Ayvalık yangınında sabotaj yok

İZMİR (İHA) - İzmir'de yangın su havuzu açılışı törenine katılan Orman Genel Müdürü Osman Kahveci, bu yıl Türkiye'de çıkan 680 yangında 750 hektar orman alanının yandığını belirterek, Ayvalık'ta geçen pazar gecesi çıkan yangında ise sabotaj ihtimali olmadığını, insan ihmalinin söz konusu olduğunu söyledi.

İzmir Orman Bölge Müdürlüğü'nün geçtiğimiz yıl başlattığı "Orman yangınına bir damla su da sizden" kampanyası kapsamında Münir Ülküatam isimli vatandaş tarafından Buca İlçesi Olduruk mevkiinde yaptırılan 432 tonluk yangın su havuzunun açılışına katılan Kahveci, basın mensuplarının sorusu üzerine, Türkiye'de orman yangınlarıyla ilgili devamlı olarak istatistikler tutulduğunu söyledi. Bu yıl, bugün itibariyle 680 adet yangının çıktığını, bu yangınlarda 750 hektar alanın yandığını belirten Orman Genel Müdürü Kahveci, "Tabi bunların hepsi verimli ormanlar değildi. Bir kısmı maki, otluk, çalılık alanlar olmak üzere bazıları örtü, bazıları tepe yangını şeklinde oldu. Son 5 yılın ortalaması, yani 2000-2005 yılı ortalamasına baktığımız zaman yanan alanımız bin 100 hektar. Geçen seneki yangın sayısı itibariyle bu sene yangın sayımızda bir miktar artış oldu. Ama yanan alan itibariyle çok ciddi bir fark yok" dedi.

Ayvalık'ta 150 hektar alanın zarar gördüğü yangına kendisinin de gittiğini, sabah saatlerinde yangın mahallinde olduğunu belirten Osman Kahveci, "Oradaki en büyük şansızlık, yangının gece çıkması. Hava araçlarını hiç kullanamazken, kara araçlarımızı da gece boyunca etkin bir şekilde kullanamadık. Biz sadece gece boyunca oraya yoğun bir iş makinesi, arazöz ve hava aracı sevk ettik. Sabahleyin günün ışımasıyla birlikte 7 helikopter, 7 uçağımızla yangına müdahale ettik. 2 saat içerisinde yangını kontrol altına aldık" diye konuştu.

"AYVALIK YANGININDA SABOTAJ TESPİTİMİZ YOK" Yangında önce çıkış nedeninden çok hızlı bir şekilde söndürülmesine yoğunlaştıklarını dile getiren Kahveci, tatil siteleri ve beldelerin yoğunluğu nedeniyle iş makinelerini de bu yerleşim yerlerinin çevrelerine yoğunlaştırdıklarını kaydetti. Yangının çıkış nedenini henüz çok net olarak bilmediklerini, oradaki görgü tanıkları ve yangın kulesi görevlisinin ifadelerine göre piknik yerinin kenarından çıktığını bildiren Kahveci, şu açıklamaları yaptı:
"Bizim tespitimiz gündüz ya piknik ateşi yakıldı ve ateş bıraktı veya biliyorsunuz orası sayfiye yeri, insanlar gecede orada öyle yerlerde dolaşabiliyorlar, biri sigara attı ya da yanıcı bir maddeyle yandı. Yangının çıktığı yer tek bir nokta. Ancak, yangının birkaç ayrı yerde parlaması ağaçların kozalak atmasından kaynaklanıyor. Yangının ilk çıktığı yerde yaşlı kızılçam ağaçlarımız vardı. Bu ağaçların üzerindeki kozalaklar ısıyla, alevle birlikte patlayarak 500 metreye kadar uzak mesafelere gidebiliyor. Yangın çıktıktan sonra bir başka yerde yangının çıkmasının teknik olarak izahı bu. Bizim sabotaj şeklinde bir tespitimiz yok. İnsanın ihmali ve dikkatsizliği var."
Yangın su havuzunun açılış törenindeki konuşmasında ise Kahveci, Akdeniz çanağı ülkelerini en çok tehdit eden şeyin orman yangınları olduğunu belirterek, Akdeniz çanağında yılda 500 bin hektar, dünyada ise 13 milyon hektar orman alanının yangınlarla tahrip olduğunu söyledi. Her ülkenin kendine göre tedbirler aldığını ve yangınlara karşı stratejiler geliştirdiğini ifade eden Osman Kahveci, Türkiye'deki yangınların yüzde 95'inin insan eliyle çıktığının altını çizdi. Yanan alanların ağaçlandırılarak yeniden orman haline getirilebildiğini, ancak orada kaybolan hayvan ve otların da içinde bulunduğu ekolojik dengenin yeniden sağlanmasının çok uzun yıllar aldığına dikkat çeken Kahveci, Orman Genel Müdürlüğü olarak yangınla mücadelede kullandıkları en etkili malzemenin su olduğunu, Türkiye'de kimyasal madde kullanılmadığını bildirdi. Toplumun bilinçlendirilmesi için de çalışmalar yaptıklarını, bu çalışmalardan en önemlisinin "Alo 177" hattı olduğunu belirten Kahveci, bu hattın açılmasıyla olumlu sonuçlar alındığını söyledi.

"YANGINA MÜDAHALEDE BİR SAAT GECİKTİĞİNİZ ZAMAN ÖNLENMESİ ZOR OLUR" İkinci bir mücadele yolu olarak suya kolay ulaşma hedefine yönelik çalışmalar yaptıklarını, burada önemli olanın yangına büyümeden müdahale yapılması olduğunu kaydeden Kahveci, orman alanlarına yakın yerlere yangın su havuzu ve göletleri yapma kampanyasının bir strateji olarak benimsendiğini, hızla yaygınlaştığını dile getirdi. Akdeniz çanağında orman yangınlarında en az orman kaybeden ülkenin Türkiye olduğunu, bazı ülkelerin 50 kat daha fazla orman kaybettiğini, Türkiye'nin her yıl orman yangınlarında ormanlarının binde birinden daha az ormanı kaybettiğini açıklayan Kahveci, yangın söndürme çalışmalarında bugüne kadar 100'e yakın asker, müdür ve personel kaybedildiğini, başarılı olmak için vermeye de hazır olduklarını söyledi. Orman yangınlarıyla mücadelede en önemli enstrümanın su olması nedeniyle açılışı yapılacak havuzun önemine dikkat çeken Kahveci, "Ormanı olmayan ülkede yangın olmaz. Bu nedenle yangınla mücadelenin olmazsa olmaz önemi var. Bir helikopter bir seferde 2.5 ton su taşıyor. Yangına müdahalede bir saat geciktiğiniz zaman önlenmesi zor olur. Su havuzlarını ve göletlerini bu mücadelede başarılı olmak için daha da çoğaltmak istiyoruz" diye konuştu.

432 tonluk yangın su havuzunu yaptıran 77 yaşındaki hayırsever işadamı Münir Ülküatam ise, tesisin yararlı ve hayırlı olmasını diledi.
Konuşmaların ardından Ülküatam'a Orman Genel Müdürü Kahveci, İzmir Vali Yardımcısı Fethi Özdemir ve Orman Bölge Müdürü İsmail Üzmez bir teşekkür plaketi verirken, daha sonra havuzun açılışimaddeyle yandı. Yangının ı yapıldı. Folklor gösterilerinin de sunulduğu açılış töreninde, ormana ait bir helikopter havuzun üzerine su bıraktı.