İZMİR (İHA) - Devlet Bakanı Ali Babacan, medyası olan batık bankaların düşük faiz ile borçlandırılması konusunda, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) bağımsız olduğunu, bu nedenle hükümetin müdahil olamayacağını, bu konuda yorum bile yapmalarının yanlış olacağını söyledi.
İzmir'deki çalışmaları konusunda sabah Crawne Plaza Otel'de bir basın toplantısı düzenleyen Devlet Bakanı Ali Babacan, Erzurum'da yaşanan depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilediğini belirterek, "Aynaya bakıyoruz, kendi yaptığımız çalışmaları görüyoruz. Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti, Türkiye'nin seçim ile ilgili alışkanlıklarını ortadan kaldırmaktadır. Açık sözlülüğünü, dürüstlüğünü, samimiyetini ortaya koymaktadır. Seçim geliyor diye biz hiçbir bütçe tedbirimizi de ertelemedik" dedi. Bakan Babacan, bir seçim ekonomisi uygulamadıklarını, popülizmden kaçındıklarını ve bunların kendilerinden sonrası için de örnek olmasını istediğini belirtti.
Hükümetin Türkiye'de yakaladığı ivmenin yerel yönetimlere de yansıması için 28 Mart yerel seçimlerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Ali Babacan, "Göz göze gelebileceğimiz, birbirimizin dilinden rahat anlayabileceğimiz arkadaşlarla, belediye başkanlarımızla çok güzel çalışabileceğimizi düşünüyoruz. Bunu da açıklıkla söylüyorum, ancak AK Parti'li belediye başkanları ile olabilir" diye konuştu.
Babacan, hükümet oldukları Kasım 2002 seçimleri öncesinde hiçbir çevreden, hiçbir güç odağından destek almadıklarını, sadece halkın oyları ile iktidar olduklarını, şimdi de aynı şekilde bir anlayışla yerel yönetimlere talip olduklarını sözlerine ekledi.
"BANKALAR KONUSUNDA MÜDAHİL DEĞİLİZ" Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Bakan Babacan, TMSF'nin medyası olan batık bankaların düşük faiz oranları ve diğer bankaların ise yüksek faiz oranlarıyla borçlandırıldığı ve bir faiz indiriminin olup olmayacağı konusundaki soru üzerine, "Türkiye çok farklı bir dönemde. Türkiye ekonomisinin yapısı 5-10 sene öncesine göre çok farklı. Türkiye'de bizim bağımsız kurullarımız, bağımsız kuruluşlarımız var. Bunlar operasyonel bağımsızlığa sahipler. Bunlardan birisi TMSF, diğeri de BDDK" şeklinde konuştu.
TMSF ile BDDK'nın kendilerinden önceki dönemde tek çatı altında yönetildiğini, yasal düzenleme ile bunları ayırdıklarını ve TMSF'nin alacakların tahsili konusunda görevlendirildiğini kaydeden Bakan Babacan, operasyonel bağımsızlığı olan bu kuruluşlara müdahil olmalarının, hatta uygulamaları konusunda yorum yapmalarının dahi söz konusu olmadığını, muhatabın bu kurul ve kurumların başındaki sorumlular olduğunu ifade etti. Babacan, "Bizim hükümet olarak müdahil olmamız, isteyerek ortaya koyduğumuz anlayışa da ters düşer" dedi.
Bakan Babacan, tartışma konusu olan anlaşmaların kendilerinden önce, TMSF ve BDDK'nın ayrılmadan önceki dönemde yapıldığını da hatırlatarak, o zamanın şartlarına bakmanın gerektiğinin de altını çizdi.
IMF ile ilişkilerin bundan sonraki dönemde nasıl olacağı yönündeki soruyu da cevaplandıran Babacan, "IMF'ye üye olan bütün ülkelerin değişik format ve tarzlarda ilişkisi var. Türkiye için en iyi format, en iyi tarz neyse yıl ortasında ona karar vereceğiz. IMF her türlü opsiyona açık. Karar verdiğimiz format ve tarzı da yıl ortasında açıklayacağız" diye konuştu.