Ezgi Özen, 4 Aralık 2010 tarihinde İstanbul'da katıldığı yürüyüşte polisin müdahalesi sırasında copla ve tekmeyle darbedildiğini, hamile olduğunu söylemesine rağmen şiddete maruz kaldığını ileri sürerek, şikayetçi oldu. Taksim Eğitim Araştırma Hastanesi’ne giden Özen'in, bebeğini düşürdüğü belirlendi. Hastanede düzenlenen raporda, "Hastanın yapılan muayenesinde lekelenme tarzı vajinal kanama mevcut. Embriyonun canlılığını kaybetmesi tanısıyla yatış önerildi" denildi.
Cumhuriyet Başsavcılığı, kolluk görevlilerinin anılan yürüyüşe müdahalesi ile başvurucunun çocuk düşürmesi arasında bir illiyet bağının olup olmadığı noktasında Adli Tıp Kurulu'ndan tıbbi rapor istedi. Raporda, başvurucunun iddia ettiği travma ile düşük olayı arasında illiyet bağı kurulmasının tıbben mümkün olmadığı belirtildi. 18 Haziran 2014 tarihinde sonuçlanan soruşturma sonunda, 'kovuşturmaya yer olmadığı' kararı verildi. Ezgi Özen'in, İstanbul 1.'inci Sulh Ceza Hakimliği’ne yaptığı itiraz da reddedildi.
ANAYASA MAHKEMESİ'NE BAŞVURDU
Ezgi Özen, hukuk yolları tükendiği gerekçesiyle 20 Temmuz 2015’te AYM'ye bireysel başvuruda bulundu. Başvuruyu ele alan AYM, Cumhuriyet Başsavcılığı'nın verdiği kovuşturmaya yer olmadığı kararında, polisin yürüyüşe yaptığı müdahale anına dair kamera kayıtları üzerinden bir bulguya yer vermediğini tespit etti. AYM, başvurucu hakkında düzenlenen tıbbi raporlar arasındaki çelişkinin Cumhuriyet Başsavcılığı’nca nasıl giderildiğine ilişkin bir açıklığın olmadığına dikkat çekerek, "Maddi gerçeğin ortaya çıkarılması için kilit role sahip olan sağlık raporları arasındaki çelişkinin giderilmemiş olması hususları gözetildiğinde soruşturmanın tam ve etkin şekilde yürütülmesi noktasında gereken özenin gösterildiği söylenemeyecektir" değerlendirmesinde bulundu.
YENİDEN SORUŞTURMA AÇILACAK
Öte yandan başvurucunun yaralanması ile toplantı ve gösteri yürüyüşüne müdahale edilmesinin iç içe olaylar olduğuna dikkat çeken AYM, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Ezgi Özen’in şikayeti hakkında verdiği kararda, gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiği iddiasına yer verilmediğini belirledi. Kötü muamele yasağının usul boyutunun ve toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlal edildiğine karar veren AYM, başvurucu Özen’e 17 bin 500 TL manevi tazminat ödenmesine ve kötü muamele yasağına ilişkin ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden soruşturma yapılmak üzere kararın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine karar verdi.
(DHA)