Sidney ve Melbourne kent merkezlerinde özel eğitimli anti-terör güçleri devriye gezerken, son iki günden beri, bomba konulma ihtimaline karşı, kalabalık caddelerdeki çöp bidonlarının kaldırıldığı öğrenildi.
Federal güvenlik acentalarından alınan bilgilere göre, Avustralya'da düzenlenebilecek olası terör saldırılarının günlerinin listesinin olduğu, fakat oluşabilecek paniği önlemek için bu bilgilerin gizli tutulduğu bildirildi.
İstihbarat kaynaklarında, sözkonusu listede geçtiğimiz cuma gününün yer aldığı, bunun Federal hükümetin hafta başında ilk ülke çapında terör alarmı vermesinin nedenini de açıkladığı belirtilirken, aralık ve ocak aylarında iki muhtemel tarih daha bulunduğu ve cuma günkü ihtimal doğrultusunda Melbourne'deki önemli bölgelerde güvenlik güçleri artırılıp, hükümet alanlarının kırmızı alarma geçirildiği kaydedildi.
Kaynaklarda, geçen yıl içinde düzenlenen terör saldırılarının tarihlerinin belli bir koda göre seçilmiş olabileceğine inanıldığı da vurgulandı.
Howard Hükümeti yetkilileri, konu ile ilgili ayrıntı vermezken, Adalet Bakanı Chris Ellison, halkı tedbirli olmaları ve her türlü şüpheli davranışı polise bildirmeleri konusunda uyardı.
Avustralya Güvenlik İstihbarat Servisi eski üyesi Warren Reid, Avustralyalılara yanlarında, saldırı anında ihtiyaçları olabilecek cerrahi maske, eldiven ve plastik nefes alma tüpleri ile birlikte temel kaynakları bulundurmayı tavsiye ederken, Avustralyalıların suların kirletilmesi ihtimaline karşı acil durumlar için şişelerde minimum seviyede su, ayrıca elektrik kesintilerine karşı da mum veya el feneri bulundurmaları gerektiğini söyledi.
Reid, konuşmasının sonunda hükümetin, halkın şüphelileri bildirebilmesi için ücretsiz telefon hatları oluşturmasının önemli olduğuna dikkat çekti.
Yetkililerden alınan bilgilere göre, Federal Hükümet, halka teröristleri nasıl belirleyeceklerini ve saldırı anında ne yapmaları gerektiğini anlatan bir halk bilgilendirme kampanyası başlatmaya hazırlanıyor.
Başbakan John Howard, hükümetin haftalardır bu kampanya üzerinde çalıştığını ve kampanyanın en kısa zamanda başlatılacağını açıklarken, halkın panik yaratmadan tehlikelerden nasıl haberdar edilebileceği konusunda güvenlik acentaları ve anti-terör uzmanlarının görüşlerinin alındığı kaydedildi.
Başbakan Howard, halkın neye karşı dikkatli olmaları konusunda pratik tavsiyelere ihtiyaçları olduğunu söylerken, The Sun Herald gazetesine verdiği özel ropörtajda, insanların halen içinde bulundukları alarm durumda yaşam tarzlarını değiştirmemeleri gerektiğine değindi.
Howard, "Eğer bilgiyi kendimize saklar ve uyarı yayınlamazsak ve sonra bir şey olursa, suçlanırız" dedi.
Avustralya'nın, El-Kaide'nin planladığı saldırıların kilit hedefi olduğunun açıklanmasının ardından, bilgilendirme kampanyası aciliyet kazanırken, Bali'deki bombaların birinin intihar komandosu tarafından patlatılmış olabileceği ihtimali, aynı metodun ilk defa Avustralya'da da kullanılabileceği ihtimalini gündeme getirdi.
Geçtiğimiz ay ilk defa İsrail polisi, okul çağındaki çocuklara ve her gün uzak mesafeli yolculuk yapan kişilere, bir intihar komandosunu nasıl tanıyabileceklerini anlatan el ilanları dağıtmış ve otobüse binmeye çalışan bir intihar komandosunun yakalanmasıyla da plan başarısı kanıtlanmıştı.
