YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Avukatı ve bir kadını öldüren sanığa 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası

Mahkeme, sanığın sabıkalı geçmişi, fiilden sonraki tutum ve davranışları ile geleceği üzerindeki olası etkilerini dikkate alarak cezada indirim uygulamadı.

Avukat Servet Bakırtaş'ı Bakırköy'deki ofisinde, bir kadını da Yenibosna'daki iş yerinde öldürdüğü gerekçesiyle yargılanan sanık Abdullah Türkoğlu, iki kez ağırlaştırılmış müebbet ile 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Abdullah Türkoğlu Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Duruşmaya, maktul Servet Bakırtaş'ın ailesi ile maktul Öznur Tufan'ın yeğeni Burak Ocak ve avukatları da katıldı.

İstanbul Barosu Başkanı Filiz Saraç ile bir kısım avukatlar da duruşmada hazır bulundu.

Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, eylemini gerçekleştirmeye olay tarihinden önce karar veren sanığın bunda sebat ve ısrar gösterdiğini belirterek, sanığın "kararıyla icrası arasında makul bir süre geçmesinin, önceden plan yapıp silah temin etmesinin, sahte kimlik hazırlamasının, adresini belirlediği maktul Bakırtaş'ın ofisinin bulunduğu binaya girmesinin" eylemi tasarladığını gösterdiğini kaydetti.

Mütalaada, sanık Türkoğlu'nun, 6 Temmuz 2022'de Bakırtaş'ı "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürme" ve Öznur Tufan'ı da "kadına karşı kasten öldürme" suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istendi. Sanığın ayrıca "resmi belgede sahtecilik" ve "ruhsatsız silah bulundurma" suçlarından da 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

MAKTULÜN AVUKAT KIZI: "SUÇU BİLEREK, İSTEYEREK GERÇEKLEŞTİRMİŞTİR"

Duruşmada söz verilen maktul Servet Bakırtaş'ın avukat kızı Elif Bakırtaş, "Babamın ofisinin bir çalışma usulü vardı. Hiçbir zaman dışarıdan iş alınmazdı. Kapı çalınınca da kibarca anlatılır ve kimse alınmazdı. Sanık daha önce de gelmiş ve alınmamış. Bu usulü bildiğinden 'Beni üst kattan gönderdiler.' diyor. Sanık bu suçu bilerek, isteyerek, tasarlayarak gerçekleştirmiştir ve ağır şekilde cezalandırılmalıdır." ifadelerini kullandı.

Katılan Burak Ocak da sanığın daha önce kendisini 4 kurşunla yaraladığını, kurşunlardan birinin hala vücudunda olduğunu belirterek, "O zaman da beni öldürmeye çalıştı. 4 yıl yattı çıktı. Bu adam çıktığında beni öldürecek. Katliam yapmaya çıkmış. Adaletinize sığınıyoruz." şeklinde konuştu.

Sanık Abdullah Türkoğlu, olayın ani geliştiğini, niyetinin kendisini öldürmek olduğunu savunarak, "Bir gideyim, dedim. Kapı açılmasa geri dönecektim. Daha önce beynimde, onu öldüreyim, bunu öldüreyim diye bir plan yoktu. Spotçular çarşısına gittim. Burak Ocak'ı bulamadığım için şansıma o kapıda durdum. Uzaktan bir el ateş ettim. Daha sonra da yakalandım. Pişmanım, darbedilmeme rağmen duyduğum pişmanlıktan dolayı şikayetçi de olmadım. Yaptıklarımdan dolayı çok pişmanım." ifadelerini kullandı.

MAHKEMENİN KARARI

Davayı karara bağlayan mahkeme, sanık Abdullah Türkoğlu'nu Servet Bakırtaş'ı "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle ve tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.

Sanığı maktul Öznur Tufan'a karşı "kadını kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandıran mahkeme, sanığa ayrıca "resmi belgede sahtecilik" suçundan 2 yıl, "ruhsatsız silah kullanma" suçundan da 1 yıl hapis cezası verdi.

Mahkeme, sanığın sabıkalı geçmişi, fiilden sonraki tutum ve davranışları, geleceği üzerindeki olası etkilerini dikkate alarak, cezada indirim uygulamayıp tutukluluk halinin devamına hükmetti.

İSTANBUL BAROSU BAŞKANI SARAÇ'IN AÇIKLAMASI

Duruşma sonrasında basın mensuplarına açıklama yapan İstanbul Barosu Başkanı Filiz Saraç, kararın savunma görevini yerine getiren meslektaşlarına yönelik şiddete karşı caydırıcı olması için emsal teşkil etmesini dilediğini belirterek, "Bir kez daha vurguluyoruz. Savunma hakkı vatandaşın temel hakkıdır. Savunma hakkı kutsal. Avukata yönelik şiddet, savunma kurumuna ve adalete yöneliktir. Savunma yoksa yargılama da yoktur, adalet de yoktur. Savunma hakkı için ve şiddete karşı olmak için mücadelemiz sürecek." diye konuştu.

Maktul Servet Bakırtaş'ın kızı Elif Bakırtaş ise "Bu savaş benim önce babama, sonra da onun bıraktığı mesleğe karşı yapmam gereken bir hareketti. Şiddetin, dini, ırkı, mesleği olmuyor ama biz avukatlar her gün baskı ve şiddet altında çalışıyoruz. Bu yüzden bu karar mesleğini iyi ifa eden meslektaşlarıma ışık ve emsal olsun diyorum." değerlendirmesini yaptı.

İDDİANAMEDEN

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 2014'te Yenibosna'daki Spotçular Çarşısı'nda iş yeri bulunan sanık Abdullah Türkoğlu'nun aynı yerde iş yeri olan Burak Ocak'ı silahla yaraladığı gerekçesiyle cezaevine girip tahliye edildiği anlatılıyor.

Ocak'ın avukatı maktul Servet Bakırtaş'ın haciz işlemleri yaptırdığı, ablasına sattığı evle ilgili tasarrufun iptali ve 900 bin liralık tazminat davası açtığı gerekçesiyle sanığın husumet beslediği, ikisini de öldürmeye karar verdiği aktarılan iddianamede, sanığın 6 Temmuz 2022'de Servet Bakırtaş'ı avukatlık ofisinde öldürdüğü kaydediliyor.

İddianamede, Burak Ocak'ı öldürmek için Spotçular Çarşısı'na giden ancak bulamayınca teyzesi Öznur Tufan'ı da öldürerek kaçan sanığın "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürme" ve "kadına karşı kasten öldürme" suçlarından iki kez ağırlaştırılmış müebbet, "resmi belgede sahtecilik" ve "ruhsatsız silah bulundurma" suçlarından da 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyordu.

En Çok Aranan Haberler