Avrupa'da Organ Bağış Oranı 20, Türkiye'de Ise 5

Balıkesir Kamu Hastanaleri Genel Sekreteri Dr. Hasan Yılmaz, Türkiye'de organ bağışı ve organ nakli sayılarının istenilen seviyede olmadığını belirterek, bu durumun organ yetmezliği nedeniyle tedavi gören birçok hastanın hayatını kaybetmesine neden olduğunu kaydetti. AB ülkelerinde ortalama milyon nüfus başına düşen kadavra verici sayısının 19,6 olduğunu ifade eden Yılmaz, "Bu oran maalesef ülkemizde 4,6'dır. Hastaların yaşam süresi ve kalitesinde, ülke ekonomisi ve iş gücünde ağır kayıplara yol açan organ yetmezlikleri önemli bir sağlık sorunu olarak gündemdeki yerini koruyor." dedi.

Her yıl 03-09 Kasım tarihleri arasında organ ve doku bağışı konusunda vatandaşların bilgilendirilmesi için eğitim etkinlikleri yapıldığını aktaran Yılmaz, Türkiye'de organ bağışı ve organ nakli sayılarının yeterli olmadığını bildirdi. Organ bağışı ve nakli sayılarının artırılması için Sağlık Bakanlığı'nın çeşitli çalışmalar yaptığını söyledi.
Türkiye'de son üç yılda yapılan organ bağışları hakkında bilgi veren Yılmaz, 2010 yılında 785, 2011 yılında bin 258, 2012 yılı ilk on ayında 881 kişinin organ bağışında bulundu. Balıkesir'de ise 2011 yılında 19 beyin ölümü tespit edilmiş sadece 6 kişi donör olmuş, 2012 yılının ilk on ayında ise 24 beyin ölümü tespit edilerek 9 kişinin organlarını bağışlaması sağlanabilmiştir. Ülke geneline göre her ne kadar en fazla organ bağışı yapılan illerden biri durumunda olsak da yine de yapılan bağışların yeterli olduğu söylenemez." değerlendirmesi yaptı.

Organ Nakli Haftası kapsamında organ nakli bilincini artırmak amacıyla sağlık personeline yönelik organ nakli anketi yapıldığını aktaran Balıkesir Kamu Hastaneleri Genel Sekreteri Dr. Hasan Yılmaz, organ bağışında bulunmak isteyen herkesin bulundukları yerdeki devlet hastanelerine ve sağlık çalışanlarına müracaatları halinde kişiye ait organ bağış belgesi düzenlendiğini vurguladı.

"ORGANLARINI BAĞIŞLAYAN KİŞİ MUTLAKA AİLESİNE SÖYLEMELİ"

Ülkemizde organ ve doku nakli hizmetlerinin 1979 yılında yürürlüğe giren, 2238 sayılı Organ ve Doku alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanun ile yürütüldüğüne dikkat çeken Yılmaz, "Buna ilişkin yönetmelik ise 1 Haziran 2000 tarihinde yürürlüğe girdi.
Organ nakilleri tedavisi mümkün olmayan hastalıklar nedeniyle görev yapamayacak derecede hasar gören organların yerine, canlı veya ölüden alınan yeni, sağlam organın konularak hastanın tedavi edilmesiyle yapılıyor. Ülkemizde böbrek, karaciğer, kalp, akciğer, pankreas ve ince bağırsak gibi organların nakli yapılıyor. Nakil yapılan dokular ise kalp kapağı, kornea, kemik, kemik iliği ve deridir." diye konuştu.

Organ bağışında bulunabilmek için 'Organ Bağışı Kartı'nı iki tanık huzurunda doldurup imzalamanın yeterli olduğu bilgisine veren Hasan Yılmaz, şöyle devam etti: "Organ bağışı yapanların bu durumdan ailelerini de haberdar etmeleri daha sonra çıkabilecek problemlerin önlenmesi açısından yararlı olacaktır. Organ bağışında bulunan kişilerin Organ Bağış Kartını daima yanında taşıması, organ bağışı işleminin karışıklık ve gecikme olmaksızın yerine getirilmesini sağlayacaktır. Kişi organ bağışından vazgeçtiği anda Organ Bağış Kartını taşımaktan vazgeçmeli ve bu kararını ailesine de bildirmelidir. Ülke genelinde herhangi bir hastanede organ bağışı gerçekleştirildiğinde durum hemen görevli Organ Nakli Koordinatörlerince Ulusal Koordinasyon Merkezine bildirilir. Bu merkez organ ve dokuları ülke genelinde nakil beklemekte olan hastalardan aciliyet ve organ uyumu kriterlerine en uygun hastanın bulunduğu Organ Nakli Merkezine gönderilmesini sağlar.