Olay, 12 Temmuz 2021 tarihinde Kocaeli'nin Gebze ilçesi Pelitli Mahallesinde meydana geldi. Dershaneden evine dönmek için halk otobüsüne binen Ayşegül Aydın (17), evine yaklaşık 200 metre kala, kendisini uzun süredir takip eden yabancı uyruklu Muhammed A.'nın saldırısına uğradı. Aydın'ı tenha yoldan ormanlık alana doğru çeken şahıs, genç kıza saldırdı. Genç kızın direnmesi üzerine de şahıs, yerden aldığı taşla genç kızın kafasına vurdu. Bayılan genç kızı yol kenarına taşıyan zanlı, bir arabayı durdurup, baygın halde kız bulduğunu söyleyerek yardım çağırmalarını istedi. Bu sırada evine doğru giden genç kızın erkek kardeşi, Ayşegül'ü yol kenarında görünce durumu hemen babasına haber verdi. Ağır yaralı olarak ambulansa alınan genç kız, tedavi edilmek üzere özel bir hastaneye kaldırıldı. 5 ay boyunca yaşam savaşı veren Ayşegül, daha sonra yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Mustafa A. ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
*Fotoğraftaki kişi Ayşegül'ün ağabeyi Esat Aydın
Muhammed A'nın dün Gebze 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı. Sanığın savunmasında "Ben yapmadım, kendisi düştü" demesinin ardından aile duruma tepki gösterdi. Sanığın bu sözlerinin ardından sinirlerine hakim olamayan ağabey Esat Aydın, duruşma salonuna soktuğu kesici alet ile tercüman İ.N.’ye saldırdı. Hastanede tedavisi tamamlanan İ.N. taburcu edildi.
Olayın ardından ifadesi alınan ağabey Esat Aydın, emniyetteki işlemlerinin ardından Gebze Adliyesine sevk edildi. Aydın, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Oğlu cezaevine gönderilen acılı babanın sözleri yürekleri dağladı.
Dün duruşma salonunda gerçekleşen olayı anlatan acılı baba Metin Aydın, “Dün Ayşegül kızımın mahkemesi vardı. Mahkeme sırasında Ayşegül’ün ağabeyi, oğlum kendini kaybetti. Orada istenmeyen bir arbede yaşandı. Arbede sırasında bir kişinin yaralanması neticesinde oğlum şu anda tutuklandı. Yüce mahkemenin takdiridir. Adalete güveniyorum. Şimdi çocuğumun birisi mezarda, birisini de cezaevine gönderdim. Bunu yüce adaletimize havale ediyorum. Benim oğlum yanımda çalışan birisi. Sicili temiz ama kardeşine yapılan bu zulüm karşısında kendini tutamadı. Sanık ‘Ben bir şey yapmadım, yolda buldum’ gibi tavırlar içerisine girdiği anda benim oğlum kendini kaybetti. O anda bir arbede yaşandı, arbede sırasında tercüman yaralandı. Şimdi oğlumu tutukladılar. Ama yüce adalete güveniyorum" dedi.
Duruşmaya SEGBİS ile bağlanan Muhammed A.’nın hal ve tavırlarından rahatsızlık duyduklarını kaydeden Aydın, "Hali, tavrı çok güzeldi. En güzel kıyafetleri giymiş, saçlarını güzelce boyatmış. Tosun gibi bakmışlar. Kandıra Cezaevinden Batman Cezaevine almışlar. Onun aldığı nefes haram olsun. Onun bu halleri bizi kahretti. 'Türkçe bilmiyorum' dediği için tercüman getirtildi, tercüman onunla kendi dillerinde konuştu, hakim olay anını anlatmasını istediği zaman o anda Türkçe konuştu. ‘Ben yapmadım, ben yardım ettim’ dediği anda oğlum kendini kaybetti. Olayı tabii ki tasvip etmiyoruz ama tercümanın hiçbir hayati tehlikesi yok. Benim oğlum bir suç makinesi değil, kardeşine yapılan zulmün sonrasında kendisini kaybetmesiyle olan bir olay. Hemen alınıp apar topar cezaevine gönderilmesini anlayamadım. Bu da bize ikinci bir ceza gibi geldi. Benim oğlum kaçmadı, hiçbir şey yapmadı. Benim oğlum işinde gücünde bir insan. Tabii ki yargıya saygımız sonsuz, yargılansın ama hemen tutuklanacak da bir durum söz konusu değildi. Hakim bunu tutuksuz yargılayabilirdi. Kim olsaydı o anda kendisini kaybedebilirdi. Yüce mahkememizin bunu da göz önünde bulundurması lazım. Bu rastgele, durup dururken yaşanmış bir olay değil" diye konuştu.
(İHA)