Avrupa Koleji Öğrencilerinden Kanser Tanısında Kullanılacak Yeni Yöntem

21 yıldır uluslararası bilim dünyasına Türkiye patentli proje ve buluşların sunulmasını sağlayan MEF EBAV Proje Yarışması'nda biyolojinin en iyisi Avrupa Koleji oldu. 10 ve 11. Sınıftan iki öğrenci kanser tanısında kullanılacak alternatif bir yöntem geliştirdi. Yeni yöntemin kanseri yenme konusunda büyük bir adım olması bekleniyor.

"Öğrenmek, uygulayabilmektir." ilkesini benimseyen Avrupa Koleji proje odaklı çalışmalarının meyvesini toplamaya devam ediyor. Proje yarışmalarında pek çok başarıları olan Avrupa Koleji öğrencileri, MEF Eğitim Kurumları'nın EBAV(Eğitimi ve Bilimsel Araştırmaları Destekleme Vakfı) ile organize ettiği ve bu yıl 21.si düzenlenen Liselerarası Araştırma Projeleri Yarışması'nda biyoloji dalında birinciliğin sahibi oldu. Dünyanın birçok ülkesinden öğrencilerin yarıştığı organizasyonda Avrupa Koleji öğrencileri birçok rakibini geride bırakarak büyük bir başarıya imza atarken buluşlarıyla da kanserli hastalar için umut oldu.

Avrupa Koleji 11-B sınıfı öğrencilerinden Kamile Özbek ve 10-B sınıf öğrencilerinden Ecem Selim, "Doğal Maddelerin Optik Özelliklerinin Kullanımı ile Deformasyonlu Dokuların Tespiti" isimli projeleri ile Biyoloji dalında Türkiye birincisi seçildiler. İki öğrencinin projeleri kanserli dokuların tanısında yeni bir yöntem sunuyor. Yeni yöntemin kanseri yenme konusunda büyük bir adım olduğu belirtiliyor.

Ödül alan öğrencilerden Kamile Özbek projesini şöyle anlattı: "Okulumuzun daha önce yapmış olduğu proje çalışmaları sürekli dikkatimizi çekmişti. Arkadaşımla birlikte bu sene biz de dahil olmaya karar verdik. Kanser ile yapılan çalışmalar sürekli ilgimizi çeken ve gündemde olan bir konuydu. Konumuzla ilgili olarak doğal maddeler ve bunların optik özellikleri ile ilgili bir çok literatür araştırması yaptıktan sonra bu maddelerin scapolit grubundan Wernerite minerali ve yine UV ışınları altında parlama

özelliği gösteren kına-kına ağacı kökenli kinin bileşikleri olabileceği konusunda birleştik. Bunu takip eden süreçte bu maddelerin etkilerini gözlemlemek ve incelemek amaçlı canlı türü belirledik. Mantarlar ve solucanlar ile yaptığımız deneysel çalışmalar hipotezimizi doğruladıktan sonra çalışmalarımızı kanserli dokular üzerinde yoğunlaştırdık. Elde ettiğimiz tüm veri ve sonuçlar, kanserin tanı uygulamasına alternatif bir yöntem geliştirmiş olabileceğimizi vurgulamış oldu. Bu da bize başarıyı getirdi.'

Türkiye genelindeki okullardan 62, dünyadan 30 projenin finale kaldığı yarışmanın ödül töreni İstanbul'da yapıldı. Türkiye'deki fen öğrenimini desteklemek, bu alanda yetenekli öğrencileri bilimsel araştırmalara yönlendirmek ve onların "Geleceğin Bilim Adamları" olarak yetişmelerini sağlamak amacıyla düzenlenen yarışmaya Türkiye'den 231 okul 585 proje ile başvurdu, 17 ilden 53 okul 62 proje ile sergilenmeye layık bulundu. Projeler sağlık, alternatif enerji, ekoloji, genetik ve nanoteknoloji alanlarında yoğunlaştı.