Adana'nın Ceyhan İlçesinde korku ve sindirme yoluyla haksız kazanç sağlamak için suç örgütü kurdukları ileri sürülen Çağlayan ve Ozanlar çeteleri arasında 2005 yılında bir çatışma çıktı. Adam öldürme, yaralama, ev ve iş yeri kurşunlama olaylarına karıştıkları iddia edilen Çağlayan çetesinin lideri Namık Kemal Kımızoğlu ise bu çatışmanın ardından yasa dışı yollarla yurt dışına kaçarak izini kaybettirdi. Kımızoğlu'nun yurt dışına kaçmasının ardından çetenin başına geçen küçük kardeşi, 'Küçük Çağlayan' lakaplı 37 yaşındaki Erkan Kımızoğlu, çete üyeleri Kadir S., İlker A. ve İhsan A. ile birlikte Ozanlar çetesinin lideri gazinocu Mehmet Ozan'ı öldürmek için oturduğu İnönü Bulvarı Yıldız Apartmanı önünde 2 Temmuz 2005 günü pusu kurdu.
Erkan Kımızoğlu ve 3 çete üyesi, saat 05.00 sıralarında 01 VF 011 plakalı otomobilini apartmanın önüne park ettiği sırada Mehmet Ozan'ı kalaşnikof tüfeklerle taradı. Saldırıda Ozan ile birlikte otomobilde bulunan yeğeni Hakan Akkuş, koruması ile arkadaşı emekli astsubay Mahmut Akıllı hayatını kaybetti.
Sonrasında saldırganlar, kent merkezindeki otoyol köprüsüne gelip olayda kullandıkları aracı yaktı ve suç aleti kalaşnikof, 4 şarjör ve 90 mermiyi Seyhan Nehri'ne atarak kaçtı.
Süpürge Operasyonu
Adana polisi, Kımızoğlu ile birlikte 35 çete üyesini 'Süpürge' adını verdiği operasyonla yakaladı. Saldırıyı gerçekleştirdiği iddia edilen 4 kişi tutuklanırken, diğer şüpheliler tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Mahkeme, 4 kişiyi öldürdükleri iddiasıyla yargılandıkları davada çete lideri Erkan Kımızoğlu'nu 4 kez ömür boyu hapis cezasına çarptırdı, ayrıca örgüt lideri olmak ve kalaşnikof tüfek bulundurmak suçundan da 9 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırdı.
Mahkeme ayrıca çete üyeleri Kadir S. ile İhsan A.'yı 4 kişiyi öldürdükleri gerekçesiyle 4'er kez ömür boyu hapis, çete üyeliğinden 1'er yıl 10'ar ay 15'er gün, İlker A. da 3 kez ömür boyu hapis ve 26 yıl hapse mahkum etti.
Tutuksuz yargılanan 7 çete üyesine ise 1'er yıl 15'er gün hapis cezası verilirken, 23 kişi beraat etti.
Ancak, İlker Aydar, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) tutukluluk süresini belirleyen 102'nci maddesi gereğince 5 yıllık azami tutukluluk süresi dolduğu için 31 Aralık 2010 tarihinde tahliye edildi. İlker Aydar hakkında tahliyesinden sonra verilen ceza kesinleşince 2011 yılında tekrar yakalama kararı çıkarıldı.
Bu arada Aydar, sahte kimlik çıkartarak Turan Bilir ismiyle, KKTC'ye 2011 yılında Girne Turizm Limanı'nda ülkeye giriş yaptı. Gazimağusa'ya bağlı Sınırüstü köyüne yerleştiği tespit edildi. 10 Şubat Cuma günü, Adana polisi ve KKTC polisinin ortak yürüttüğü operasyonda gizli yaşam sürdüğü evinde yakalandı.
İnfaz kararının uygulamasın için Adana'ya getirilen Aydar, polislerin uzun namlulu silahlı güvenlik önemleri altında Adli Tıp Birimi'ne getirildi. Sağlık kontrolünün ardından işlemleri tamamlanmak üzere emniyete götürüldü.