HABER

Babacan: "Önemli olan sermayeyi ürkütmemek"

Ankara -(AA) Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, önemli olan konunun, Türkiye'ye maksimum miktarda sermaye çekebilmek ve sermayeyi ürkütmemek olduğunu vurgularken, "hele hele yetkili pozisyonda olan kurumlarımızın hiç bir şekilde endişe verici, tedirgin edici, tereddütlere yol açıcı yaklaşımlarda bulunmaması gerekir" dedi.

Babacan, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile Hazine'deki makamında yaptığı görüşmenin ardından, birlikte açıklamalarda bulundu.

Babacan, kamu bankalarına ilişkin soru üzerine, kendi Hükümetlerinden önce, özellikle Halk Bankasının büyük firmalara, geri dönüşü açıkçası mümkün olmayan krediler verdiğini belirterek, "Biz devir aldığımızda Halk bankasının toplam esnaf kredisi hacmi 180 milyon YTL düzeyindeydi. Bugün ise bunun 10 mislini aşan bir hacim görüyorsunuz. Çünkü Halk Bankası, gerçek anlamda, kuruluş amacına uygun çalışmaya başlayarak, KOBİ'lere ve esnafa kredi veren bir kuruluş haline geldi.
Hazine'nin bütçesine koyduğumuz sübvansiyon rakamıyla, bankalara biz uygun şartlı kredi kullandırma imkanı getiriyoruz, bankalara kesinlikle bir görev zararı
yüklenmiyor" diye konuştu.

Babacan, bu modelin, sadece kamu bankaları değil, özel bankalar tarafından da kullanılabilecek bir model olduğununu belirtti.

Babacan, bir başka soru üzerine, yabancı sermaye ile ilgili verilen bütün kararların siyaset kurumunun yetki sahasında olduğunu, ancak bu kararlar alınıp uygulanırken, ilgili birimlerle gerektiği kadar görüş alışverişinde mutlaka bulunulduğunu söyledi.

"Türkiye'de yabancı sermaye istemeyiz, Türkiye'de sermaye hareketlerine sınırlama getirilmelidir diyenlerin, (benim çocuğum işsiz kalsın umurumda değil) demek istediklerini de açıkça buradan vurgulamak istiyorum" diyen Babacan, Türkiye büyüyecekse, istihdam oluşturacaksa, uluslararası sermayeye açık olmak zorunda olduğunu söyledi. Babacan, "bu bir mecburiyettir. Hızlı kalkınmanın yolu, mutlaka gelen yatırımların çoğalmasından geçecektir, Türkiye'yi daha açık bir ekonomi yapmaktan geçecektir" şeklinde konuştu.

Hisarcıklıoğlu ise bazı maddeleri Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen Sosyal Güvenlik reformu yasasının makul bir süre ertelenmesi gerektiğini vurgularken, bu konuda, çalışanlar arasında birlik ve beraberliği bozmayacak, onları aynı standarda geçirecek bir yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Türkiye'nin 2007'de, Sosyal Güvenlik için yaklaşık 20 milyar dolar tutarında bir bedel ödeyeceğini hatırlatan Hisarcıklıoğlu, Türk halkının ve kendilerinin bunu devam ettirmelerinin mümkün olmadığını kaydetti.

Bunun haksızlık ve eşitsizlik doğuran bir süreç olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin sosyal güvenlik reformunu muhakkak, bir an önce yapmak durumunda olduğunu kaydetti.

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler