Aziz Yıldırım: "Bundan sonra Ali Koç'un adını ağzıma almayacağım"

TRT Spor'da yayınlanan Basın Tribünü programına konuk olan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, yaklaşan başkanlık seçimi, FETÖ ve Ali Koç hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı.

Pazar günü yapılacak kongreyle ilgili bilgi veren Aziz Yıldırım, ""Kongrede 26 bin katılım hakkı var, 26 bini de katılabilir. Tahmin ediyorum ki, o civarlarda gelmesi lazım, bekliyoruz. 3 yıl için bir şey vaat etmiyorum, sonra 'yapamadı' diyorsunuz. Yapacaklarımı mı vadedeyim, yoksa yapamayacaklarımı da mı vadedeyim? Vaat yok. Operasyon yapıldı, ben ve arkadaşlarım karşısına dikildi. Asıl amaç şike değil, camiayı ele geçirmekti. Ne şikesi, memleket elde geçiyor' dedim. Bu yaşananlardan sonra Fenerbahçe değerlerini kaybetti. Hisse senetlerinin değeri düştü. Şampiyonlar Ligi'ni hak ettiği halde 2 defa gidemedi. Maddi ve manevi zararlar verildi kulübe. Diğer takımlar çocukları 'siz şikecisiniz' diye sinirlendirdi. Görsel, yazılı basında herkes 'siz şikecisiniz' diye ayağa kalktı. Onu söyleyenlerin bazıları, bir şey olmamış gibi yazmaya devam ediyor. O günü yaşatanlarla, maddi, hem manevi hesaplaşma yapılmalı...

3 YIL SONRA BİR DAHA ADAY OLMAYACAĞIM
Fenerbahçe'ye 3 yıl daha başkanlık yapayım teziyle aday değilim. Ben bir hesaplaşma yapacağım. Ben ve benim gibi eziyet çekenler, Metris'te, Silivri'de yaşayanlar bu hesaplaşmayı yapar. Biz yaşadık, bu kavgayı yapmamız lazım. Fenerbahçe kayıplarını isteyecektir, devletten de isteyecektir. İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı... Bunların hepsiyle hesaplaşacağız. Devlete mahkeme açacağız gerekirse. Ben sırf bu hesabı sormak için arkadaşlarım ile 3 yıl daha adayım. 3 yıl sonra da bir daha aday değilim. Bir daha görev almayı düşünmüyorum. Fenerbahçe'nin ihtiyacı olursa, bana 'kapıda bekçi olman lazım' derse, o zaman gelir bekçiliği yaparım" ifadelerini kullandı.

"ALİ KOÇ'A HİÇBİR ZAMAN FETÖ'CÜ DEMEDİM"
Aziz Yıldırım, "Kapalı kapılar arkasında konuşacak kadar karaktersiz bir adam değilim. FETÖ örgütüne karşı ilk dikilen insan benim. Ben öyle kapılar arkasında konuşmam. Sayın Ali Koç'a hiçbir zaman FETÖ'cü demedim. Bir şey söylenince Ali Bey buna hemen inanıyor. İnanmayacaksın, rahat olacaksın. Rahat ol ya, bir şey yok. Ben suçlayacaksam herkesin önünde suçlarım. Benim düşüncelerimde böyle bir şey yok. Böyle bir şey olsaydı, 2015'te Ali Koç'u yerime aday göstermezdim. Ali Koç ne FETÖ'cüdür, ne de FETÖ ile ilgisi vardır. Benim bilgim olmadan başkaları gidip şikayet etmişse ve bundan dolayı beni suçluyorlarsa, kim suçluyorsa onlar namussuz ve şerefsizdir. Ali Koç abisini alsın yanıma gelsin, her gün kulüpteyim. Her şeyin arkasında bir şeyler arıyorlar. Ali Koç'u bir daha uyarayım, sen Koç ailesinin bir çocuğusun, bunlar basit şeyler. Olaylara biraz geniş bak...

En büyük kumpası yemiş adam olarak ben niye kumpas yapayım? Niye, Fenerbahçe başkanı olmak için mi? Ben 20 yıl başkanlık yaptım, bir daha kimse yapamaz. Fenerbahçe'nin tribünlerine fitne sokuldu. Kanada'dan ya da Avrupa'nın her yerinden bize hakaret yağıyor. Bunların hepsi FETÖ'cü" diye konuştu.

BORÇ 400 MİLYON EURO
Aziz Yıldırım, Fenerbahçe'nin borcunu da açıklayarak, "Borç var tabii. 400 milyon euro, her yerde söylüyoruz. Kur farkından dolayı artış oldu. Fenerbahçe'nin borcunun nerelerden geldiği belli. Basket takımının 15 milyon euro açığı var. 4 sene Final Four'a gitti, 60 milyon euro. Ortaya para koyulacak deniyor, başkan olamazsan bu vaatleri Fenerbahçe'ye vermeyecek misiniz? Ben vereceğim, ne proje koyuyorsak ortaya, Fenerbahçe'nin projesidir" dedi.

"BUGÜNDEN SONRA ALİ KOÇ İSMİNİ AĞZIMA ALMAYACAĞIM"
Ali Koç'la aralarındaki iplerin koptuğu olayı da açıklayan Aziz Yıldırım, "2 Eylül 2015'te Ali Koç beni kulüpten arıyor ve başkanı ziyarete gelmek istediğini söylüyor. 9 Eylül'de onu beklediğimi söyledim. Burhan Karaçam ile birlikte beni ziyarete geldiler. Geldiler ikisi, ben de Fenerbahçe ile ilgili konuşulacak diye bizim yönetici arkadaşları Şekip Beyi, İlhan Beyi ve Mahmut Beyi çağırdım. Bizim de mahkeme devam ediyor. Savcı 2 ay izne gideceğini ifade etmiş. Heyet de savcının mütaala vermesini bekliyor, olumlu-olumsuz belli değil.

O günlerde bunun gerginliği vardı. Bu sırada toplantıya girildi. Kafam diğer tarafa takıldığı için konsantre olamadım. Yandex'ten ne kadar para kazanacağız, 1 Milyon Üye projesinde neredeyiz. Ne kadar kombine sattık, ne kadar taraftar geldi. 'Sonunda 'ne oluyor?' dedim, mevzu nedir? 'Ben ölmedim' dedim, yaşıyorum. Ben ölünce gelirsiniz mirasımı paylaşırsınız dedim. Geldiler hesap sormaya, biz yargıyı beklerken onlar bizden hesap sormaya geldiler. Biz de mirası biz öldükten sonra paylaşacağımızı söyledim. Kırılma noktası burasıdır. Fenerbahçe 6 defa şampiyon oldu ama 4 defa şampiyonluğu elinden alındı.

'Her şey 3 Temmuz sürecine bağlanmasın' deniyor...' Her şey 3 Temmuz sürecine bağlanacaktır, bağlanmalıdır. Otobüs kurşunlandı. Lig lideri olan takım, şampiyonluğa giden takım o gece bitmiştir. Moral olarak bitmiştir. Yabancıların hepsi korkmuştur, yerliler de ne yapsın? Şampiyonluk kaçmıştır. 3 Temmuz da Fenerbahçe'nin üzerinden silindir gibi geçmiştir" dedi.

"GALATASARAY MAÇINDA 3 PENALTIMIZ VERİLMEDİ"
Galatasaray maçında 3 penaltı verilmedi. 1 tanesi verilse, Fenerbahçe bugün öne geçmişti. Galatasaray maçında Bülent Yıldırım tarafından hakkı yenmeseydi Fenerbahçe'nin, bugün şampiyon olmuştu. 2006'da 16 dakika maç uzatıldı ki, 30 dakika uzatılırdı normal şartlarda. Neler atıldı, borazanlar öttürüldü. Şampiyonluğu kaybettirdiler, FETÖ operasyonu orada başladı. Aziz Yıldırım ve arkadaşları olmasaydı, Fenerbahçe çok başka noktalara giderdi. Dik durduk. Bu sene boyunca Fenerbahçe'nin aleyhine oyunlar oynandı. 'Niye konuşmuyorsun?' diyorlar. Konuşuyoruz, 50 bin, 100 bin ceza veriyorlar. Bunları da cebimizden veriyoruz. Hukuk Kurulu açıklama yapıyor, bana para cezası veriyorlar. Yapıldı.

