YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Babacan: Şu An Için Vakıfbank”ın Ikincil Halka Arzı Söz Konusu Değil

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, şu an Vakıfbank'ın ikincil halka arzı ile ilgili bir şeyin olmadığını...

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, şu an Vakıfbank'ın ikincil halka arzı ile ilgili bir şeyin olmadığını belirtirken, “Ama ilerde gerekirse Halkbank'ta olduğu gibi orada da bir ikincil halka arz olabilir.” dedi.

Ali Babacan, İstanbul Finans Zirvesi (İstanbul Finance Summit)’ne katılan yatırımcıların ekonomi gündemi ile ilgili sorularını cevapladı. Halkbank ve Vakıfbank’ın halka arzına dair sorulara Babacan, şu karşılığı verdi:

“Halkbank'ın ikincil halka arzı için düğmeye bastık. Şu an bankanın yüzde 25'i halka açık ama yüzde 15, 20 ve 24'e kadar daha halka açılabilir. Halkbank, halka açıldıktan sonra iyi bir performans ortaya koydu. Bunun yanında Vakıfbank'ın hisse ve ortaklık yapısı ile ilgili de bir miktar belirsizlik var. Yani kamu bankası mıdır özel banka mıdır, bu noktada belirsizlik söz konusuydu ama bundan evvel esas Vakıflar Genel Müdürülüğü'nün bu hisseyi elinde bulundurup minimum miktarda temettülerle işini yapmasındansa, hisseler karşılığında bir fon oluşturup bunun geliri ile Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün görevlerini yapmasının daha uygun olacağıına kanaat getirdik.”

Ziraat Bankası'nın, Halkbank'ın ve Vakıfbank'ın kamu bankaları olmalarına rağmen özel sektör mantığında çalışan bankalar olduğuna işaret eden Babacan, bunun yönetimin, elemanların bankacılık yapmasıı ile ilgili bir durum olduğunu anlattı. Bu kurumların daha evvel zarar eden, Hazine'den aldığı para desteği ile hayatını sürdüren kurumlar olduğunu aktaran Babacan, tek Ziraat Bankası'ndan son 9 senede aldıkları temettünün nakit olarak 10 milyar doları geçtiğini açıkladı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)’nun son senelerde karın bankalar içinde tutulmasıyla ilgili çok haklı bir yaklaşım içinde olduğunu vurgulayan Babacan, şöyle devam etti:

''Bu, kamu bankaları içinde geçerli, özel bankalar için de. Bankacılık sektörümüz süratle büyüyor, kredi hacmi büyüyor, doğal olarak sermayenin de banka içerisinde olması gerekiyor. Özellikle Vakıfbank açısından durum böyle olunca karın da ağırlıklı olarak banka içerisinde tutulması gerekir, doğrusu da o. Biz Hazine olarak bir menkul kıymet sepeti oluşturacağız. Bu menkul kıymet sepetinin hisseleri karşılığında Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün iradesine vereceğiz. Bunun sahibi Vakıflar Genel Müdürlüğü değil. Sadece idaresini ve temsilini yürütecek. Vakıfların tarihinde önemli bir adım olacak. Henüz Vakıfbank'ın ikincil halka arzı ile ilgili bir şey yok. Ama ilerde gerekirse Halkbank'ta olduğu gibi orada da bir ikincil halka arz olabilir.''

Halkbank'ın halka arzı ile ilgili Özelleştirme İdaresi'ne talimat verdiklerini bildiren Ali Babacan, yetkililerin ellerinde tüfek avcı gibi beklediğini, avı görünce işlemi yapabileceklerini ve Özelleştirme İdaresi'nin uygun gördüğü değerlerin oluşması gerektiğini dile getirdi. Bunun gelecek haftalarda, aylarda olamayacağını da açıkladı.