Avustralya Federal Polisi, Avustralya Koruma Servisi ve ASIO'nun sorumluluğunu üstlenen Başsavcı Daryl Williams adına konuşan bir sözcü, kampanya hakkında yetkililerin tavsiyelerinin alındığını doğrularken, diğer hükümet yetkilileri, kampanyanın acilen başlatılmasına karşın, maliyet ve başlangıç gününe henüz karar verilmediğine dikkat çekerek, hükümetin, kampanyanın tüm nüfusa ulaşılabilmesi için yaklaşık 30 milyon dolar veya daha fazla bir bütçe ayıracağını bildirdi.
Kampanya kapsamına ayrıca ABC ve SBS dahil olmak üzere birçok medya organında prime time televizyon ve radyo reklamları ile yazılı basın reklamlarının alınacağına değiniliyor.
Kampanya, Avustralyalıları, aşağıdaki durumları içeren terör aktiviteleriyle ilişkilendirilebilecek şüpheli durum veya eşyaları gördüklerinde polisi aramaları konusunda uyarıyor:
- Halka açık alanlarda bırakılmış çanta veya cüzdanlar,
- Olağan olmayan yerlere park edilmiş araba, kamyonet veya diğer araçlar,
- Güç istasyonları, önemli barajlar, köprüler, tüneller veya halk binaları gibi önemli altyapının çevresindeki kişi veya kişilerce yapılan şüpheli davranışlar,
- Bu tip alanlarda video veya fotoğraf çeken kişiler,
- Bomba yapımında kullanılabilecek büyük miktarlarda kimyasal veya başka maddeler satın alan yabancılar,
Yapılan açıklamalara göre, kampanya dahilinde bu bilgilerin yanında, ulus güvenlik otoritelerinin tam kapasite çalışmakta olduğu ve insanların normal hayatlarına devam etmeleri yolundaki hükümet mesajı da vurgulanacak.
Başbakan John Howard, Qantas ülke içi uçuş hatlarında bagajların X-ray ışınlarından geçirilmesini sağlayacak girişimlerin başladığını belirtti.
Avustralya içindeki uçuşlarda tutulan bagajlardaki güvenlik kontrolü eksikliklerinin giderilmesi adına atılacak adımlar hakkında çok yakında bir bildiri yayınlanacağını kaydeden Howard, Seven Network'e, "Bu eksiklikleri gidermek için atılacak bazı adımlar yolda. Şimdilik size konu hakkında bir açıklama yapılacağını söyleyebilirim" dedi.
Uçakta bulunan bütün bagajların X-ray ışınlarından geçirilmesine doğru yol alındığını kaydeden Başbakan, bu için çok büyük bir görev olması nedeniyle bir gecede yapılmasının beklenmemesi gerektiğini kaydetti.
Başbakan John Howard, Avustralya'da terörist organizasyonlarla bağlantısı bulunan kişilerin, vizeleri geçerli olsa da sınırdışı edilmelerine olanak tanıyacak olan yasaların sunulması yolundaki görüşlerini gündeme getirerek, Federal Hükümet, Bali saldırsıları zanlısı Jemaah İslamiah (JI) terör grubuyla başlantıları olan bir kişinin Avustralya'da geçerli bir vizeyle yaşamakta olduğunu doğruladı.
Hükümetin hiçbir şekilde, böyle bir kişiyi sınırdışı etme hakkı olmadığına değinen Howard, bunun değiştirilmesi için yasa teklifi yapılabileceğini ve bu gibi konuların çok hassas olduğunu vurgulayarak, temel haklara müdahele etmek istemeyeceklerini ima etti.
Başbakan, "Fakat diğer yandan birçok Avustralyalı'nın da kabul edeceği gibi, bir kişinin ülkedeki yasal statüsü ne olursa olsun, terörist organizasyonlarca eğitilmiş bu kişi, ülkemizde bulunmasını isteyeceğimiz bir insan değildir" dedi.
Öte yandan, Göçişleri Bakanı Philip Ruddock, geçen hafta yaptığı açıklamada, Avustralya'da geçerli bir vizeyle yaşayan ve JI ile ilişkisi olduğundan şüphelenilen Endonezyalı bir kişinin Mülteci Gözden Geçirme Mahkemesi'nde yargı önüne çıkarıldığını belirttti.
Savunma Bakanı, Robert Hill'in savunma harcamalarının 1.5 milyar dolar artırılması yolundaki talebinin üst düzey hükümet bakanları tarafından reddedildiğine de dikkat çekti.
Geçtiğimiz gün yayınlanan bir gazete haberine göre, federal kabineye bağlı çalışan Ulusal Güvenlik Komitesi (NSC), Senatör Hill'den ek maddi savunma desteği talebini geri çekmesini istedi. Hill'in talep ettiği miktarın, Avustralya'nın global askeri tehditlerle başetmesini desteklemek için kullanılacağını açıkladığı belirtilen haberde, Senatör Hill'in NSC ile olan mücadelesinin Başbakan John Howard'ın savunma konusunda daha fazla kişisel kontrole sahip olma girişimleriyle aynı zaman denk gelmesine dikkat çekiliyor.
Raporda, kabinede artan global ve bölgesel belirsizlik nedeniyle ek 27 milyar dolarlyk savunma harcamalarının genel olarak kabul görmesiyle birlikte, NSC'nin, Senatör Hill'e kabinenin, savunma harcamalarını 100 milyon dolardan 200 milyon dolara artırmayı düşünmediğini ilettiği kaydediliyor.
Victoria eyaletinde iktidarda olan Steve Bracks Hükümeti tarafından çıkarılacağına dair söz verilen yeni yasalar kapsamında Viktorya Polisi'ne gizlice evlere girerek terör kanıtı aramalarına olanak tanıyan yetkiler verilecek. Yeni "gizli arama emri" polisin ev ve araçlara girerek ev veya araç sahibinin haberi olmadan araştırma yapmalarına olanak tanıyacak.
Polise verilecek olan yetkiler arasında kimyasal, biyolojik ve radyolojik saldırılarda kurbanları karantina altına alma ve genel toplumdan uzaklaştırma da yer alıyor. Bunlarla birlikte yeni yasalar, Bali bombalı saldırılarında kullanılanlara benzer kimyasalların çalınması durumlarının da anında yerel yetkililere bildirilmesini gerektiriyor.
Konu hakkında konuşan Başbakan Steve Bracks, yaptığı açıklamasında yeni önerinin Viktoryalıları saldırılara karşı korumak için eyalet polisinin yetkilerini arttıracağını belirtti. Her türlü gizli arama emrinin gerçekleştirilmesi için Polis Komisyonu Başkanı veya vekilleri tarafından istenmesi ve mahkeme tarafından onaylanması gerekecek.
Muhalefet lideri Robert Doyle, liberal hükümetin NSW tarafından önerilen yasalara benzer önlemler önereceğini kaydetti. Bu önlemler arasında belirli bir tehdit ya da saldırı karşısında polis komisyonunun özel yetkilerini kullanabilmesinin yer aldığı açıklanırken, bu önlemlerin alınmasıyla polisin daha geniş gözaltı, arama ve tutuklama yetkilerine kavuşacağı belirtildi. Doyle, seçilmesi durumunda, anti-terör yasalarını yılbaşından önce Parlamento'dan geçirme sözü verdi.
Bracks'in söz verdiği öneri kapsamında, Bilgi Özgürlüğü yasaları, kamu yasalarında yer alan "ulusal güvenlik" kategorisini de içine alacak şekilde değiştirilecek. Başsavcı Rob Hulls, yasalarla ilgili yaptığı açıklamada gizli aramaların, teröristlerin gözlem altında olduklarını farketmelerini önleyeceği için çok faydalı bir istihbarat toplama aracı olabileceğini vurguladı.
Hükümet, önlemlerin yasaklanan Özel Kol yasalarıyla eşdeğer olduğu konusundaki iddiaları reddererken, sivil özgürlük grupları, mahkeme tarafından bağımsız inceleme ve yasal güvenlik riski gibi tüm güvencelerin yerine getirilmesi durumunda yeni yasaları memnuniyetle karşılayacaklarını belirttiler.