İZMİR (İHA) - Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) giriş sürecinin başlatılması için beklenen Kopenhag Zirvesi'ne az bir süre kala İzmir'deki kadın dernekleri de destek bulmak için harekete geçti.
İzmir Ticaret Odası (İZTO) tarafından başlatılan "Avrupalı Türkiye" kampanyasına destek veren kadın dernekleri, AB üyesi ülkelerdeki kadın derneklerine Türkiye'nin lobi faaliyetlerine destek vermeleri için çağrıda bulunurken, bu amaçla isteklerini 28 kadın derneğine yazı ile de bildirme kararı aldı.
Aralarında Türk Kadınlar Birliği, Kadın Haklarını Koruma Derneği, Türk Anneler Derneği, Türk Kadınlar Konseyi Derneği, Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği gibi İzmir'de şubesi bulunan 14 kadın derneğinin yöneticileri, İZTO tarafından Kasım ayı ortasında başlatılan "Avrupalı Türkiye" kampanyasına destek vermek üzere biraraya geldi. İZTO Mücahit Büktaş Toplantı Salonu'ndaki toplantıya, İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, oda yöneticileri, İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Rektörü Prof. Dr. Attila Sezgin, İEÜ Uluslararası İlişkiler ve AB Bölüm Başkanı, Türkiye-AB Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Haluk Günuğur ile akademisyenler katıldı.
"HER ŞEY GERİDE KALDI" Toplantının açış konuşmasını yapan İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, başlattıkları kampanyaya destek veren kadın derneklerinin yöneticilerine teşekkür ederken, "İZTO, kurulduğu günden itibaren ülkemizin batılılaşması için Atatürk ilkeleri doğrultusunda her türlü desteği vermiş bir kuruluştur. Odamız, AB üyesi ülkelerdeki 291 ticaret ve sanayi odasına; İEÜ ise, AB üyesi ülkelerdeki 79 üniversiteye yazı göndererek destek istedi. AB'ye üyelik sürecinin başlamasından bu yana ülkemiz bir takım eksik uygulamalar ve hatalar yapmıştır. Ama bu eksik sadece bize ait değildir. AB'nin de bize karşı, özellikle destek ve teşvikler konusunda yanlışları olmuştur. Ama şimdi her şey geride kaldı. Çünkü, Kopenhag Zirvesi'ne az bir zaman kaldı" diye konuştu.
Demirtaş, kadın derneklerinin sekretaryasını İZTO'nun yürüteceğini, kadın örgütlerinin, AB üyesi ülkelerdeki kadın derneklerine yazı yazarak hükümetleri nezdinde destek vermelerinin isteneceğini, kendilerinin ise yarın Brüksel'deki Avrupa Parlamentosu toplantısına giderek destek arayacaklarını da sözlerine ekledi.
İEÜ Rektörü Prof. Dr. Attila Sezgin de konuşmasında, "Sivil toplum örgütlerinin, kadın derneklerinin, Türkiye'nin uygarlık savaşı olarak gördüğüm bu harekete destek vermesi çok sevindirici. Hükümetler gelip geçicidir. Kalıcı olan toplumdur" dedi.
İEÜ Uluslararası İlişkiler ve AB Bölüm Başkanı Prof. Dr. Haluk Günuğur ise, bilim çevreleri ile sivil toplum örgütlerinin birlikte mücadele etmesi halinde, kazanılamayacak bir uluslararası davanın olmadığını, AB davasının aslında gençliğin geleceğinin davası olduğunu söyledi.
"AVRUPALI TÜRKİYE OLMAK İSTİYORUZ" Kadın derneklerinin yöneticileri de tek tek yaptıkları açıklamalarda "Avrupalı Türkiye" için sonuna kadar destek vereceklerini belirttiler. Kadın dernekleri tarafından, AB üyesi ülkelerdeki kadın örgütlerine gönderilecek yazı da özetle şöyle denildi:
"Ülkem, laik ve çağdaş demokratik değerleri benimseyen siyasal sistemi ve piyasa ekonomisiyle AB'ye aday diğer ülkelerin gerisinde değildir. Bu bakımdan, Kopenhag'da yapılacak devlet ve hükümet başkanları zirvesinde ülkeme tam üyelik takvimi verilmesi ve tam üyelik sürecinin işlemeye başlamasını diliyoruz. Biz Avrupalı Türkiye'de yaşamak istiyoruz. Çocuklarımızı da böyle bir Türkiye'de yaşatmak istiyoruz. Bu nedenle, Türkiye'nin tam üyeliği için hükümetiniz nezdinde destek vermenizi, bizim için lobi yapmanızı rica ediyoruz."