Mehmet ÇINAR/ ANTALYA, Finike İlçesi'nin Alacadağ ve Kızılcık yaylalarında 13'e yakın mermer ve taş ocağının sedir ve kızılçam ağaçlarını keserek yarattığı doğa tahribatı, Antalya Barosu Çevre ve İmar İzleme Kurulu üyesi avukatların hafta sonu düzenlediği geziyle yerinde incelendi. Baro yönetim kurulu üyesi avukatlar Hüseyin Geçilmez, Polat Balkan, Alper Köleoğlu, Lider Tanrıkulu, Çevre Kurulu üyesi avukatlar Aylin Onursev, Tuncay Koç gibi isimlerin bulunduğu yaklaşık 10 kişilik avukat grubu, Finike'nin Alacadağ ve Kızılcık yaylalarındaki taş ve mermer ocaklarını tek tek inceledi.
DENETİM YOK, RUHSATLAR KEYFİ
Çevre Kurulu'ndan Tuncay Koç, yoğun bir doğa tahribatıyla karşılaştıklarını belirterek, “Birincisi denetim diye bir şey yok. İkincisi ruhsatların tamamı, masa başında, alanı görmeden, coğrafi ve sosyal doku belirlenmeden verilmiş. Türkiye'nin hangi alanları için ne kadar taş ocağı ihtiyacı olduğu da saptanmamış. Ruhsatların tamamının keyfi olarak verildiğini düşünüyoruz" dedi.
İŞ BİTİMİ AĞAÇLANDIRMA YAPILMAMIŞ
Maden kanununa göre iş bitiminde bölgenin ağaçlandırılmış, iyileştirilmiş olması gerektiğini de vurgulayan Tuncay Koç, “İş bitiminde ağaçlandırılmış bir örnek Türkiye'de yok. Bu madde tamamen göz boyamak için konulmuş ya da Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynakları Bakanlığı görevlerini hiç yapmıyor" dedi.
KÖYLÜLER TOZ, GÜRÜLTÜ İÇİNDE
Köylülerin de taş ve mermer ocaklarından şikayetçi olduklarını anlatan Koç, “Bunlardan dolayı yeraltı sularının azaldığı, tozdan dolayı tarımsal ekonomik zararlar oluştuğu şikayetleri yoğun. Çok küçük bir alanda çok ruhsat verilmiş ve hepsi orman arazisi. Ormanlara bu kadar kolay izin verilmemesi gerektiğini söylüyoruz. Sıradan orman ağacı da değil, sedir ağaçları var" dedi.
VATAN TOPRAĞI ÇİN'E SATILIYOR
Karşılaştıkları manzarayı 'çok kötü' olarak değerlendiren Baro yönetim kurulu üyesi Lider Tanrıkulu, bölgenin rehabilite edilmesi gerekirken gerek şirket gerek devlet eliyle rehabilite edilmemesinin suç olduğunu söyledi. Vatan toprağının Çin'e satıldığını belirten Tanrıkulu, "Bu konuyla ilgili tüm meslek kuruluşları, STÖ'leri seferber olmaya çağırıyoruz. Bölgede geri dönülemez bir tahribat var. Ekolojik sistem yok edilmiş. Köylüler uzun zamandır bölgedeki ormanlık alanda yaşayan yaban hayvanlarını da göremediklerini söylüyor. Yaban hayvanlarının yaşam alanlarının elinden alınması da hayvan hakları açısından bir başka sorun" dedi.
RAPOR HAZIRLANACAK
Avukatların bölgedeki incelemelerini değerlendiren Antalya Baro Başkanı Alper Tunga Bacanlı, Antalya'da mermer ve taş ocaklarının çevreye büyük zarar verdiğine işaret ederek, "Baro olarak Finike'deki bu olaya kayıtsız kalamazdık. Bu konuyu sıkı şekilde takip edeceğiz. Ekonomik olarak mermer ve taş ocaklarına karşı değiliz, ama hukuk kuralları çerçevesinde çevremizi yok etmeden yapılmalıdır" dedi. Bacanlı, incelemelere ilişkin bir rapor hazırlanacağı, Antalya ve ilgili bakanlıklar düzeyinde bu raporların paylaşılacağını, ihmal tespit edilen olaylarla ilgili de suç duyurusunda bulunacaklarını dile getirdi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz