'Azra bebeği elime aldığımdaki duygularımın tarifi imkansız'

Van depreminde umudun sembolü olan Azra bebeği kurtaran İzmir İl Sivil Savunma Müdürlüğü'ne bağlı arama kurtarma birlikleri döndü. Enkaz altından 47 saat sonra sağ çıkarılan 14 günlük Azra'nın, 6 saat süren hummalı bir çalışmayla kurtarılması ise bütün yurtta sevinç kaynağı olmuştu. Kurtarma anını Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabirine anlatan İzmir İl Savunma ve Kurtarma ekibinden Kadir Direk, enkazdan bir bebek sesi duyduklarını ve bütün enerjilerini bu yöne verdiklerini kaydetti. Azra'nın günışığına çıktığı an, depremle sarsılan herkesin yüzünün güldüğünü aktaran Direk, "Yaşadığım mutluluğun tarifi imkansız. Bebeği elime aldığımdaki duygularımın tarifi imkansız. Kendimi sanki savaşı kazanmış bir komutan gibi, şampiyon olmuş bir takımın kaptanı gibi hissettim. Kupayı havaya kaldırır gibi bir mutluluk. Tarifi imkansızdı." sözleriyle anlattı.
Prematüre dünyaya gelen Azra'yı annesinin elinden aldığı anki heyecanı hayatında daha önce hiç yaşamadığını, olayın bir mucize olduğunu söyledi. Beş katlı binanın yıkılması sonucu enkaz altında kalan minik Azra ve annesi Semiha Karaduman'ın bulunduğu noktaya çok zor şartlarda girdiklerini belirten Kadir Direk, "Girmemiz aslında çok büyük bir riskti. Annesi bebeğin rahatsızlandığını söylediğinde, ekip olarak onu almaya karar verdik. Çok zor bir yerdi, yapacak hiçbir şey yoktu ve biz şansımızı zorladık. Ya bebeği alacaktık ya zarar görecekti. Annesi çok zor durumda olduğunu söyledi. Ekip olarak emniyet kurallarını hiçe sayarak kasksız, baretsiz, eldivensiz içeriye girdim. Başka türlü hareket şansımız yoktu." dedi.

'BEBEĞE ZARAR GELECEK DİYE ÇOK KORKTUM'
Azra'yı eline alana kadar karşısına öyle küçük bir bebeğin çıkacağını tahmin edemediğini vurgulayan Direk, "Bebek var dediler ama ne kadar olduğunu bilemiyorsunuz ki. Onu gördüğümde şoke oldum. Annesinin elinden aldıktan sonra olay başladı. O ana kadar hiç korkmadım, çekinmedim fakat bebeği elime aldıktan sonra bir şey olacak diye 3,5 metrelik dehlizden çıkmak sanki saatler sürdü." diyerek duygularını ifade etti.
Van depremi öncesine kadar çok ceset çıkardığını, ancak ilk defa bir canlıya ulaştığını söyleyen Kadir Direk, Azra'yı sadece kendisi değil, ekip olarak kurtardıklarının da altını çizdi: "Benim ön plana çıkmam hiç önemli değil. Sürünerek girdim o 3,5 metrelik dehlize. Biraz daha genişletilerek girilmesi gerekiyordu. Annesi bebeğin rahatsız olduğunu söylediğinde beklemek için zamanımız olmadığına karar verdik. Ben de gözümü kararttım ve girdim. Biz o saate kadar bebeği görmemiştik. Karar verip girmeseydik ve bebeğe bir zarar gelseydi, ekip olarak kendimizi affedemezdik. Canımızı hiçe sayıp riski göze aldık."
İzmir'den Van'a 32 kişilik ekiple gittiklerini ve iki grup halinde arama çalışmaları yaptıklarını kaydeden Direk, aynı enkazda Azra'nın babasına da ulaşmaya çalıştıklarını ve hâlâ ümitli olduklarını belirterek, "Allah'tan ümit kesilmez. İnşallah bir mucize daha olur." şeklinde konuştu. Azra bebeği çıkardıktan sonra çok sayıda tebrik aldığını aktaran Kadir Direk, başarının canla başla çalışan bütün ekibe mal edilmesini istedi. Beş araçlık konvoyla Van'dan yola çıkan 32 kişilik ekip, 30 saat sonra İzmir'e ulaştı. Yaklaşık yedi günlük çalışmada, enkaz altından üçü canlı olmak üzere 18 kişi çıkarıldı.