Aydın'daki Leylek Sayısı Azalıyor

Burhan CEYHAN/AYDIN, (DHA)- AYDIN'ın Koçarlı, İncirliova, Germencik, Söke ve Didim ilçelerine bağlı yerleşimlerde yapılan leylek sayımlarında 134 yuvada 268 leylek tespit edildi. Rakamlarda geçen yıla oranla azalma görüldüğü bildirildi.
Aydın'da, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve İzmir'deki Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü arasında imzalanan protokol kapsamında Koçarlı, İncirliova, Germencik, Söke ve Didim ilçelerinde leylek sayımı yapıldı. Ege Üniversitesi ve Ekosistemi Koruma Ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) işbirliğiyle yürütülen sayım işlemine Aydın ADM elektrik firması da araç ve personel desteği verdi. EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, leyleklerin ilkbaharda ülkemizi geldiklerini, genellikle sulak alanları tercih ettiklerini belirterek, "Koçarlı'ya bağlı Çakırbeyli, İncirliova'ya bağlı Osmanbükü, Germencik'e bağlı Ovakaraağaç ve Söke'ye bağlı Avşar köyü leyleklerin en fazla olduğu yerleşim yeridir. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Tabiat Tarihi Uygulama ve Araştırma Merkezi öğretim üyesi Doç. Dr. Ortaç Onmuş'un yürütücülüğünde, EKODOSD üyeleri işbirliğiyle halkalama çalışmaları gerçekleştirildi. Leylek yavrularının ağırlıkları, gaga boyları, kanat uzunlukları ölçülerek kayıtları tutuldu. Üzerinde 4 harften oluşan harf kombinasyonları bulunan, uzaktan da okunabilen mavi-beyaz PVC plastik halkalar, yavru leyleklerin sağ bacaklarına takıldıktan sonra tekrar yuvalarına geri bırakıldı. Cinsiyet tayini ve bilimsel araştırmalarda kullanılmak üzere her yavrudan tüy örnekleri alındı" dedi.
DOĞA KİRLİLİĞİ LEYLEKLERİ DE ETKİLİYOR
Geçen yıla oranla leyleklerin sayı olarak eksik olduğuna dikkat çeken Sürücü, doğaya insanlar tarafından atılan saman ipleri, gübre çuvalları, naylon ve plastik atıkların bunda etkili olduğunu vurguladı. Sürücü, "Bazı leylek yavrularının bu nedenle yaşamlarını kaybettiklerini tespit ettik. Leyleklerin çoğalması ve sağlıklı olması için çiftçinin kullanacağı tarımsal ilaçların azalması da büyük önem taşıyor. Bunun hem insan sağlığına hem de doğaya büyük yararı olacağına inanıyoruz. Leylekleri korumak bir bakıma insanları ve doğayı korumaktır. Kamu kurumları, üniversite ve sivil toplum örgütlerinin birlikte işbirliği halinde yaptığı bu çalışmalar, doğal hayatın geleceğini olumlu olarak etkileyecek" diye konuştu.