Türkiye Sinan Ateş cinayeti davasını takip etmeye devam ediyor. Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş, 30 Aralık 2022'de Ankara'da uğradığı silahlı saldırı sonucu ölmüştü. Cinayetle ilgili dava geçtiğimiz hafta başladı. Dava sürecinde açıklamaları dikkatle takip edilen Ayşe Ateş'ten zehir zemberek bir paylaşım geldi.
Sosyal medyadan paylaşım yapan Ayşe Ateş, "Ulan müptezeller! Ulan adiler! Ulan kurşun askerler!" diye başladığı açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Beni bıraktınız, şimdi de Saniye Anne’me mi küfür etmeye başladınız? Sinan'ın annesini, kardeşlerini mi FETÖCÜ ilan ettiniz? Sizin gibi alçakların, korkakların karşısında ferasetiyle, cesaretiyle dağ gibi yükselen şu acılı kadın; bir yıl içinde önce evladını, sonra hayat arkadaşını toprağa verdi. Birini kurşunlar aldı bağrından, diğerini evlat acısı ve kahır. Yine de eğilip bükülmedi. Korkup bir köşeye sinmedi. Bu yaşında geldi, oğlunun katilleriyle yüzleşti. Hepinizin yüzüne bakıp suratına tükürdü de bana mısın demediniz.
Siz ne bulanacak bir mideye ne de şahsiyet namına bir kaideye sahipsiniz! Ne aile terbiyesi almışsınız ne de insanlıktan nasibinizi! Kocasını, evladını, kardeşini toprağa vermiş bu arkasız kadınları Ülkü Ocaklarına, MHP’ye saldırmakla suçlayıp hedef gösterirken öfkeden kıpkırmızı oluyorsunuz. Dün bütün kutsallarınıza küfür eden Zihni Çakır'la, Fuat Uğur'la bugün el ele verip birkaç korkağın, alçağın boğazına kadar battığı bu siyasi cinayeti dile getirenleri hakaretle, küfürle, tehditle, örgütçülükle, cinsiyetçi söylemlerle bastırmaya çalışırken yüzünüzde kızarmanın en ufak belirtisine yer vermiyorsunuz. Ne utanma var ne arlanma! Yalanın, iftiranın bini sizde bir para. Dürüstlük mü, namus mu, haysiyet mi, şeref mi?.. Ara babam, ara. Saldırın ulan, bekliyoruz!
Adalet düşleyenlerin kâbusçuları, namussuzların namusçuları, doğru söz mahpusçuları saldırın! Memleketin kalleş pusucuları, torbacıların çanak tutucuları saldırın! Binin milyonluk siyah arabalarınıza, öyle saldırın! Karton kahramanlarınızla, sosyal medya ordularınızla, tetikçilerinizle, ayakçılarınızla, yardakçılarınızla, yaltakçılarınızla saldırın!
FETÖ kalıntılarınızı, satılık satırlarınızı, cinayet temalı film alıntılarınızı arkanıza alıp saldırın! Kiralık katillerin, torbacıların beyanlarını, trollerinizin yalanlarını, gerçek azmettiricilerin yeni şiddet planlarını yanınıza alıp saldırın! Dönme dolaplarınızla, basmakalıplarınızla, iltihaplarınızla saldırın! İrin akan, yan bakan, kan kokan ağzınızla saldırın! Hamasetin arkasına sakladığınız özünüzle, gerçeklerden hesap soran sözünüzle, kibirden koltuğa sığmayan gözünüzle saldırın!
Ne algı operasyonlarınız ne bu operasyonları yapan moronlarınız ne de alnımıza yollayacağınız kiralık kurşunlarınız bizi bu adalet yolundan döndürebilir. Çünkü siz bizim canımızı çok yaktınız. Siz bizim canımızı çoktan aldınız. Yapmayacaktınız!"
Öte yandan anne Saniye Ateş ise gazetecilere davayla ilgili dikkat çeken açıklama yaptı. Konuşurken gözleri dolan anne Ateş "Allah'a kaldı, üstünü örtmeye çalışıyorlar. Bu siyasi bir davadır, kesinlikle adi bir suç değil. Bunu torbacılar mı yaptı, hayır onlar yapmadı. Arkasındakiler onlara bu cesareti verdi. Belki davanın sonunu görmem ama ölene kadar uğraşırım bu yolda.” dedi.
Sinan Ateş, Çankaya ilçesi Çukurambar semtindeki Kızılırmak Mahallesi'nde 30 Aralık 2022'de uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetmiş, cinayetle ilgili 22 kişi hakkında dava açılmıştı.
Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş ve olay sırasında beraberindeki Selman Bozkurt'un "müşteki" sıfatıyla yer aldığı 22 sanıklı iddianamede, "müşterek fail" olarak yer alan sanıklar tetikçi Eray Özyağci, Vedat Balkaya ve Suat Kurt'un "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, müşteki Selman Bozkurt'a yönelik "tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13'er yıldan 20'şer yıla kadar hapis, Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş'ın ise cinayete azmettirmekten ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
Özyağci'nin ayrıca "ruhsatsız tabanca bulundurmak ve taşımak" suçundan 1 yıldan 3 yıla, Demirbaş'ın ise "zincirleme şekilde kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme" suçundan 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
Sanıklar Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Mustafa Uzunlar, Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak, Osman Bayraktar, Caner Güney, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç, Emre Yüksel, Serdar Öktem, Erdem Karadeniz, Alper Atay, Mustafa Ensar Aykal'ın ise "tasarlayarak kasten öldürmeye yardım" suçundan 15'er yıldan 20'şer yıla kadar hapsi talep ediliyor.
Eski cinayet büro amiri Aykal'ın ayrıca kamu görevinin verdiği yetkiyi kötüye kullanarak maktule ait kişisel bilgileri hukuka aykırı olarak temin ettiği gerekçesiyle ayrıca 3 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
Davada mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Mehmet Yüce, Erdem Karadeniz, Osman Bayraktar, Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Aytaç Ataç, Caner Günay, Umut Ersoy ve Alper Atay'ın savunmalarının alınmış olmasını, mevcut delil durumunu ve tutuklulukta geçirdikleri süreyi göz önünde bulundurularak tahliyelerine karar vermişti.