuk güvenliğini sağlaması, hem siyaset kurumunun sorun çözme kabiliyetinin ve imkanını artırması, hem de Anayasa'dan kaynaklı gerginlikleri ve AB ile uyumsuzluğu ortadan kaldırabilmesi açısından önemli bir çabadır. Bu dönem parlamento ve 4 siyasi parti olarak bunu başarmak gibi bir sorumluluğumuz var" dedi.

"TASLAĞI HALKA SUNACAĞIZ"

Bu Anayasa'yı yaparken kendilerini halkın yerine koyarak bir anayasa yapmak gerektiğine vurgu yapan Çiçek, "Hatta halkın kendisinin Anayasa konusunda ne düşündüğünü, ne istediğini görmemiz gerekiyor. Anayasa toplumsal bir sözleşmeyse, bu toplumsal sözleşmenin şartlarını halkın kendisi belirlemelidir" ifadelerini kullandı.

Yeni Anayasa'nın birinci bölümünün yazıldığını belirten Çiçek, "Şimdi bir taslak metni yazmak noktasına geldik. İşin en zor kısmı burasıdır. Bu işin başında halk olacak, içinde halk olacak ve sonuçta da nihai kararı halk verecektir. Yani taslak metni yazınca tekrar vatandaşın tartışmasına açacağız. 'Bize görüşlerinizi bildirdiniz. Biz bun düşünceleriniz ışığında şöyle bir taslak metin hazırladık. Bir defa bakın, ne diyorsunuz. Eksiği, yanlışı nerede?' diye. Bu tartışmalar yapıldıktan sonra komisyon olarak son taslak metni hazırlayıp parlamentoya sunacağız. Parlamentoda da müzakerelerin ardından siyasi meşruiyet açısından da halkın onayına sunmuş olacağız. Böylece çağdaş, demokratik bir yöntemle anayasa yapım sürecine başladık. İnşallah hayırlı, başarılı olacaktır" diye konuştu.

Çiçek, yeni Anayasa yapıldığı takdirde AB noktasında karşılaşılan Anayasa'dan kaynaklı bir kısım sorunların da aşılmış olacağını söyledi.

SCHULZ: "YENİ ANAYASA'DA ETNİK VE DİNİ AZINLIKLAR YER ALMALI"

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz ise konuşmasına, Kayseri'deki terör saldırısını en şiddetli şekilde kınadığını belirterek başladı. Schulz, Türkiye'nin teröre karşı mücadelesini desteklemek adına AB'nin Türkiye'nin yanında olduğunu söyledi. Siyasi sebeplerle dondurulan fasıllar nedeniyle süreçte bir durgunluk yaşandığını belirten Schulz, "Türkiye'nin AB üyeliğinin uzun ve zor olacağı bir sır değildir. Türkiye'nin gerçekleştirmesi gereken güçlü değişiklikler olacaktır" dedi.

Anayasa değişikliği sürecinde odak noktasının parlamento olması gerektiğini vurgulayan Schulz, "Her türlü demokratik meşruiyetin merkezi parlamentodur. Dolayısıyla böylesi değişikliklerin tartışılacağı doğal platform parlamentodur. Herhangi bir şekilde burada yapılacaklar hükümetin dikte ettireceği değişiklikler olmamalıdır. Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmaları için Sayın Cemil Çiçek'i tebrik ediyorum" diye konuştu.

Tarihten gelen geleneklerden dolayı dışlanmış gruplar olan kadınlar, gençler ile etnik ve dini azınlıkların da Anayasa sürecine dahil edilmesinin önemli olduğunu belirten Schulz, "Bütün Türkiye'nin temsil edildiğinden emin olunmalıdır. Etnik ve dini azınlıkların statüsünü tanımak yeterli değildir tek başına. Onların sadece statüsünü tanımak zarar getirecektir. Çünkü biz bunu Avrupa'da deneyimledik. Yeni Anayasa'nın azınlık haklarını ve Türk vatandaşlarının yükümlülüğünü tanımlarken, onların meşru taleplerini dile getirecekleri özgür siyasi alanı yaratabilmesi gerekir. Anayasa, kendi yaşam ve ifade özgürlükleri kısıtlanacak endişesine kapılmaksızın bu alanı onlara sunmalıdır" dedi.

Schulz, Türkiye'nin Suriye konusuna da önemli katkılar sağladığını söyledi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler