Ayakkabı Kutusuyla Verenler Bavulla Geri Aldılar

CHP Bursa Milletvekili Erkan Erdemir 17-25 Aralık yolsuzluk operasyonun yıldönümünü nedeniyle Elazığ’a gelerek bir değerlendirme toplantısı gerçekleştirdi.

Elazığ CHP il Başkanlığı binasında gerçekleşen toplantıda partililerle bir araya gelen Erdemir 17 – 25 Aralık rüşvet ve yolsuzlukla mücadele haftasının son günü olması ve bu yıl Türkiye cumhuriyeti tarihinin gelmiş geçmiş en büyük yolsuzluk skandalının yıldönümü olması nedeniyle Elazığ’da olduğunu ifade etti.

Ayakkabı Kutusuyla Verenler Bavulla Geri Aldılar

Erdemir, açıklamasında; “ Bu yıl Türkiye cumhuriyeti tarihinin gelmiş geçmiş en büyük yolsuzluk skandalının seneyi devriyesinde Elazığ’dayız. Benim gibi pek çok milletvekilimizde eş zamanlı olarak benzeri açıklamaları yapıyorlar. Biliyorsunuz ki 17-25 Aralık skandalı 22 Aralık günü mecliste yapılan daha doğrusu ertelenen bir oylamayla 5 Ocak tahine kadar uzatıldı. 5 Ocak günü mecliste komisyon 4 bakanın yüce divana gönderilip gönderilmeyeceğine karar verecek. 17-25 Aralık’tan bir anlamda rüşvet ve yolsuzluk haftasından bu karar kaçınılmış oldu. Fakat biz hep şunu ifade ettik. Çalınan minare o kadar büyük ki ne kadar büyük kılıf hazırlanırsa hazırlansın bu rüşvet ve yolsuzluk skandalının üstü örtülemez. CHP olarak son bir yıldır meselenin sonuna kadar takipçisi oldu. Gerek 17 Aralık’ta Elazığ’ın meydanında sizlerin de gördüğü gibi gerek mecliste bütçe görüşmelerinde bütün Türkiye’nin izlediği gibi vatandaşlarımızın alın terine kul hakkına kısacası hakkına hukukuna sahip çıktık ve sahip çıkmaya devam edeceğiz. 17-25 Aralık’ı birilerinin unutturmasına üzerinin örtülmesine izin vermeyeceğiz. Bir dönem Türkiye’de rüşvetin belgesi mi olur şeklinde anımsanır. Sizler de hatırlayacaksınız. Ben diyorum ki bu dönem de ileride şöyle anımsanacak. Rüşvetin faizi mi olur. Çünkü dikkat ederseniz. Rüşvet ve yolsuzluk skandalında el konulan avrolar dolarlar, altın külçeleri tam da 1. Yıl dönümünde faiziyle iade edildi. Öyle ki ayakkabı kutusuyla verenler bavulla geri aldılar. Yani bu ülkenin geleceği ayakkabı kutularında çalındı. O da yetmezmiş gibi bavullara doldurulup kaçırıldı. CHP olarak ayakkabı kutularına da kol saatlerine de makaralara da ve son iadede gördüğümüz gibi bavullara da karşı çıktık karşı çıkmaya devam edeceğiz. Kamuoyu vicdanında aklanamayanların mecliste komisyon marfiteyile aklanması mümkün değildir. Er geç bu karar mecliste, yüce mecliste, yüce divandan önce yüce mecliste milletvekillerinin vicdanı önüne gelecektir. Gizli bir oylamayla kapalı bir oylamayla gelecektir. Biz inanıyoruz ki Ocak ayından yapılacak oylamada yalnızca muhalefet partilerinden değil iktidar partisinden de kul hakkına saygı gösteren bu milletin malının emeğinin alın terinin çalınmasına seyirci kalmayan vekiller çıkacak gereğini yapacaktır. Biz inanıyoruz ki nasıl bugüne kadar TC. de yüce divana gitti kimi cezasını aldı kimi aklandıysa 17-25 Aralık’ta da doğru olan yüce divanı harekete geçirmektir. Adı Ak Parti olan çekinmesin ak koyun kara koyun belli olsun diyorum. CHP olarak vatandaşlarımıza Elazığ’dan seslenmek istiyoruz. Çalınan yalnızca bu milletin vergisi değil çalına her şeyden önce Elazığ’ın yolu Elazığ’ın köprüsü Elazığ’ın Okulu Elazığ’ın hastanesi kısacası Elazığ’ın geleceğidir. Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın diyemeyiz. Rüşvet ve yolsuzluk skandalı bizden çok uzaklarda cereyan etmiş gibi gözükmesine rağmen bilelim ki bizim mutfağımızdaki tencereden bir kepçe aş çalınmıştır. Bilelim ki bizim çocuğumuzun okulundaki sobandan kömür çalınmıştır. Bilelim ki bizim hastanemizden bir hasta yatağı çalınmıştır. Yani kısacası vatandaşımızın geleceği gasp edilmiştir. 2015 yılında uzun yıllardan sonra Elazığ’dan çıkaracağımız bir milletvekiliyle CHP olarak iktidara yürümeye kararlıyız. Elazığ’a CHP bayrağını dikerek aynı zamanda da Ankara’da da bir sosyal demokrat hükümeti bir halkçı hükümeti bir sosyal asaleti savunan hükümeti kurmak en büyük amacımız. En büyük hayalimiz”dedi.

