BİZE ULAŞIN
ANKARA (İHA) - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AHİM) bölücü örgüt lideri Abdullah Öcalan'ın yeniden yargılanması yönündeki kararı iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlarının tepkisini topladı.
AHİM'in kararını Türk insanına yapılmış haksızlık olarak değerlendiren sivil toplum örgütleri ve iş dünyası liderlerinin görüşleri şöyle:
Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün:
"İstediği kadar böylesine bir karar çıksın teröristbaşı Türk adaleti tarafından çok adil yargılamıştır. Terörist başının Türk vicdanında zaten mahkum olmuştur. Bu kararın süreci değişen bir şey olmayacak. Sadece Abdullah Öcalan biraz daha şov yapma fırsatı verilmiştir okadar. Teröristbaşı Abdullah Öcalan önündeki kanları temizleyemez. Avrupa ülkelerine sesleniyorum dikkat etsinler bu kanlar kendilerine de sıçrayabilir."
Ankara Esnaf Birliği Başkanı Ali Rıza Ercan:
"Çıkan karar Türkiye Cumhuriyeti'nin içişlerini bir müdahaledir. Her şey hukuk çerçevesinde değerlendirildiği zaman Türk adaletinin verdiği kararı yok sayan bir karardır. En önemlisi de bu karar bir sürü hukuksuzluğu da beraberinde getirecek niteliktedir. Türkiye Cumhuriyeti'ni bölmeye yönelik AB'nin yeni bir uygulamasıdır. AB ülkeleri bunu hep yapmaktadırlar. Bundan sonra yapmaya devam edecekler. AB sempatizanlarına ve işbirlikçilerine söylenecek tek şey; 'Türkiye Cumhuriyeti'ni hiçbir güç bölemeyecektir.' Çıkan karar Türk İnsanının milli duygularını vatan sevgisini daha da güçlendirecek ve de hareketlendirecektir. Apo'nun yeniden yargılanmasını isteyen AB Türkiye Cumhuriyeti'ni istememektedir. Dolayısıyla verilecek her bir taviz yeni tavizleri doğuracak. İsteklerin ardı kesilmeyecektir. Türkiye Cumhuriyeti bugüne kadar bir sürü suni krizleri aşmış bundan sonrada aşacaktır."
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan:
"Bölücü başının yargılanmasında Türkiye'den sivil toplum kuruluş olarak katılan tek kuruluş Türk Eğitim-Sen olmuştur. Şehit öğretmenlerimiz ve kamu çalışanları adına o yargıya katılmıştık. Gerek Türkiye'ye ki basın gerekse hukukçular olsun gerekse yurt dışında ki basın ve siyasiciler hatta hukukçuları, sivil toplum kuruluşları o duruşmada hazır bulundular. Türkiye ve dünya kamuoyuna karşı açık ve adli bir yargılanma ortaya kondu. Savcının sorularına karış bölücü başının verdiği cevaplar daha kapsamlı idi bütün bunlar yapılırken o gün ilgilenenlerin hiçbiri bu yargılanmanın adil olmadığını ifade etmediler. Hiçbir zaman için AB topluluğu ile yapılan yargılamalarla ilgili aksine kararların verdiğini şahit olmadık. Çıkan kararı bir eğitimci olarak Türk yargısına karşı alınmış tavır olarak değerlendiriyorum. Biz bir müdahiller çıkan kararı şehit kamu çalışanlarına karış saygısızlık olarak değerlendiriyorum. Şehitlerimiz sızlanmasında hoşgörüyle bakmayız. Bu olayın arkasında halisane değil art düşüncenin olduğunu düşünüyoruz."
İŞ DÜNYASINDA TEPKİLER BÜYÜYOR
TESKOMB Başkanı Kadir Akgül:
"Karar Türk milletini çok derinden üzmüştür. Kararı TESKOMB olarak şiddetle kınıyoruz. AB ülkelerinin herhangi birisinde 30 bin insanını ölümüne sebep olan bir terörist olsaydı AHİM böyle mi karar verecekti? Sanmıyorum. Beşikteki bile çocuklara yaşama hakkını tanımayan bir terör grubunun başını hak etmediği halde yargıya çıkarmıştır ve adil bir şekilde yargılamıştır. Bu yargının sonucunda ise içine sindiremediği mahkumiyeti kabul etmek zorunda kalmıştır. Terörist başı bin kere yargılansa bile sonuç değişmeyecektir. Elleri kundaktaki çocukların kanı bulaşmış olan katili karşı Türk milleti kararını vermiştir."
Türkiye Sanayici İşadamları Vakfı Başkanı Veli Sarıtoprak:
"AHİM'den çıkan karara karşı biz iş dünyası olarak fevkalade tepkiliyiz. AHİM adil olmadığına inandığımız kararını kale bile almıyoruz. Çünkü bebek katili terörist başı Öcalan 70 milyon insanın vicdanında mahkum edilmiştir. Bizim nazarımızda ölüdür. AHİM Türkiye Cumhuriyeti devleti değerlendirecektir. Bizim o mahkemeye olan saygımızı, inancımızı, itimadımızı kaybettirmiştir. Karar bize göre yanlıştır. Essas karar 70 milyon vermiştir."
Şehit Aileleri ve Yakınları Derneği avukatı Zeki Hacıibrahimoğlu:
"AİHM'in Öcalan lehine verdiği kararı siyasidir. Kaldi ki APO'nun adil yargılama konusunda dosya ve raporlar var. 'Strasborg'a giden tek avukat benim. İmralı'da kesinlikle şeffaf bir yargılama oldu' diye raporlar var. AİHM davayı siyasallaştırdı. Askeri hakimin duruşmada olması o günkü DGM'nin kuruluş şeklindeydi. Sonradan gelen sivil hakim duruşmayı sürekli takip eden birisiydi. Değişen bir şey olmadı. Askeri hakim de sonuçta hukukçu bir insan. Savunma hakkı verilmedi demek çok yanlıştır. Savunma hakkı verilmedi, avukatlarıyla görüşülmedi yanlış. Bunlar Türkiye üzerine oynanan oyunların bir parçasıdır. Türkiye Öcalan'ı yeniden yargılamaya karar vermezse hadise Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'ne gider. Benim tek endişem Öcalan'ın yargılanmasıyla PKK'ya şov imkanı çıkacaktır."
