İSTANBUL (AA) - Ayşen Gruda'nın torunu Emre Gruda, Türk halkına başsağlığı dileyerek, "Bu dönemde yanımızda olan herkese teşekkür ederim. Gerçek bir değer, gerçek bir kadın, gerçek bir tiyatrocu ve iyi bir insandı." dedi.
Derindere Hastanesinde yoğun bakımdayken hayatını kaybeden ünlü sanatçının torunu Gruda, oyuncu Tuna Arman ve Derindere Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Görkem Gökçelioğlu hastane önünde AA muhabirine açıklama yaptı.
Türk halkına başsağlığı dileyen Gruda, "Bu dönemde yanımızda olan herkese teşekkür ederim. Gerçek bir değer, gerçek bir kadın, gerçek bir tiyatrocu ve iyi bir insandı." değerlendirmesini yaptı.
Gruda, anneannesinin cenazesinin 25 Ocak'ta Zincirlikuyu Camisi'nde kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verileceğini söyledi.
Gruda'nın kızı Elvan Gruda ile Ayşen Gruda'nın gayet güzel bir ana kız ilişkileri olduğunu belirten Gruda, şunları kaydetti:
"Birbirlerini severlerdi. Bizim aile genelde arkadaş gibidir, hepimiz dost gibiydik. Anneannem, ben ve annem bu dostluğumuzla birbirimize çok şeyler kattık. Güzel günler de geçirdik, acılı günler de. Artık bugünden sonra hepimize sabır diliyorum. Uzun, sağlıklı ve güzel bir ömür diliyorum."
- "Birçok kişi onun filmleriyle, oyunlarıyla büyüdü"
Oyuncu Tuna Arman ise Ayşen Gruda için torunu Emre'nin ayrı bir yeri olduğunu ifade ederek, "Ayşen Gruda'nın her şeyi Emreydi. Emre'nin doğumuyla Ayşen Gruda bambaşka bir kadın oldu. O yüzden bugün bu en zor görev de Emre'de." ifadesini kullandı.
Gruda'nın sinema ve tiyatro tarihine adını yazmış çok büyük bir usta olduğunu dile getiren Arman, "Ablamızdı, anamızdı. Bizim jenerasyonu yetiştiren çok önemli bir kadındı. 'Deli kadın'dı o." dedi.
Arman, Gruda gibi ablaların kendilerine yol açtıklarına dikkati çekerek, "Biz de onların izinden gittik. Şimdi de Emre'lerin jenerasyonu bizlerin izinden devam ediyor. Çok özeldi benim için. Bugün eminim birçok evde hüzün var. Birçok kişi onun filmleriyle, oyunlarıyla büyüdü. Ne mutlu ki böyle bir insanı tanıdık, gördük, öğrendik ve aynı sahneyi paylaştık.
Gruda'nın "Türk halkı beni nasıl uğurlayacağını bilir" dediğini aktaran Arman, hastalığı sürecinde kendi canları gibi bakan hastane yetkililerine ve bu süreçte yanlarında olan arayıp soran herkese teşekkür etti.
- "Kendi ailemizden biriymiş gibi ilgilendik"
Derindere Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Görkem Gökçelioğlu ise açıklamasında yaklaşık 1,5 sene önce hastaneye gelen sanatçıya pankreas kanseri tanısı koyulduğunu kaydetti.
Gökçelioğlu, "Hepimizin sevdiği değerli bir tiyatro sanatçımızdı. Dolayısıyla hepimiz onunla kendi ailemizden biriymiş gibi ilgilendik ve 1,5 yıl boyunca bu süreci sürdürdük. Aslında pankreas kanseri daha kısa ömür beklediğimiz kanser. Ancak Ayşen hanımın inatçı yapısı kansere karşı savaşında çok etkili oldu." şeklinde konuştu.
Gruda'nın son 2 haftaya kadar şuuru ve bilinci yerinde olduğunu, konuşabildiğini aktaran Gökçelioğlu, "Son aydır yoğun bakımda takip etmek zorunda kaldık. Son 2 haftadır da solunum desteği alıyordu. İki gündür durumunun biraz ağırlaşmasıyla beraber tansiyon ve nabız düşüklüğünden dolayı bugün artık kalbi dayanamadı ve kendisini kaybettik." ifadesini kullandı.
- Ayşen Gruda
Tiyatro ve sinema oyuncusu, Yeşilçam'ın unutulmaz isimlerinden Ayşen Gruda, tedavi gördüğü Derindere Hastanesinde bugün 13.45'te hayatını kaybetmişti.
Erman Ailesi'nin ortanca kızı olarak 1944'te İstanbul, Yeşilköy'de dünyaya gelen Ayşen Gruda, ilk kez 1962'de "Kongre Eğleniyor" adlı vodvilde küçük bir hizmetçi rolünü canlandırdı.
Tevfik Bilge’nin turne tiyatrosunda profesyonel olarak oyunculuğa başlayan Gruda, Ankara Meydan Sahnesinde tanıştığı tiyatro oyuncusu Yılmaz Gruda ile 1965'te evlendi.
Kızları Elvan doğunca bir süre tiyatroya ara veren Gruda, 1976'da boşandıktan sonra da eşinin soyadını kullanmaya devam etti.
Çok sayıda televizyon yapımının yanı sıra tiyatro oyunlarında da rol alan usta sanatçı, Yeşilçam'ın unutulmaz isimleriyle birlikte onlarca filmde oynadı.
Ayşen Gruda, 2006'da Sadri Alışık Ödülleri'nde ve 2010'da Uluslararası Altın Portakal Film Festivali'nde "En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu" ödüllerini alırken, 2012'de ise İstanbul Film Festivalinin "Onur Ödülü"nün sahibi oldu.