Bütçe ve vergi artışı ile ilgili sorular üzerine de Başbakan Yardımcısı Babacan, 2010-2012 bütçe açığının Ocak ayında öngörülen rakamları aşacağı yönünde belirlemelerin olduğuna, bunun 2013’e de yansıyacağına işaret etti. Bütçe harcamalarının her sene enflasyon artı büyüme oranında arttığını kaydeden Babacan, giderlerin enflasyon artı büyüme olarak arttığından söz etti. Aynı miktarda artışın gelir tarafında olmasa da, bunun 1990'ların kötü dönemlerini beraberinde getireceğini belirten Babacan, şunları kaydetti:

''Burada en önemli şey bütçe açığını kontrol etmek ve hemen hemen aynı seviyede tutmak. Öte yandan neye, ne yapılacağı konusunda dikkatli olunmalı. Şu an Türkiye'de satın alınan otomobillerin yüzde 70'i ithal. Doğalgaz tamamen ithal, petrolün hemen hemen tümü ithal. Dolayısıyla enerji kalemimiz dışarıya bağımlı olduğumuz kalemler. Dışarıya bağımlı olunan kalemlerde de iç tüketime çok dikkat etmemiz gerekiyor. Bilhassa akaryakıt tarafına bakıldığında akaryakıt vergilerinde 2009'dan bu yana bir şey yapılmamış. Akaryakıtta vergiler litre başına sabittir. Litre başına belli bir kuruştur. Yüzde değildir. Yüzde olsa işte fiyatlar arttıkça vergiler de artar diyebilirsiniz. Dolayısıyla sabit bir kuruş olduğun için 2009'dan bu yana sadece enflasyonu karşılayacak bir ayarlama yaptık. Yani bir büyüme yok. Yaptığımız 2009 Aralık ayından bu yana ne kadar enflasyon olmuşsa, o enflasyon oranında o akaryakıt içerisinde kuruş ölçeğinde sabit olan ve 2,5 senedir değişmeyen Özel Tüketim Vergisi (ÖTV)'ni enflasyon oranında bugüne getirmiş olduk. Burada önemli olan istikrardır. Bütçe dengesi bozulursa Türkiye'de ne güven kalır, ne huzur kalır. Buna çok çok dikkat etmeli ve bunun bilincinde eylemde bulunmalıyız.''

"İÇ TÜKETİMDEN İHRACAT AĞIRLIKLI BÜYÜMEYE GEÇİLDİ"

Harcamalarda da dikkatli olunması ve israftan kaçınılmasını öneren Ali Babacan, gelir tarafında da gider tarafında da yersiz harcamalarda da tedbir alınılmasını tavsiye etti. Çok güç bir dönemde olunduğunu ve dikkatli olunması uyarısında bulunan Babacan, bütçe dengelerinin istikrarın huzurun temeli olduğundan söz etti. Bütçede bir miktar bozulma olduğunu ve bu bozulmanın 3'te birinin gelirlerin beklenen kadar olmaması, 3'te 2'sinin ise giderlerin artmış olmasından kaynaklandığını anlatan Babacan, ''Dolayısıyla atılacak adımların, atılacak tedbirlerin bu çerçevede düşünülmesi gerekiyor.'' dedi. Bunun büyümenin yüzde 4 değil de yüzde 3,5 oldu diye vergi gelirlerinin düştü yaklaşımının doğru olmadığını savunan Babacan, Türkiye'de büyümenin kompozisyonunun değiştiğini, büyümenin iç tüketimden ihracat ağırlıklı bir büyümeye dönüldüğünden bahsetti.

İç tüketimden ihracat odaklı büyümeye dönülünce vergi gelirlerinde bir miktar kayıp olduğuna temas eden Babacan, ''Sadece yüzde 4'lük büyüme yüzde 3'e düştü. O yüzden vergi gelirleri indi demek yanlış bir tahlil.'' yorumunu yaptı. Burada vergi gelirleri inse de sıhhatli bir büyümenin olduğundan söz eden Ali Babacan, ''İç tüketimin daha makul oranlarda seyretmesi ama bunun yanında ihracatla dış taleple gelen bir büyüme bizim tam arzu ettiğimiz bir büyüme kompozisyonu. Biraz bütçe maaliyeti var ama biz ona katlanırız. Türkiye'nin tasarruf oranalrıyla orantılı bir şekilde büyümesi, sürdürlebilir bi büyüme oranına sahip olması herşeyden önemli.'' ifadelerini kullandı.

İMKB İLE BAHREYN BORSASI ARASINDA MUTABAKAT ZAPTI

İstanbul Finans Zirvesi kapsamında İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) ile Bahreyn Borsası arasında bir mutabakat zaptı imzalandı. Mutabakat metni İMKB Başkanı İbrahim Turhan ile Bahreyn Borsası Başkanı Fouad A. Rahman Rashid tarafından parafe edildi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler