Bağdat'ı boya ve fırçayla güzelleştirmek

Faisal Irshaid

BBC Arabic

Duvarın üzerinde "Bırakın huzur ve birlik içinde yaşayalım" yazıyor.

Ali Abdulrahman, üniversite eğitiminin sonlarına doğru, Irak'ın başkenti Bağdat'ta, içinde yaşadığı toplumu neşelendirmek için bir şeyler yapmak istedi.

Üniversitedeki bölümünün dekanının desteğiyle, kampüsün duvarlarına grafiti yapmak için yaklaşık 100 öğrenciyi bir araya getirdi.

Beton, gri duvarların renklerle nasıl değiştiğini gören öğrenciler, bunu daha da ileri taşımaya karar verdi.

Ocak 2015'te sokaklara çıktılar ve kentin ana caddelerinde grafiti yapmaya başladılar. "Umudun Damgası" böyle doğdu.

Evlerin bombalardan etkilenmiş dış cepheleri; kırmızı, yeşil, sarı ve maviyle renkleniyordu.

Manzara görüntüleri, sokaklarda oynayan çocuklar ve birarada yaşama mesajları, tüm kenti kaplamaya başlamıştı.

Bariyerlerin yükselişiSavaş ve sonrasındaki süreç Bağdat'ı çok önemli ölçüde değiştirdi.

Artan intihar saldırıları ve bombalı eylemler ardından 2007'de hükümet, sivilleri korumak için yeni önlemlere girişti.

Bağdat, süreki yenisi örülen duvarlarla farklı mahallelere bölündü.

Bir zamanların hayat dolu, canlı kenti, karakterini ve kendine has atmosferini kaybetmeye başlamıştı.

Duvalarlar sadece güvenlik politikalarına hizmet etmedi.

Silahlı gruplar, mezhepçi sloganlar ve siyasi propaganda amacıyla bu duvarları kullandı.

Çöpler, duvarların dibine bırakılamaya başlandı. Bu, kötü kokuların ortaya çıkmasına neden oldu ve fare gibi hayvanlara davetiye çıkardı. Bu durum özellikle sıcak yaz günlerinde can sıkıcı oluyordu.

"Umudun Damgası" ise bunu değiştidi.

Barış mesajlarıGup, kurulmasından bu yana Bağdat'ta yüzlerce duvarı boyadı.

Bugüne kadar 370 gönüllü, grupta yer aldı. Aralarında öğrenciler, marangozlar, sanatçılar, doktorlar ve demir doğramacılar bulunuyor.

Grup, duvarlar dışında, kentteki kamu binaları, yetimhaneler ve sağlık ocaklarının duvarlarını da boyama başladı. Duvarı boyanan binalar arasında bir çocuk kanseri hastanesi de bulunuyor.

Ali, grafitilerinin barış mesajı verdiğini ve mezhepçi şiddeti kınadığını söylüyor.

Grafitiler bazen, su tüketimi, elektrik kullanımı ve topluluk çalışmasının önemiyle ilgili farkındalığı artırmak için de kullanılıyor.

Geçen Aralık ayında, Noel'e yakın günlerde grup, bir Suriye Katolik Kilisesi'nin bir bölümünü boyadı.

Kilisenin bazı bölümleri, 2010'da büyük zarar görmüştü.

Kiliseyi yeni saldırılardan korumak için örülen duvaları da boyadı grup.

Ali, önceliklerinin, Bağdat'ı yaşanabilir bir kent haline getirmek olduğunu ancak bunun yanında dünya çapında Bağdat'a yönelik algıyı da değiştirmeye çalıştıklarını belirtiyor.

Nakit krizi Gönüllüler her yıl 10 bin Irak Dinarı (Yaklaşık 32 Türk Lirası) ödeme yapıyor ve bu da, boya ve fırçaların satın alınması için kullanılıyor.

Maddi kaynak, Irak'taki birçok sivil toplum kuruluşunun yaşadığı sıkıntı.

Grup bazen özel evler için de işler yapıyor. Kazanılan para ise yeni projeler için kullanılıyor.

Her ne kadar Irak hükümeti sivil toplumu destekleme sözü vermiş olsa da grup bugüne kadar Unicef ve Avrupa Birliği'nden malzeme bağışı desteği almış.

Bu malzemeler, Irak'taki 121 okulun duvarlarının boyanması için kullanılmış.

Başlagıçta Ali ve arkadaşları, bazı siyasi partilerin baskısıyla karşılaşmış.

Bu partiler onların gizli siyasi hedefleri olduğundan şüphelenmiş.

"Kimse bize maddi yardım vermek istemedi" diyor Ali ve ekliyor: "Ne yaptığımızı anlamadılar. Ancak zaman içinde kamuoyundan olumlu tepki aldık. Bu yüzden herkes şimdi bizimle arkadaş olmak istiyor".

Ali, grup için çalışan herkesle gurur duyuyor.

Ancak ona göre, eğer gönüllüler Orta Doğu'nun başka bir ülkesinde ya da Avrupa'da yaşıyor olsalardı daha fazla destek ve kıymet göreceklerdi.

Grup şimdilerde kendisine yeni hedefler belirlemiş durumda.

Ali, Bağdat'ı güzelleştirmek kadar insanları, toplum içinde daha aktif olmaları içincesaretlendirmek istediğini de söylüyor.

Ona göre topluluk faaliyetleri içinde yer almak, Iraklılar arasında çok daha güçlü bir yurttaşlık duygusu yaratabilir.

Ali'ye göre bu, mezhepsel gerilimleri azaltır ve çok daha güçlü bir birlik anlayışı yaratır.

Iraklı genç nüfus içinde büyük oranda hissedilen umutsuzluk ve hayal kırıklığına rağmen Umudun Damgası, daha pozitif bir ortamın yaratılmasında az da olsa başarılı olduğunu düşünüyor. Gruba göre bu, uzun bir yolda küçük de olsa bir adım.

Fotoğraflar, Umudun Damgası'nın izniyle kullanılmıştır.