DAVOS (İHA) - Doğuş Grubu'nun düzenlediği geceye katılmak üzere Davos'a gelen Dışişleri Bakanı Ali Babacan, katıldığı bir söyleşide Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) süreciyle ilgili açıklamalar yaptı.
Bu yıl Türkiye ve Fransa'nın ev sahipliğinde yapalan İsviçre'nin Davos kasabasındaki Dünya Ekonomik Forumu (WEF) 2008 zirvesinin geleneksel resepsiyonunu, Doğuş Grubu veriyor. Resepsiyondan önce Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk ile birlikte söyleşiye katılan Dışişleri Bakanı Babacan, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecini değerlendirdi. Babacan, "Türkiye'nin AB süreci, sadece Türkiye'yi ya da sadece Avrupa'yı ilgilendiren bir konu değil. Bunun bölgesel ve küresel özellikleri var. Uzunca ve zor bir yol, ama faydalarına baktığımızda Türkiye'ye de çok şey katacak, AB'ye de. Aynı zamanda dünyada medeniyetlerin buluşması, medeniyetlerin ittifakı açısından son derece önemli bir gelişme olacak. Nasıl, AB'nin kendisi 20. yüzyılın en önemli barış projesi olarak tarihte kayıtlara geçtiyse, Türkiye'nin AB'ye üyelik süreci ve nihayetinde üyeliği de 21. yüzyılın en büyük küresel barış projelerinden biri olarak tarihte kayıtlara geçecektir. Yani biz bu işi, sadece 'Türkiye olarak menfaat elde edelim' diye sürdürmüyoruz. Türkiye'nin süreciyle ilgili olan sorunların ya da aksamaların dünya barışını da olumsuz etkileyeceğinin farkında olarak ve bu sorumluluğu iliklerimize kadar hissederek hareket ediyoruz. Tabi gönül ister ki, bizim ve pek çok Avrupa liderinin sahip olduğu vizyona herkes sahip olsun" dedi. Bazı AB üyesi ülkelerin liderlerini eleştiren Babacan, "Maalesef AB'ye üye ülkelerin bazılarında sıkıntılar var. Kendi iç sorunları o kadar büyük ki, ne zaman içerde sıkıntıyla karşılaşsalar, problemin kaynağını dışarıda aramaya başlıyorlar. Önce o ülkeler kendi reformlarını yapsın, kendi sorunlarını çözsün, bankalarına dikkat etsinler, kuruluşlarını reforme etsinler, sosyal güvenlik sistemlerini düzeltsinler. Kendi ev ödevlerini yaptıktan sonra başka ülkelerle ilgilenseler daha iyi olacağını düşünüyorum" diye konuştu.
Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk ise, ABD'deki ekonomik yavaşlamanın Türkiye ekonomisini henüz etkilemediğini belirterek, "Türkiye, son 5 yıldaki muhteşem büyümesine mola versin istemiyoruz. Türkiye yüzde 3-4 büyümeyle geçerse, buradan çok az yara alarak sıyrılabilir" dedi. Türkiye'nin önünde fırsatlar olduğunu kaydeden Şahenk, "Halen yatırımcıları çekecek ürün ve hizmetler var. Özelleştirmeler var. Dünyada ne olursa olsun Türkiye'ye fon akışı devam edecektir. Türkiye, bu çalkantıya finansal olarak çok daha güçlü giriyor. Değişimin ne kadar iyi yapıldığı görüldü" diye konuştu. Kriz ortamının Türk şirketlerine fırsatlar verebileceğini de belirten Şahenk, "Türk kurumları bölgede büyüme fırsatı bulabilir. Bazı varlık fiyatlarının düşmesiyle Türk kurumları dışarıda satın almalar da yapabilir. Biz de olaya bu anlamda bakacağız ve kararlarımızı buna göre vereceğiz" dedi.