Bu takım şampiyon olsa, kötü diyecek miydiniz? Fenerbahçe takımı kaliteliydi, müsaade edilmedi. Fenerbahçe seyircisini böldük. Kombine almayın, ürün almayın diye durmadan yayın yaptılar sosyal medyada. 'Bölünmeyin, FETÖ'nün yapamadığını yaptırmaya çalışıyorlar' dedim. Ali Koç'un aday olarak erken çıkması böldü. FETÖ'nün de istediği buydu. Kötü niyet değil. Ali Koç'u ben aday gösterdim. İnsan aday gösterdiği bir insana "Sen erkeksen çık?" der mi? Ya böyle bir şey olur mu? Ali Koç yanlış anlıyor işte. " şeklinde konuştu.

Aziz Yıldırım, çarpıcı açıklamalarına şöyle devam etti:

"BAŞKA TAKIMLI BİRİNİ FENERBAHÇE'YE ÜYE YAPTIYSAM,ŞEREFSİZİM"
"1998 yılında ilk aday olduğumda 'Bir gün herkes Fenerbahçeli olacak' sözüm vardı. Bir kişi Fenerbahçeliyim diyorsa ve 3 kişi de referans oluyorsa, öyle üye olabilir. Ben 'başka takımdasın, gel seni üye yapalım' diye bir şey yapmadım. Yaptıysam, şerefsizim. Kimse para vermeden kulübe üye olamaz. Onlar da yaptılar, yaptırıyorlar da. Bugün Koç Grubu'nda, Arçelik'te çalışan.. Onlarca kişi üye yapıldı son zamanlarda. 1 kişi, 10 kişiyi üye yapıyor. Ama parası veriliyor. Bunlar olabilir. Para verilmeden üyelik olmaz.

Fenerbahçe 2011'de çağ atlıyordu. Fransa dergisi, önümüzdeki 10 yılda iki Avrupa takımı geliyor diyordu, biri Fenerbahçe, biri de Brondby. Forbes, 'Aziz'in mucizeleri' diye başlık attı. İlk 20 takım içindeydik biz. Sayın Ali Koç, Tüpraş'ı alırken kredi almadı mı? Sonra Migros'u satmadılar mı? Ülker Arena'yı kefil gösterdi diyorlar.. Şimdi hem ben, hem de eşim kefil olarak imzalıyoruz. Eşim bana, "Senle mi evlendim, Fenerbahçe ile mi evlendim?" diyor.

1998'de geldiğimde 16 milyon dolar bütçe, 25 milyon dolar borcu vardı kulübün. 30 milyon dolar kendi kaynaklarımdan kulübe hibe ettim. 80 milyon dolarlık stadı yaptık. Ben mühendislik yaptım. Sabah akşam orada dikildim. Biz böyle çalıştık. Fenerbahçe'nin kasasında milyon dolarlar vardı da biz harcamadık. Biz yaptık her şeyi. Fenerbahçe'yi bugünlere getirdim. 'Fenerbahçe halkın takımı' diyorlardı, halktan kimse üye olamıyordu. Fenerbahçe'yi halkın takımı yaptım."

AYKUT KOCAMAN'LA OTURUP KONUŞACAĞIZ
"Aykut hoca bence iyiydi. Bir maçta hakem gerekeni yapsaydı, Fenerbahçe bugün şampiyondu. Böyle olsaydı kimse onu konuşmayacaktı. Aykut hocanın 1 yıl daha mukavelesi var. 10 gündür görüşmedim Aykut hocayla. Seçim geçsin, sonra oturup, konuşacağız.

Aykut hoca temiz, doğru, çalışkan bir kişiliktir. Duygusallığı var. Çok çabuk duygusallığa kapılıyor. Biraz bekleyip, sonra karar verse, daha doğru karar vermiş olacak. Duygusallık var, üzülüyor ve o üzüntüyle bazen yanlış yapıyor."