Türkiye Gittikçe Parti Devletine Dönüyor

Tunceli Doğan Haber Ajansı muhabiri Ferit Demir’in yaptığı bir haberden dolayı eşinin görevden alınması ile ilgili sorulan soruya cevap veren Erdemir, “Basın üzerinde gittikçe artan baskılar yeni Türkiye’nin habercileri yeni derken tırnak içerisinde kullanıyorum elbette. Türkiye gittikçe bir baskı rejimine dönüyor. Türkiye gittikçe parti devletine dönüyor. Türkiye gittikçe basının adeta istibdat rejiminde zaptırap altına alınmaya çalışıyor. Bir padişahlık sistemine dönüyor. Bizimle aynı düşünsün düşünmesin bizi övsün övmesin bizi eleştirsin eleştirmesin her basın emekçisinin özgür bir şekilde mesleğini icra etme hakkı var. Bu hakka ve hukuka sonuna kadar sahip çıkacağız. Sizinle aynı düşüncede olmayabiliriz ama düşüncelerinizi ifade edebilme özgürlüğünüz için biz Cumhuriyet Halk Partililer olarak canımızı vermeye hazırız demek istiyorum” şeklinde konuştu.

Gelecekle İlgili Endişelerimiz Gittikçe Artıyor

17-25 Aralık yolsuzluk operasyonlarının yıldönümü nedeniyle yapılan eylemlerde kullanılan dövizlerin polis tarafından toplanılması ile ilgili sorulan soruya cevap veren CHP Bursa Milletvekili Erkan Erdemir,“Türkiye’nin aslında gittikçe temel hak ve özgürlüklerden uzaklaştığının temel bir kanıtı. Türkiye baskı rejimine girdikçe Avrupa Birliğinden de uzaklaşıyor. Hali hazırda mecliste komisyonlarda görüşülmekte olan bir kanun tasarısı var ki bu tasarı kanunlaştığı takdirde toplantı ve gösterilere ilişkin çok daha sert müdahalelerin yolu açılacak. Belki yanlıca dövizlerin pankartların toplanması ya da yalnıza vatandaşların attığı sloganlardan dolayı yargılanması değil aynı zamanda da onların canına dahi kastedecek gelişmeler gerçekleşecek. Örneğin kolluk kuvvetlerinin silah kullanmasının önü de açılıyor. Biz Türkiye’nin baskıyla ceberut devletle gidebileceği bir yolu olduğuna inanmıyoruz. Bunu yalnıza Türkiye’nin demokratikleşmesi için değil zenginleşmesi için de istiyoruz. Günümüzde ancak özgürlükçü demokrasiler toplumsal refahı sağlayabiliyor. Baskıcı rejimlerin hiç biri ne toplumsal güvenliği ne de toplumsal refahı sağlayabiliyor. İnanıyoruz ki Türkiye AB rotasından temel hak ve hürriyetler rotasından eşit yurttaşlık rotasından düşünce ve ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü rotasından dönmediği sürece geleceği aydınlık geleceği parlak. Bir parti rejimi devleti heveslileri bu şekilde ettiği sürece gelecekle ilgili endişelerimiz gittikçe artıyor”. ifadelerini kullandı.

Çocuklardan Korksunlar Gençlerden Korksunlar

Cumhur başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla dün gözaltına alınan 16 yaşında gencin gördüğü muameleyi sert bir şekilde eleştiren Erdemir, “Biliyorsunuz yeni Türkiye dün yeni bir sayfa açtı. 16 yaşındaki bir çocuğumuz bir öğrencimiz bir gencimiz ama hepsinden önemlisi 16 yaşında bir vatandaşımız yine muhalif görüşleri nedeniyle eleştirel düşünceleri nedeniyle göz altına alındı. Hem de farklı yakışık olmayan bir şekilde gözaltına alındı. Buradan seslenmek istiyorum. Çocuklardan korksunlar gençlerden korksunlar, öğrencilerden korksunlar. Çünkü havuz basını teslim alındığında da büyük patronlar teslim alındığında bazı sivil toplum kuruluşları teslim alındığında da Türkiye’nin çocukları teslim alınmıyor. Türkiye’nin gençleri teslim alınmıyor. Türkiye’nin öğrencileri teslim alınmıyor. Haksızlıklara karşı Gezi’de nasıl haykırdılarsa haykırmaya devam ediyorlar devam edecekler. Türkiye’nin geleceğine yönelik inancımız da gençlerimiz, çocuklarımız, öğrencilerimiz biliyoruz ki bir çocuğun bir gencin bir öğrencinin inancı iradesi bu dünyada en güçlü saltanatları bile yıkmayı başarmıştır. En baskıcı rejimleri bile al aşağı etmeyi başarmıştır. Korksunlar korkmaya devam etsinler” dedi.

Ajans23/Arzu Akın