2018 yılından itibaren bazı Türk geri dönüşüm firmaları, başta İngiltere, Almanya, İrlanda, İtalya olmak üzere birçok Avrupa ülkesinden plastik çöp ithal ediyor. İthal ettiği çöpün karşılığında maddi kazanç elde eden söz konusu firmaların bu çöpler üzerinde gerekli işlemleri yaptıktan sonra geri dönüştürmesi gerekirken bazı firmalar, maliyetten kaçmak için kentte yol kenarına dökerek yakıyor. Adana’nın merkez Çukurova ilçesine bağlı Karahan Mahallesi’nde bazı geri dönüşüm firmaları ithal ettiği çöpleri mahallede bulunan tarım arazilerine yakın yol kenarlarına dökerek yakıyor. 2 buçuk yıl önce durumu fark eden mahalle sakinleri, ilk etapta yakılan çöplerin ülkeye ait olduğunu düşündüklerini fakat çöplerin üzerindeki markaların Alman, İngiliz ve diğer Avrupa ülkelerine ait markalardan olduğunu görünce duruma daha da şaşırdıklarını dile getirdi. Çöp ithalatının 2018 yılından bu yana Türkiye’de artarak devam ettiğini belirten Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, çöp ithalatının yasaklanmaması durumunda insan ve çevre sağlığının ciddi zarar göreceği konusunda uyarılarda bulundu.
Çin’in 2018 yılına kadar dünyanın tüm plastik çöpünü ithal edip geri dönüştürdüğünü iddia ettiğini kaydeden Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, daha sonra bu çöplerin geri dönüştürülmesinin çok zor olduğunu fark ettikleri an çöp ithalatını tamamen yasakladıklarını söyledi. O tarihten itibaren Türkiye’nin içinde bulunduğu başka ülkelerde çöp ithalatının başladığını söyleyen Gündoğdu, bazı firmaların maliyetten kaçmak adın ithal ettiği çöpleri sağa sola dökerek yaktığını bu durumun son 2 yıldır hızla artış gösterdiğini kaydetti. Plastik çöplerin döküldüğü alanların genellikle tarım arazilerine yakın olduğunu vurgulayan Gündoğdu, "Çukurova’nın tarım arazileri de bu durumdan etkileniyor. Sizin de gördüğünüz gibi kentimiz bazı noktalarından bu çöp yığınlarına rastlıyoruz. Bunlar yakıldığı zaman havaya karışıyor. Havaya karışan kanserojen maddeler insan sağlığını tehlikeye atıyor. Aynı zamanda yağmur yağdığında bu çöplerin bir kısmı Seyhan, Ceyhan nehirlerine taşınıyor. Çevremiz de kirleniyor" diye konuştu.
Plastik çöplerin ithal edilecek çöpler olamayacağını söyleyen Gündoğdu, çöp ithalatı yapan firmaların öncelikle Türkiye’de plastik çöpleri geri dönüştürme adına çalışmaları gerektiğini belirtti. Yabancı ülkelerden yapılan bu çöp ihracatının sıfır atık anlayışına ters olduğunu dile getiren Gündoğdu, "Hem insan sağlığı hem de çevre sağlığı tehdit altındadır. Çöp ithalatı bir an önce yasaklanmazsa tehlike büyür. Geçen yıl İzmir’deki bir evin arka bahçesine yabancı ülkeden gelen çöpler bırakılmıştı. Bu durum yavaş yavaş her yerde görülmeye başlanabilir. Fransa, Almanya, İtalya, İngiltere ya da herhangi bir ülkenin Türkiye’nin toprağını, havasını kirletmesine izin vermemeliyiz" dedi.
2016 yılında Estonya’dan Türkiye’ye gelen ve 2018 yılında eczacı Abdurrahman Yılmaz ile evlenip Adana’nın Karahan Mahallesi’ne yerleşen iki çocuk annesi Sindy Yılmaz (24) ise geldiği ilk yıl söz konusu çöplerin yol kenarlarına döküldüğünü fark ettiğini ve o günden itibaren bununla mücadele ettiğini söyledi. Kendisinin Türk olmadığını ama Türkiye’yi çok sevdiğini kaydeden Yılmaz, çöp yığınlarını her gördüğünde içinin yandığını ifade etti. Çöp döken bazı kamyonların plakasını aldığını ama bir sonuca ulaşamadığını belirten Yılmaz, "Neredeyse bahçemize dökecekler. Havamız kirleniyor, zehir soluyoruz. Polise gittim fakat bir sonuç alamadım. Bu çöp yığınları Avrupa’dan geliyor. Avrupa ülkelerinin çöpünü burada istemiyoruz" şeklinde konuştu.
Kaynak: DHA